Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

zeynep

zeynep
@_ettubrute
middle earth
88 okur puanı
Eylül 2019 tarihinde katıldı
528 syf.
7/10 puan verdi
sevgili bay eden. sonunuz için çok üzgünüm. kitap boyunca aşık olduğu kadını etkilemek için kendini geliştiren; yazar olmak umuduna tutunup bu yolda ailesini, arkadaşlarını, sevdiği kadını ve en sonunda da yaşama arzusunu kaybetmiş bir adam martin eden. yaşadığı tüm zorluklar, elde etmek için savaştığı tüm arzular günün sonunda onun için bir anlam ifade etmeyince tüm çabasının boş yereliği ve kaybettiği her şey çok acı. yine de kendisinin onca okuduğu ve öğrendiği şeye rağmen inatçı kişiliği ve saplantılı aşkı beni tatmin etmedi. bir yandan bağlandım karaktere bi yandan “salak! salak!” diye diye dışladım. en sondaki haline ise buruldum. günün sonunda martin eden; tahiti’de lizzie ile birlikte olmalıydın, denizin derinliklerinde değil!
Martin Eden
Martin EdenJack London · Koridor Yayıncılık · 202090,5bin okunma
Reklam
352 syf.
8/10 puan verdi
incelemeyecektim. incelememek için elli tane sebep saydım ama sebepleri saydıkça fark ettim ne kadar çok incelemek istediğimi… fareler ve insanlardan sonra yanlış zamanda okumayı denediğim, beğenmeyip bıraktığım ve yıllarca da bu ön yargıyla yaklaşıp okumayı sürekli ertelediğim ikinci kitaptı bin dokuz yüz seksen dört. on beş yaşımda elime aldığımda ilk yirmi sayfasından acayip sıkılıp, beynimde bu kadar distopik bir romanı biçimlendirememiştim. yıllar içinde dönüp hiç şans vermedim, 1984 furyası başladığında da dönüp bakmaktansa popülerliği beni daha da ürkütmüştü açıkçası. ancak bir kararla kendime george orwell serisi yaparken buldum ve şu an bu kitabı okumuş olmaktan memnun ve memnuniyetsiz olmak arasında süzülüyorum. george orwell’ın, romanlarının sonunda insana vereceği bir umut olmuyor. ki bundan mutlu sona inanan biri olarak son derece rahatsızlık duyuyorum fakat on beş yaşındaki o küçük kızın sıkıldığı şeyleri şu an anlayabiliyor olmak, gerçek hayattan kesitlerini kafamda biçimlendirebiliyor olmak beni çok daha fazla rahatsız ediyor.
Bin Dokuz Yüz Seksen Dört
Bin Dokuz Yüz Seksen DörtGeorge Orwell · Can Yayınları · 2014165,5bin okunma
344 syf.
8/10 puan verdi
bu kitaptan hiç alıntı almamışım, ne acı. ama incelemesini yapacak kadar çok sevdim ve bir solukta okudum. içerisinde beni sinirlendiren ve üzen bir sürü detay barındırıyordu kitap. ama öncesinde şunu söylemeliyim ki hintlileri sevmiyorum. bu bir tarz ırkçılık değil aslında ancak şöyle bir çitilesem temizleneceklermiş gibi görünmeleri, duymaya
Burma Günleri
Burma GünleriGeorge Orwell · Can Yayınları · 20043,120 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
262 syf.
7/10 puan verdi
çok zor oldu. “bu kitabı bitirmek sana neler hissettirdi?” diye sorarsanız ilk diyeceğim bu olur sanırım. çünkü öyle uzun zamandır okuyor ve öyle uzun zamandır bitmeyeceğine emin olmuştum ki, şu an bu incelemeyi yazıyor olmak bile bir hayalimi gerçekleştiriyormuşum gibi geliyor. benim için çok sıkıcı bir kitaptı. öyle olmamasını umardım ama öyleydi. yarısından çoğunu nefes almakta zorlanarak ve gerçekten çok uzun bir sürece yayarak okuyabildim ve ancak bugün “bu kitabı bugün bitireceğim!” diyebilecek gücü kendimde buldum. kitabı bir solukta okumak, ve yine yer yer sıkıcı yerleri olsa da, genel hatlarına hâkim olmak konusunda çok daha faydalı olacaktır. yüz sayfadan fazlasını tek solukta okudum ve son sayfaları oldukça etkileyiciydi. geçmişi, bugün de hâlâ yaşıyor olmak ne üzücü. eminim herkesin orwell’in kitaplarından çıkaracağı bir ders vardır.
