Şah ve Sultan

İskender Pala

Şah ve Sultan Konusu

Tutku... Güzellik... Aşk ve savaş. Sadece gönüllerin değil alınların, kemiklerin ve gözlerin alev alev yandığı savaş. Kahramanlarını, Yavuz Sultan Selim'i de Şah İsmail'i de tarihin merdivenlerinde bir basamak aşağı indiren bir basamak yukarı çıkaran savaş. Çaldıran... Şimdi Çaldıran ne 500 yıl geride ne 500 yıl ileride. Savaş tasında büyücünün gördüğü neydi? Kızılbaşlık! Sünnilik! İktidar hırsı. Aşkın bir çökelti gibi dondurduğu zaman! Korku? Ya o? Yazar biraz da korkuların üstüne gidendir. Tarih ileriye doğru çözüldükçe ağacın kökleri de görülecektir. Alevi de Sünni de bağlıdır o köke. Birdir o toprakta. Gölgeler büyümüşse ışığı değil korkuyu yenmek gerekir. Karanlık ve kör ışığın egemenliği boğmasın artık nesilleri. Ve işte bir kez daha aşk! Şiir kadar iktidar atında rüzgâra ve ateşe doğru yol alan iki hükümdar. Şah ve Sultan... Dünya incisi zarif ve asil kadınlar. Yeminlerine bağlı erkekler. Masal kadar gerçek. Büyüleyici olduğu kadar umut verici. Şah&Sultan her cümlesi aşkla okunacak bir kitap. İskender Pala'dan... (Tanıtım Bülteninden)
Tasarımcı:
Utku Lomlu
Utku Lomlu
Tahmini Okuma Süresi: 11 sa. 3 dk.Sayfa Sayısı: 390Yayınlanma Tarihi: Nisan 2020İlk Yayınlanma Tarihi: 2012Yayınevi: Kapı Yayınları
ISBN: 9786054322374Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak

Puan

8.510 üzerinden
6,6bin Puan · 790 İnceleme

Şah ve Sultan Yorumları ve İncelemeleri

Tümünü gör
Mikail Balcı

Mikail Balcı

@Ogretmen_Okur
·
08 Temmuz 16:34
9/10 puan verdi
Bir tarafta Osmanlı Padişahı
Yavuz Sultan Selim
Yavuz Sultan Selim
Han. Namı diğer Selîmî, diğer tarafta Safevi Devleti kurucusu, İran tarihinin en önemli hükümdarlarından
Şah İsmail Hata'i
Şah İsmail Hata'i
Birinin yanında Hüseyin diğerinin Hasan. Kimin hikayesi bu? Yavuz'un mu İsmail'in mi? Hüseyin'in mi Hasan'ın mı? Taçlı
136 etkileşim
Esra Öğretmen

Esra Öğretmen

@EsraOgretmen
·
24 Haziran 2021 11:41
10/10 puan verdi
Hani bazı filmleri defalarca izlersiniz de bıkmazsınız ya bu kitap da benim için aynen öyle oldu. Bir türlü doyamadım bu kitaba. Kitap Yavuz Sultan Selim ile Şah İsmail'in bir parça hayatını anlatıyor. Bir savaş Çaldıran, iki hükümdar iki düşman ikisi de Müslüman ikisi de Türk, biri kızıl başların lideri diğeri Sünnilerin. Ama düşmanlar işte. Kitapta bir insanın binlerce insana ve şeye hükmettiğini ama gönlüne, gönlündeki acıya söz geçiremediğini, sevginin ne olduğunu çok iyi anladım. Kitabı okurken yeri geldi Sultan Selim'e kızdım yeri geldi Şah İsmail'e acıdım bazen de bunun tam tersi oldu. Bazı noktalarda yoğun bir Şah İsmail güzellemesi hissettim. Sonuçta Sünnilerin kökünü kazımaya çalışan biri için abartılı buldum övgüyü. Kitapta Alevilikten de bahsediliyor ama Alevilik bizim bilgimizin tam tersi mum söndü denilen şey aslında cem törenlerinde Şah İsmail tarafından yakılan bir mum, sonrası mum sönene kadar durmadan sema edilmesi. Tahminimce Alevilik adı İsmail zamanında ortaya çıkmış Yakınında olduğu kadar, aşka bir o kadar uzakta kalan iki sultan... Uzakta kalıp da bir o kadar yakınında olan Ömer... Demek ki ne Şahta imiş marifet ne de Sultanda ... Dokunup da sevgisini alamayan Şah... Dokunamayıp da sevgisini hissedebilen Sultan... Sevilip de kaybeden Ömer... Son olarak kitabın en sevdiğim cümlesiyle kapatıyorum: "İnsan sevgiye hükmeder; ama aşk insana hükmeder!.."
67 etkileşim
Oğuz Han EKİNCİ

