Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

ac dem

Hobbes’a göre, Monarşinin birliği temin ettiği yerde, demokrasinin en büyük tehlikesi, halkı hiziplere bölmeye elverişli yapısı nedeniyle, iç savaşa yol açma yüksek potansiyelidir.
Reklam
Öyleyse, Hobbes’un yönetim biçimlerine ilişkin tartışmasında şu sonuca varmak sadece mümkün değil, fakat doğru olur: Egemen otoriteyi elinde bulunduranlar veya yönetim kademesinde bulunanlar, insan olmaları dolayısıyla, kendi kişisel çıkarlarıyla en yüksek derecede ilgili olacakları için genelin çıkarına en fazla, o özel çıkarla örtüştüğü zaman hizmet edilir. Bu ise, Hobbes’a göre, en iyi yönetim biçimi olan monarşide söz konusu olur.
Hobbes, en temel iki varlık kategorisinin madde ve hareket olduğunu söyler. Bu madde, Hobbes’un realizmi uyarınca, zihinden ya da düşüncemizden tamamen bağımsız olup, yeni doğabiliminin gerektirdiği şekilde, evrenin her yerine yayılmış durumdadır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Buna göre, onun maddenin eşbiçimli olduğunu, doğal türlerin olmadığını ve adların salt uzlaşımsal olduğunu söylerken, nominalizmiyle araştırmalarımızın kendimiz için yaratmış olduğumuz linguistik dünya ile sınırlı olduğunu söyleyen çağdaş filozof Wittgenstein’ı öncelediği söylenebilir.
Varolan her şeyin ilk nedenleri, Hobbes’a göre cisim ya da madde ve harekettir. Bu yüzden, geometrik yönteme göre, işe fiziğin yasalarıyla başlamak, onlardan daha sonra bireylerin ya da insanların davranışlarının nedenlerini, yani tutkuları, tutkulardan da sosyal ve politik hayatın yasalarını çıkarsamak gerekir.
Reklam
Materyalizmine veya doğalcılığına uygun olarak, bir birlik tezini en azından zımnen öne süren Hobbes’un amacı veya felsefi projesi, uygun ve gerekli politik kurumların insan doğasıyla ilgili olgulardan, bu sonuncusunun da evrenin doğasıyla ilgili birtakım temel olgu veya doğal yasalardan çıkarsandığı birlikli bir bilim ya da felsefe ortaya koymak olmuştur.
Ben şu fikirden yola çıkacağım:Hakikat, her şeyden önce, yeni bir şeydir.Aktarılan, tekrarlanan şeye bilgi diyeceğiz.Hakikati bilgiden ayırt etmek elzemdir.Kant'ın eserinde çoktan yapılmış bir ayrımdır bu: Akıl ile anlama yetisi arasındaki ayrım.Heidegger içinde çok önemli bir ayrımdır:Hakikat- aletheia-ile bilme ya da bilim-techne- arasındaki ayrım
Üçüncü pasaj,önerme biçiminden kurtulmuş hakikate ulaşma imkanı hakkında ne söylenebileceğiyle ilgilidir. ... Nitekim Heidegger'e göre, varlığın gerileme içindeki yazgısı hakikati önerme içinde doğallığından-uzaklaştırmaksa-yeryüzünün yağmalanmasını, tini pragmatik zeka olarak yorumlamayı sağlayan önerme yönlendiriyorsa- o zaman tek çare şiirdedir.Sonra da şiir açıkça matematiksel olanın karşı kutbuna yerleştirilir, çünkü Heidegger'e göre matematiksel olan hakikatin önerme biçiminin kazandığı saydam zaferden başka bir şey değildir.
Aktaracağım ikinci pasajın bağlamı, ... Zira bir önerme fiilen,(çoktan sunulmuş olan)şeylere dair herhangi bir değerlendirmeye dayalı dilsel fenomendir.Bunun sonucunda, hakikatin özünün doğallıktan-uzaklaştırılıp önermeye yerleştirilmesi, Batı'nın sıkıntısının kökenlerindeki olanaklılık koşuludur.
Heideggerci hakikat öğretisinden üç atıf seçiyoruz.Birincisi: Hakikat, önermenin bir özelliği haline gelince odağını kaydırmakla kalmaz, özünü de dönüştürür. Bunu şöyle anlamak gerek:Düşüncenin gerileyişinin - ki aynı zamanda varlığın da gerileyişidir - sonuçları, Platon'dan sonra hakikatin önermede konumlanabilecek bir şey olarak sunulmasında tezahür eder.Bu konumlama doğallıktan-uzaklaştırmadır da.Hakikat fenomeninin önermede ortaya çıkmasına izn verirsek sahici anlamıyla hakikat bütünüyle erişilmez bir şey oalrak kalır.
242 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.