Katalonya’ya Selam
Katalonya’ya SelamGeorge Orwell · Bgst Yayınları · 20121,452 okunma
64 syf.
·
Puan vermedi
kitabı beğenmedim diyemem ancak pek empati kuramadığım bir gerçek maalesef. doktor’un kadına karşı bu sorumluluk hissinin, bağlılığın sebebini anlayamadım. doktor, kararlı, otoriter kadınlara ve hatta kibirli kadınlara karşı bir zaaf gösteriyor. kitaptaki kadın da tam olarak rica etmeyen, eğilmeyen ve kibirli birisi. ilgisini buraya bağlayabilirim ancak doktor da, ona yardım etmek için önce rica etmesini ya da kendisiyle sevişmesini istiyor. kadın tüm dikbaşlılığıyla doktoru reddediyor ve hatta küçümsüyor. buraya kadar her şey tamam, hatta daha sonra kadını bulma isteğini bile anlayabiliyorum. ancak kadını önce ucuz biri görüp sonra tam bir drama queen gibi evinin çevresinde dolanmasını, kadına ulaşma isteğini, tabiri caizse kadının peşinde köpek gibi dolanmasını anlayamadım. kadının şartları çok açıkken ve sen bu şartları yerine getirmeyeceğini açık açık belli etmişken ve daha sonra kadın öldüğünde bile kadının peşini bırakmamışken ne bu vicdan tavırları? herkes kendi davranışlarının sorumluluğunu almalıdır. kadın madem rica edemeyecek, burnu düşse almayacak biri, sana ne? sana mı kaldı kadının onurunu korumak? kaldı ki, son güne kadar senden yardım istemek yerine ölmeyi bile göze almış hâlâ ne kendini zorluyorsun abicim ya. böyle gereksiz şovlara hiç gelemiyorum, gereksiz vicdani muhasebeleri, kadının onurunu korumak için tabuta atlayıp denizin dibini boylayıp ölmesi bana hep aşırı geldi açıkçası. ha bana mı kalmış eleştirmek? evet, bana kaldı. burası sosyal medya herkesin bir fikri var maalesef.
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021111,3bin okunma
Reklam
68 syf.
9/10 puan verdi
zweig. daha ilk kitabını okuduğumda bile en sevdiğim yazar olacağını bir şekilde biliyordum. kitabı yaklaşık iki buçuk yıl önce doğum günümde çok sevdiğim bir arkadaşım hediye etmişti ve bir solukta okumuş, hayran kalmıştım. şimdi kendime bir zweig serisi yaparken kitabı tekrardan okudum ve tüm benliğimle daha da fazla hayran oldum. zweig
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022224bin okunma
261 syf.
9/10 puan verdi
kanım dondu. resmen kanım dondu. itiraf etmem gerekirse kitabın başlarında çok sıkıldım. sıkıcı bir ada filmi izliyormuşum gibi hissettirdi, olayların bir türlü sonuca bağlanmaması, sürekli tekrarlanan iktidar savaşları, hor görülen şişman hikayeleri beni inanılmaz baydı hatta kitabın başında “bu kadar övgüler alan kitap bu mu?” diye düşündüm
Sineklerin Tanrısı
Sineklerin TanrısıWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202080,1bin okunma
184 syf.
8/10 puan verdi
her kitap için “bu kitabı incelememe gerek yok diyorum.” fakat kitabın sonunda kitaba dair söyleyecek çok hissiyatım oluyor. muhteşem gatsby de öyle bir kitap oldu. öncelikle gatsby -filmini izlemesem bile- aklımda hep leonardo dicaprio’ydu benim için. her rolüyle bütünleşebilen mükemmel bir oyuncu. filmi çekilen kitaplar için de kitabını önce
Muhteşem Gatsby
Muhteşem GatsbyF. Scott Fitzgerald · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202220,8bin okunma
112 syf.
