İnsanın zaman zaman yaraları ile tuhaf bir ilişkisi oluyor: Bitsin istiyoruz, kabuk bağlıyor mesela fakat kaşımaya devam ediyoruz. Bilerek. Ne tuhaf. Afşar Timuçin, "İyileşen yaraya ikide bir dokunmanın ne anlamı var?" diye bu yüzden sitem eder. Bu eziyeti ne kendimize ne bir başkasına yapmalı sevgili okur. Yaralar yaşandığıyla kalmalı.
Birden kapımın çalınışı
Senin sessizce girişin
İlk ışıkların güne süzülüşü
Aşk şarkılarını andıran sesin
Öncüsüsün yürekli bir sevginin
Bakışında dalgalı denizlerin
Rüzgarı ve tuzu var
Duruşunda ilk biçimleri saklı
Her türlü güzelliğin
Bir deniz kabuğunun mavisinde
Bulduğun bana da gösterdiğin
Sevinçler çıldırtırsa beni
Diye korkup susuşuma
Öyle sessiz kalışıma aldırma
Hep öyle olsun
Saçının kıvrımları yüzüme değsin
Hep öyle yap istersen
Gene bir akşamüstü
Ben kitabımı okur gibi yaparken
Başını masaya yasla uyu
Hiçbir şey düşünmeden
Hep böyle güzel olsun gelişin
2022/135. Kitap: Bu Sevda Böyle Gider.
Afşar Timuçin'den Çöl, Destanlar, Böyle Söylenmeli Bizim Türkümüz, Savaşçı Türküleri, Boş Beşik ve Ey Benim Güzel Sevdam'dan sonra okuduğum 7. kitap.
Bu Sevda Böyle Gider, 70 sayfadan oluşan bir şiir kitabıdır.
Bu Sevda Böyle Gider'de aşk ve sevdaya odaklanan Timuçin, aşk ve etrafındaki