Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ebra

"Halihazırda yaptığınız şeyi yapmaya devam ederseniz, sonuçlar ve sahip olduğunuz şey aynı kalacaktır."
Reklam
"Doğu ile olan uzun ilişkiler serisi Batı'da zihniyet alanında büyük değişikliklere sebep oldu. Dolayısıyla bugünkü Avrupa'yı şekillendiren değişimin temeli veya bugün Batı medeniyeti olarak adlandırdığımız insanlığın son büyük hamlesi büyük ölçüde Orta Çağlarda şekillenmeye başlamıştır. Haçlı seferlerinden sonra aynı amaç için fakat bu defa farklı bir şekilde dünyayı keşfe çıkan Avrupa bu uzun yürüyüşünü bugün de devam ettirmektedir. Şu farkla ki, bugün yeryüzünde ayak basmadık yer bırakmayan Batı bu yürüyüşünü uzaya taşırmıştır."
"Gözlerin fitnede ebrun ile enbaz mı ki Dil, asılmağa iver zülfüne, canbaz mı ki Bizi kahr eylediğin lütfuna ağaz mı ki Neyi ki, şive mi ki, cevr mi ki, naz mı ki"

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
" Gönül ne gezersin seyran yerinde Alemde her şeyin var olmayınca Olura olmaza dost deyip gezme Bir ahdine bütün yâr olmayınca"
" Sanmanız kim terk-i can etmek bana âsan değil Hiç anınçün gam yiyem mi can durur cânan değil Katı düşvâr oldu halim bilmezem kim neyleyem Görmemek müşkil seni görmek dahi âsan değil" -Tacizade- (Sanmayın ki sevgili için canımı vermek benim için kolay değil. Taçlı için canımı bin kere verir bir canın hesabını yapmam. Uğruna can verilir. Lakin vermeyeceğim şey canandır. Halim gitgide kötüye gidiyor ne yapacağımı bilemiyorum. Çünkü seni görmemek ayrı bir dert görmeye dayanamamak ayrı bir dert.)
Reklam
"Hep seninçindir benim dünya gamın çekdiklerim Yoksa ömrüm varı sensiz neylerim dünyayı ben" -Selimî
"Merdüm-i dideme bilmem ne füsûn etti felek Giryemi kıldı füzûn eşkimi hûn etti felek Şirler pençe-i kahrımda olurken lerzân Beni bir gözleri âhûya zebûn etti felek"
Hicvleri ile herkesi usandıran ve yazdığı hicvler yüzünden öldürülen Nef'i'ye yazılan bir beyit şöyledir: "Gökten Nazîre indi Sihâm-ı Kazâ'sına Nef'î diliyle uğradı Hakk'ın belâsına"
"Şükür mü şikâyet mi bu dil neyi anlatır, Gönül bu hikâyeyi uzattıkça uzatır."
"Gecenin vitrinine konulmuş büyük bir yakut parçasıydı sabah..."
Reklam
"Susuyor olmam, acı çekmediğim anlamına gelmez..."
"... Sana dair gizleyemediklerim yanaklarımdan süzülüyor ve önüme düşüveriyor."
" Bugün nihayet mutluluğun sırrının biyokimya sistemimizde olduğunu anladığımıza göre, zamanımızı politika ve sosyal reformlarla, siyasi mücadele ve ideolojilerle ilgilenmekle geçirmeyi bırakıp bizi gerçekten mutlu eden tek şeye odaklanabiliriz: biyokimyamızı manipüle etmek"
"... Fazla miktarda alkol veya üzüntü, dumanlı odalar, kötü arkadaşlar veya çok fazla tartışma insanı ruhsal ve fiziksel olarak 'dengesiz' yapabiliyordu; vücudunda kara safra -aynı zamanda melankoli de deniyordu- baskın olarak bulunan insanların depresyona girmeye hatta delirmeye özellikle eğilimli oldukları düşünülüyordu. "
"Medeniyet"
"...13 ve 14 yüzyıllarda yükselen bir Yahudi düşmanlığı dalgası nedeniyle İngiltere ve Fransa da dahil olmak üzere Avrupa'nın bazı ülkelerinden kovulmuşlardı. 15 yüzyılın sonlarına doğru kovulmalar tekrar başladı; 1480'lerde Bavyera ve 1492 yılında Kastilya ve Aragon da Yahudileri kovan ülkeler arasına katıldı. 1450 yılından Osmanlılar, Yunanistan'ın büyük bir bölümünü ve Balkanlar'ı ellerinde bulunduruyorlardı; din, dil ve etnik yapı açısından karışık bir nüfusu yönetiyorlardı. Müslümanlar, Osmanlı imparatorluğu'nda nüfusunun yarısından daha azını oluşturuyordu; Yahudiler ve Hristiyanlar dini ibadetlerini yerine getirmek, çocuklarını eğitmek ve evlilik gibi konularda büyük oranda özgürlerdi..."
"Selam sana, her şeyin başında esen Kısa ilkbaharı yaşamın! Gün gelir her şey yeniden dirilir Yitip giden sadece biçimidir. ... Hayatın keyfini çıkar, sen Baharın kenarında açan çiçek; Sonsuz şerefi överek tadına var Şu kısa ömrünün..."
Sayfa 481Kitabı okudu