7/10 puan verdi
ister güney amerika’da yaşa, ister avrupa’da, istersen anadolu’da. namus kavramı hep kadın üzerinden oluşturulmuş bugüne kadar. kitap sanki güney amerika’da yazılmamış da, anadoludan çıkmış gibiydi. hoş, anadolu’da olsa öldürülen erkek değil kadın olurdu fakat dünyanın her yerinde kadın bastırılmış, kalıplara sokulmuş ve namusuyla sınanmış. okudukça kalbim tüm kadınlar için acıdı. kitabın ilk bölümü başlangıçta beni inanılmaz sıktı. öyleki kitabı bıraktım ve birkaç gün sonra tekrardan başladım. ikinci okuyuşumda daha rahat ilerledim, her şeyiyle şaşırtıcı bir kitap oldu benim için. alacağım dersleri cebime koydum. herkesin bildiği fakat engellemediği cinayet, suçsuz fakat öldürülen bir adam, namus diyerek yitirilen onca can. santiago nasar, engelleme imkanım olsa inan engellerdim. “beni öldürdüler, wene hala.”
Kırmızı Pazartesi
Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202177,6bin okunma
94 syf.
7/10 puan verdi
·
7 saatte okudu
aslında kitabın zaten çok fazla incelemesi var diye inceleme yapmayı düşünmüyordum fakat birkaç inceleme okuyunca ben de bir şeyler eklemek istedim. gabriel garcìa márquez’in ilk okuduğum kitabıydı. akıcı ve betimlemelerle dolu süslü bir dili var yazarın. ilk olarak herkes kitabın adından, milleti ne kadar rahatsız ettiğinden dem vurmuş. lisede
Benim Hüzünlü Orospularım
Benim Hüzünlü OrospularımGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202020,8bin okunma
Reklam
328 syf.
7/10 puan verdi
·
4 günde okudu
BİTTİ! bu kitapla thomas harris’e de hannibal serisine de veda ettim. kitap, diğer kitapların da gerisini, hannibal lecter’ın hannibal lecter oluşunu anlatıyor. hannibal’ın caniliğinin nedenlerini üçüncü kitapta görmeye başlamıştık zaten ama hannibal’ın yaşadıklarının, yaşattıklarının, caniliğinin ve acımazsızlığının net sebeplerine bu kitapta iniliyor ve detaylı şekilde anlatılıyor. thomas harris farklı şehirleri, detayları fakat sade dilini burada da kullanıyor. kitabın anlatılacak pek fazla özelliği yok, serinin final kitabı ve aslında hannibal lecter’ı daha sade ve clarice starling’ten önce de aşkı tatmış şekilde görüyoruz. hannibal ile onca ayrıntıyı bilmek elbette güzeldi ama sanırım diğer üç kitaptaki yetişkin hannibal beni daha da çekti içine. thomas harris’e, hannibal lecter serisini ve kara pazar’ı yazdığı, michael lander ve dahlia karakterlerini yarattığı ve bana onların tüm acılarını benimsettiği için çok teşekkür ederim. ayrıca, hannibal lecter ile tanışmaktan, will ve clarice’i tanımaktan da çok memnun oldum. umarım hepiniz bir yerlerde mutlusunuzdur. seriyi bitirdiğime göre uygun bir şarkı iliştiriyorum şuraya, youtu.be/48wHhW_dTMo
Hannibal Doğuyor
Hannibal DoğuyorThomas Harris · Nemesis Kitap · 2020759 okunma
472 syf.
