“Hiç de acınası değildi.” Aldrik’in dikkatini çekecek denli ciddi bir sesle konuşuyordu. “Şimdiye kadar aldığım en iyi hediyeydi, eğer bitmemiş ve şekilsiz olsaydı da severdim çünkü onu bana veren sendin. Asıl önemli olan da buydu, onu bu yüzden feda edebildim. Çünkü aşkımız boynuma taktığım bir şeyden daha fazlası. Zamanımız kol ve rakamların sayabileceğinden çok daha fazlası. Çünkü o saat olmasa da hâlâ sana sahibim.”