Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Geleceğin dünyasına yerleştirilmiş bir film noir şehri bu. Fötr şapkaları, bitmeyen yağmuru, tavandan gölge yapan pervanesi bile geçmişteki bir kasvet döneminden geliyor gibi. Büyük buhran'ın film noir'ından bu yana dünya çok da değişmemiş, gölgelerin keskinliği daha bile pekişmiş. Şehir gecede asılı kalmış, sanki bu şehrin ötesi berisi yok. Kendi kendini kemirip bitirmeyi bekleyen kalabalıklar lağım çukurunda sıkışmış. Ayrıcalıklılar, seçkinler, başka gezegenlerde kurulan kolonilerin peşinde. O kolonilerde kurulacak refahın yükü klonların, yani yeni nesil kölelerin üzerinde. İnsanlık tarihinin içinden bakınca değişen çok şey de yok gibi. Bir yandan da önü alınamayan bir değişim var. Sibernetik parçalarla 'güçlendirilen', yeniden kurgulanan insan bedenleri, insan dediğimiz şeyi yeniden tanımlamamızı gerektiriyor. Her türlü tasnifin aşındığı, tükendiği bir çağ Blade Runner'ınki. Estetiğindeki melankoli de biraz bu aşınmadan. Aylık Sinema Dergisi - Altyazı Ekim 2017 Sayı 176 Sayfa 32 Not:Yazarın 'Aciliyet Çağının Estetiği' adlı yazısından alıntıdır.
Altı patların kaç patı kaldı. Ellerim ceplerimde, hiç mi saymadım. Bir kez daha çıkarırsam ellerimi, elimde patlayacak. Ellerime dokunma! Sarıl, belimden çek al o silahı. Kulaklarımı kapat sık o kurşunu havaya. Gökyüzü benden ağır değil, gök parçalanmaz, benim ellerim nerde, gözlerim nerde, ağzım nerde? Ağlayacağım bir omuz, alnımı dayayacağım bir dağ, uyuyacağım bir diz, bana artık tutunacağım bir dal ver. Yoruldum, bana bir aciliyet hissi ver. Beni reddeden bu toprağın üstümden kazı, bana dünyanın bu kadar olmadığını öğret.
Reklam
Toplaşın gençler anket var :)))
Akıllarda soru bırakan vakalarda bugün, Şimdi diyeceksiniz ki hep böyle şeyler seni mi bulur, evet gerçekten beni bulur. Bu tarz cins insanları çekme konusunda ilginç sayılacak bir enerjim vardır. Çok ciddiyim birkaç örnek vererek asıl vakaya giriş yapicagim. Kardeşimle yolda yürürken havalar da soğumuş demem ve karşıdan gelen kadının
PH 7
Biz ölülerimizi yıkarız . Ola ki tedbirsiz yakalanmıştır ecele ; son bir abdest ile telafi ettiririz niyeti. Sonra sararız onları ; azıcık daha sıcak kalır mı acaba diye o buz gövde. Kıyamayız üryan yollamaya yeni meskenine . Bakma, adı soğuk kefenin ; halbuki ateştir içine işlediğimiz , her santimine bolca tuz serptiğimiz. Biliriz de kâr etmez
90 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.