7/10 puan verdi
·
9 günde okudu
hannibal lecter’ın özgür olduğu ve serideki ilk iki kitaptan sonra hannibal’ın üzerine bu kadar düşülen, onu merkeze alan ve hikayenin ondan şekillendiği ilk kitap olmasına rağmen çok zor okuduğum bir kitap oldu. yedi yıl sonra bulduğum kimse istediğim gibi değildi. crowford yaşlı ve halsiz, clarice yeteneklerinin ve başarısının karşılığını alamamış, krendler gereksiz olaya dahil, hannibal özgürken bile hâlâ tutsaktı. mason verger olarak hayatımıza giren piç kurusu ise güçlü, kindar ve saf kötüydü. sanırım hannibal’ın bazı ölümlerine hak verebildim bu adamı görünce. kitaptan sıkılmama en büyük sebep italya bölümleriydi. italya’ya bayılan, her anlamıyla seven, tarihine ve sanatına hayran olan ben bile insanlarından bunaldım. gereksiz uzatılan, anlatılan bölümlerdi. öyle uzatılmıştı ki bu bölümler amerika’yı ve oradaki karakterleri unutacak kıvama geliyordu ve insanı bayıyordu. kitapta italyanca olan kısımlar çevrilmemişti ve bu inanılmaz bir eksiklikti bana göre. yanına yönüne türkçe çevirisinin eklenmesini isterdim çünkü kitapta oldukça fazla bu bölümler ve okuyamamak beni sinirlendirdi ve sürekli çeviri kullanmak iste kitaptan kopmama sebep oldu. hannibal lecter serisine vedama tek kitap kaldı. artık bitirmek, filmi ve dizisini izlemek istiyorum. arka arkaya çok uzun bir süremi thomas harris’in kitaplarına ayırdım ve resmen uzun zamandır bir bütünlük sağlıyoruz ama artık ayrılmayı dört gözle bekliyorum.
Hannibal
HannibalThomas Harris · Nemesis Kitap Yayınları · 2017714 okunma
432 syf.
9/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
gözlerim kapanmak için benimle bir mücadele içerisinde fakat kitabı bitirdiğim gibi incelemesini yapmak istiyorum. kitaba çok heyecanlanarak başladım çünkü kızıl ejder’den sonra kuzuların sessizliğinde artık hannibal lecter ile uzun soluklu diyaloglarımızın zamanı gelmişti ve beklentimi tam olarak karşıladı bu yönüyle. kitabın ortasına geldiğimde büyük bir hayal kırıklığı ve şaşkınlık yaşadım çünkü kitabımın ortasında tam sekiz sayfalık ve bir buçuk bölümlük bir eksik vardı. buradan kitabı okuyan birkaç kişiye mesaj attım ve sonunda bir kişi bana yardımcı olarak eksik sayfalarımı gönderdi. -tekrardan teşekkür ederim kendisine.- birçok kişi filmini izlemiştir bu kitabın zaten fakat benim için en büyük artısı filmle ilgili hiçbir ayrıntıyı, oyuncuları, kurguyu hatırlamıyor oluşumdu. her şeyi kafamda canlandırabildim ve yaşayabildim. kitabın konusu her yerde geçiyor zaten, kızıl ejder’de yaşadığım çoğu problemi burada yaşamadım. diyaloglar karmaşık değildi, süreç anlaşılabilirdi. okunduğu zaman size mükemmel şeyler katacak garantisi veremem ama hannibal bir külttür ve okuma zevkinizi arttıracaktır. clarice starling, will graham ile öyle çok özdeşleştirdim ki kendimi kitaba başlamadan seni dışlamıştım fakat yazar kitap aralarında will’den bahsederek beni sana ısındırdı. bu da aslında seninle de özdeşleşmeme sebep oldu. en büyük şansın da hannibal lecter’ın da kendini seninle özdeşleştirmesiydi. söylemek istediğim çoğu şeyi unuttum sanırım fakat kuzuların sessizliği kitabı öyle güzeldi ki, aktı gitti. arada kendinizi dinlendirmek istediğinizde okuyabileceğiniz bir kitap. thomas harris kalbimi çalmayı başardı.