Oğuz Han EKİNCİ

@Han_Oguz
·
18 Ağustos 14:49
Puan vermedi
Gölgeler büyümüşse ışığı değil korkuyu yenmek gerekir. Karanlık ve kör ışığın egemenliği boğmasın artık nesilleri. Ve işte bir kez daha aşk! Şiir kadar iktidar atında rüzgâra ve ateşe doğru yol alan iki hükümdar. Şah ve Sultan… Dünya incisi zarif ve asil kadınlar. Yeminlerine bağlı erkekler. Masal kadar gerçek. Büyüleyici olduğu kadar umut verici. Şah&Sultan her cümlesi aşkla okunacak bir kitap.
36 etkileşim
Benim Kitaplarım

Benim Kitaplarım

@Figencelik
·
22 Ocak 20:53
8/10 puan verdi
Şah ve Sultan
Şah ve Sultan
İskender Pala;Yüzyıllardır süren Sünni-Şii ayrımını tarihsel bir sahneden bizlere izletiyor.Anadolu birliğinin İran sınırıyla şekillendiği olayları,savaşları acı ve ayrılıkları masalsı bir destanla anlatmış.Sultan Selim,Şah İsmail,Taçlı Bihruze,Begüm Hatun,Kamber Can,Hasan ve Hüseyin karakterleri romana can verirken olayların tarihsel gerçekliği,kendi tarihimize ne kadar ışık tuttuğu,tarihçi bakışı ile incelenmeye değer.Türkçe ve Farsça beyitler romanın vazgeçilmez satırları olmuş.Aşkın,sevginin,hırsın,şiddetin, zulmün,adaletin,mezhep çatışması üzerinden inşa edilmesi dikkat çekici.Her eserinde olduğu gibi yalın anlatımı kelimelerin dikey düzlemden yataya indirilip köklerimize kadar uzanmış.Köklerini bilemeyenlerin göğe ulaşamayacağının işaretleri anlamlar içine gizlenmiş.Alegorik okuma sevenler için tavsiye edilebilir nitelikte….
İskender Pala
İskender Pala
26 etkileşim
Zeynep akbayram

Zeynep akbayram

@zeynep_akbayram
·
05 Haziran 13:16
Puan vermedi
Tarih severler için şiddetle önerebileceğim eser oldu Şah ve Sultan. Bu kitaptan yapmış olduğum alıntılara baktığım zaman özellikle "sevgi nedir" sorularına yanıt bulduğumu görüyorum.Sevginin ne olduğu konusunda Kamber Can'ın da kafası bizim kadar karışık :) İskender Pala kullandığı dil,ele aldığı konu ve Çaldıran Savaşı ekseninde kurguladığı olaylar olsun harika bir iş çıkarmış.İki Türk,iki Müslüman hükümdarın etrafında dönen olaylar sürekli onlar hakkında araştırma yapmaya yönlendirdi beni. Kitabın gerçeklerden yola çıkıp kurgulanmış olması ise bana bazen hangisinin doğru olup olmadığını sorgulattı.Rivayetlerden yola çıkmış olduğunu ise zaman zaman unutuverdim.Taçlı'nın Yavuz Sultan Selime tutkusu,Şah İsmail'in annesini öldürmesi...Ya gerçek olsaydı bunlar diye düşündüm ya da ya gerçekse.Kitapla ilgili sayfalarca şey yazabilirim fakat incelememi kitaptan şu sözlerle bitirmem yeterli olur."Bir yerde susmak gibi,ama bir yerde konuşmak kadar ebedî hakikat."Sevgiyle :)
7 etkileşim

