Zorlu bir kış geçirdim, seninki gibi neftî
acıktım, bitlendim, bir yerlerim sancıdı
sökmedi ama hoyrat kuralları faşizmin
çünkü kalbim aşktan çatlayıp yarılırdı.
Her sabah çarpışarak çekilirdi karanlık alnacımdan
acılar bile duymadım kof yürekler önünde
beynim her sabah devrimcinin beyniydi
ayaklarım donukladı gelgelelim
sağlığın yerinde mi?
Bu gece öyle susadım
Öyle acıktım ki sana
Yanımdaymış sanarak
İkidebir kolumu attım
Kolum kopmuş gibi
Bu gece bir yanım yokmuş gibi
Dolunayı ısmarlamıştım senin için
Gelip elpençe karşıma durdu
Boğaz'ı ısmarlamıştım
Önümden deniz akıyordu
Öyle özledim
Öyle özledim ki seni
Ne olurdu öğrenebilmiş olsaydın
Gözlerinle saçlarınla parmaklarınla
Birazcık gülmesini...
eksiklikleriyle barışamayacaksa insan, nasıl mutlu olunabilir ki?
acıktım mutfağa gidip bir yumurta kırayım dedim, yağın kızarmasını bekleyene kadar diğer odada oturacaktım ki, annem koş koş git bak Adana'yı yakmadın mı diyor? yanmadı anne elhamdüllilah, her şey yolunda...
Bir kuşu en iyi sen miyavlarsın hüreyre
Çünkü ne aşklar yazıldı bir ağaca tırmanmanda
Ve bilir cümle alemin sokakları
Sallantılı bir sırdır mart
Ve yazgı en iyi sende palazlanır
Çünkü kuşlar senin pamuk vicdanına verilmiş gibi
Dama karşılık dam hureyre
bir stoplazmik miyav
Bilcümle sesler icin
Tek sokaklık avazdır ...
Ben ve hureyre