Kuzuların Sessizliği
Kuzuların SessizliğiThomas Harris · Nemesis Kitap Yayınları · 20161,429 okunma
464 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
sanırım tek söyleyeceğim, tek nefeste. gerçekten tek nefeste okudum, beğendim, eksikler tabi ki buldum ve will graham’a bayıldım! kitap ile yaşadığım en büyük sorun; “ne dedi? kim dedi? neden bahsediyor bu?” diye karmaşıklıklar yaşamam. bir anda koptuğum ne anlattığını anlayamadığı ve ne zamanda geçtiğini çözemediğim bölümler oldu. uzun zamandır girmeyi beklediğim hannibal lecter evreninde, hannibal’a bu kitapta çok az yer verilmişti. çok kritik yerlerde oyuna girip, kendini kitap boyunca hatırlattı fakat genel olarak seri sondan başa doğru yazıldığı için yine bi’ “ne? ne oluyor?” durumu ve tutarsızlıklar vardı. eğer seri cinayetlere ve seri katillere ilginiz varsa, psikolojik şeylerden hoşlanıyorsanız kızıl ejder’i beğenmeniz çok olası. serinin geri kalanında will graham ile bir daha karşılaşmayacağız sanırım ama kitaplardaki devamlılığını çok isterdim. sizi tanımaktan şeref duydum efendim, lütfen sizi hiç hak etmeyenlere sırtınızı dönüp gidiniz.
Kızıl Ejder
Kızıl EjderThomas Harris · Nemesis Kitap · 2014872 okunma
464 syf.
7/10 puan verdi
·
36 günde okudu
kitabı bitirdiğime göre söyleyebilirim, oh sonunda be! kara pazar ile tam otuz altı gün geçirdim. her sayfası zevk vericiydi yalan yok fakat okumaya başladığım günden beri türlü aksaklıklar peşimi bırakmadı ve şimdi, sonunda, bugün bitti. gün bugündür abicim! kitaptaki, neredeyse, her karakterle özdeşleştirebildim kendimi. herkese yaptıkları için
Kara Pazar
Kara PazarThomas Harris · Nemesis Kitap · 201585 okunma
288 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
bazı kitaplar olduğu haliyle acı içerir. acı verici sözler barındırmasına, acı bir olay anlatmasına, size acı çektirmesine gerek yok. siz olayı bilirsiniz ve günlük bir olayı okurken bile gözleriniz yanmaya başlar. bu kitap bana tam da bunu yaptı. alelade bir sayfada bir anda kendimi sıkarken buldum. burçak, on altıncı yaş gününü göremedi.
Mavi Saçlı Kız
Mavi Saçlı KızBurçak Çerezcioğlu · Yapı Kredi Yayınları · 201611,8bin okunma
Reklam
372 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
kitabı elimden az önce bıraktım. yazacaklarımı toparlamam, okuduklarımı sindirmem gerektiğini biliyordum ama her saniye başka bir düşünce dolanıyordu aklımda. kelimelere dönüşmeyi bekliyorlardı. öncelikle kitaptan, ensest mağduru birinin cümlesini iliştirmek istiyorum buraya. “babam yanıma gelince gözlerimi kapatıyorum. çünkü biliyorum yine aynı
Kardeşini Doğurmak
Kardeşini DoğurmakBüşra Sanay · Doğan Kitap · 20185,6bin okunma
110 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
yaklaşık sekiz senedir bu kitabı bitirmeye uğraşıyorum. aralıklı zamanlarda çok kez başladım fakat birkaç sayfanın ötesine gidememiştim. o zamanlar bu kitabı okumaya hazır değilmişim sanırım. sekiz senenin sonunda da iyi ki şimdi okudum diyorum. son bölüme kadar ikili arasında güzel bir arkadaşlık ilişkisi görmüştüm fakat son bölümde fikrim değişti. george aslında lennie’nin abisiydi. her zaman kolladığı gibi yine onu kollamıştı. hayat önümüze iki sonucu da kötü olan seçenekler sunuyorsa hangisi daha kötü tartıyor ve daha az kötü olanı seçiyoruz. george, lennie için daha az kötü olanı seçti.
Fareler ve İnsanlar
Fareler ve İnsanlarJohn Steinbeck · Remzi Kitabevi · 2012171,4bin okunma