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 61.3
Erkek% 38.7
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

İskender Pala
İskender PalaYazar, Derleyen, Çevirmen, Tasarımcı · 103 kitap
İskender Pala, 8 Haziran 1958 tarihinde Uşak‘ta Kayaağılı köyünde doğmuştur. Uşak Cumhuriyet ilkokulunda okudu. Kütahya Lisesi’nden mezun oldu. 1979 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi. Lisans tez çalışması Câmiu’n-Nezâir’dir. Yine İstanbul Üniversitesi’nde “Aşkî, Hayatı, Edebî Şahsiyeti ve Divânı” konusunda Doktora çalışması yaptı. 1983 yılında Doktorasını tamamladı. 1983 yılında Divan edebiyatı dalında doktor, 1993 yılında İstanbul Üniversitesi‘nde doçent ve 1998 yılında Kültür Üniversitesi‘nde profesör oldu. Ortaokul ve liseler için Türkçe ve Edebiyat ders kitapları yazdı. Denemeler, hikayeler, fıkralar ve edebiyat araştırmacısı olarak çeşitli ansiklopedi ve dergilerde bilimsel ve edebi makaleler yayımladı. Düzenlediği Divan Edebiyatı seminerleri ve konferansları geniş kitleler tarafından takip edildi. 1979-1982 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türkoloji seminer kütüphane memurluğu yaptı. Hayatının ilerleyen dönemlerinde çeşitli sebeplerden dolayı askerlik mesleğini tercih eden İskender Pala, öğretmen subay olarak 1982 yılında Deniz Kuvvetleri Komutanlığına girdi. 14 yıl 7 ay görev yaptıktan sonra 1996 yılında TSK‘dan ihraç edildi. 1982-1984 yılları arasında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Deniz Lisesi Komutanlığı’nda teğmen, 1984-1986 yılları arasında Üsteğmen olarak görev yaptı. 1986-1987 yılları arasında Boğaziçi Üniversitesi’nde part-time Türk Dili ve Edebiyatı öğretim üyesi olarak çalıştı. 1987-1994 yılları arasında Yüzbaşı olarak, Dz.K.K.lığı Tarihi Deniz Arşivi kuruluş ve faaliyetleri görevinde çalıştı. 1994-1996 yılları arasında Tarihi Deniz Arşiv Araştırmaları ve Dz.K.K.lığı yayın faaliyetlerinin yürütülmesi görevinde çalıştı. 1996-1997 yılları arasında Öğretim yılı, MSÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Eski Türk Edebiyatı öğretim üyesi ve İSAM redakte kurulu üyeliği yaptı. 1997 yılında Öğretim yılında İstanbul Kültür Üniversitesinde öğretim üyesi olarak çalışmaya başladı. Aynı zamanda Uşak Üniversitesi öğretim üyesidir. İskender Pala, 1980 yılında F. Hülya Avcı ile evlendi. Hilye Banu, Elif Dilasa adında iki kızı, Alperen Ahmet adında bir oğlu vardır. Ödülleri : 1989 – Türkiye Yazarlar Birliği dil ödülü, (Ansiklopedik Divân Şiiri Sözlüğü) 1990 – AKDTYK Türk Dil Kurumu ödülü, (Ansiklopedik Divân Şiiri Sözlüğü) 1996 – Türkiye Yazarlar Birliği inceleme ödülü, (Şairlerin Dilinden) 2001 – Aydınlar Ocağı Kayseri Şb. Yılın Edebiyat Adamı ödülü, 2001 – YTB Uşak Halk Kahramanı ödülü, 2003 – “Babil’de Ölüm İstanbul’da Aşk” Yılın Romanı Ödülü 2013 – Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü, Türk Patent Enstitüsü Marka Ödülü

Şah ve Sultan Sözleri ve Alıntılar

Tümünü gör
Yusuf Rüzgar

Yusuf Rüzgar

@Y_Ruzgar
·
18 Kasım 09:59
"Sevgisiz yaşayanların ölülerden farkı kalmıyordu çünkü.."
1.092 etkileşim
Zeynep

Zeynep

@zeynep_gucluu
·
18 Ocak 17:05
Mecnun dağda tuzağa ayağını kaptırmış bir ceylan görünce onun gözlerini Leyla'nın gözlerine benzetmiş, sırf bu yüzden avcıyı bekleyip diyetini ödeyerek ceylan'ı serbest bırakmıştı. Niçin böyle yaptın dediklerinde ise " Leyla'ya benzeyen birine zulüm yaraşık değildir!" cevabını vermişti.
142 etkileşim
Mikail Balcı

Mikail Balcı

@Ogretmen_Okur
·
06 Temmuz 14:08
Canlar ucuzladı, insanın değeri azaldı.
115 etkileşim
Kitap Sevdam√

Kitap Sevdam√

@mavi82
·
31 Mart 01:09
Birbirinizi iyi tanıyın; yalnızca yaşamayı düşünenlerden ihtiyaç hâlinde yardım gelmez.
108 etkileşim
Kitap Sevdam√

Kitap Sevdam√

@mavi82
·
04 Nisan 00:31
Sevgi, güzel bir kokunun adımıydı?
97 etkileşim

Şah ve Sultan İletileri

Tümünü gör
🌿Merhabalar🌿 #188501228 E-KİTAPLAR Telegram E-kitaplar t.me/Pdf100000kitapa... Sayfama gelip bu iletiyi okuyorsan, bence kitap önererek yorumunu da ekleyebilirsin, şimdiden teşekkürler 🙏🙏 Her öneri birbirinden değerli benim için🥰 Değerli
" Sevgi gittiğim yerde mi, geldiğim yerde miydi? Sevgiyi nerede aramalıydım; kaybetttiklerimde mi , bulacaklarımda mı? ''
Şah ve Sultan
Şah ve Sultan
İskender Pala
İskender Pala
Osmanlı'nın başkentlerinden Bursa; Yıldırım Bayezid, Osman Gazi, Orhan Gazi, Emir Sultan, şehzade Mustafa, olaylı
Cem Sultan
Cem Sultan
, eşleri, cengaver Şehzade Korkut (abisi Yavuz Sultan Selim tarafından boğdurtulmak suretiyle katledildi.) gibi pek çok mühim şahsiyeti bünyesinde barındırıyor. Fetret Devri'ni başlatan, Sultan-ı İklim-i Rum Yıldırım Bayezid (ki kendisi Anadolu'da Türk birliğini sağlamıştır.) 'ın oğulları arasında taht kavgası çıkar. Çelebi Mehmet tarafından kardeşleri İsa, Süleyman, Musa bertaraf edilerek son verilen bir Fetret Devri... Şehzade Musa'ya Rumeli'de sağladığı 3 yıllık hükmü için hükümdar diyenler de mevcut fakat 25 yaşında abisi tarafından katledildi. Benim bilmediğim noktalar da vardır elbette ama kardeşlerinizi katletmek yerine doğu-batı şeklinde yönetim yapabilirdiniz. Görkemli görünsün diye Çelebi Mehmet tarafından yaptırılan yeşil türbe... Yavuz Sultan Selim'in kankası olduğunu ilk kez
Şah ve Sultan
Şah ve Sultan
İskender Pala
İskender Pala
öğrendiğim Hasancan...