Sinema
Hikâye 1947 senesinde geçiyor. Buluttan nem kapan dedektifimiz 90 yaşını devirmiş ve hayatının geri kalanını bir çiftlik evinde, arılarıyla ilgilenerek geçiriyor. Yüzüklerin Efendisi'nden aşina olduğumuz ak sakallı Gandalf'ımız ünlü dedektif Sherlock Holmes'un ihtiyarlığını canlandırıyor ama izleyen herkes Holmes'tan ziyade onun ihtiyarlığıyla ilgileniyor. Genel yorum: Vay be, Gandalf'a bak, ne kadar da yaşlanmış... BBC Films şirketini tebrik etmek lazım. Son zamanlarda izlediğim en güzel filmlerden birisiydi. Sherlock Holmes yaşlanıp her şeyi unutmaya başlayan tatlı ve bilge bir ihtiyar olarak karşımızda. Yazarlık da yapıyor fakat dostu Doktor Watson gibi kurgu yazmıyor, sadece yaşananlar, olduğu gibi. Kurgudan hoşlanmıyor. Uzun lafın kısası belgesel tadında bu muhteşem filmi izleyin ve şükredin. Her şeye. beyazperde.com/filmler/film-22... imdb.com/title/tt3168230
Ben Gandalf'ım, Ak Gandalf, ama Siyah hâlâ daha kudretli.
Sayfa 121 - MetisKitabı okudu
Reklam
Bir fırtınanın hücumu karşısında eğilmiş bir ağaç gibi.
Balrog köprüye vardı. Gandalf köprünün tam ortasındaydı, sol elindeki asasına dayanıyordu fakat diğer elinde Glamdring beyaz ve soğuk soğuk parlamaktaydı. Düşmanı tam karşısına gelince durdu ve etrafındaki gölge iki engin kanat gibi açıldı. Kırbacı havayı kaldırdı, kösele şeritler sızlanarak şakladı. Burun deliklerinden ateşler çıktı. Fakat Gandalf hiç istifini bozmadı. ''Geçemezsin,'' dedi. Orklar taş gibi duruyor, etrafta çıt çıkmıyordu. ''Ben Gizli Ateş'in hizmetkârıyım, Arnor'un alevini kullanırım. Geçemezsin. Kara ateş seni kurtaramaz, Udûn'un alevi. Gölge'ye geri dön! Geçemezsin.'' Balrog cevap vermedi. İçindeki ateş söndü adeta, ama karanlık büyüdü. Yavaş yavaş köprüye doğru adım attı ve aniden upuzun dikildi, kanatları bir duvardan bir duvara uzandı; ama Gandalf karanlık içinde ışıl ışıl hâlâ gözler önündeydi; küçücük ve yapayalnız görünüyordu: Gri ve iki büklüm, bir fırtınanın hücumu karşısında eğilmiş bir ağaç gibi. Gölgenin içinden alev alev kırmızı bir kılıç fırladı. Glamdring ak ışıltısıyla ona cevap verdi. Çınlayan bir şakırtı yükseldi, beyaz bir ateş patladı. Balrog geri düştü ve kılıcı erimiş kor parçaları halinde havaya uçtu. Büyücü köprünün üzerinde sallandı, bir adım geriledi, sonra tekrar kıpırdamadan durdu. ''Geçemezsin!'' dedi.
Sayfa 413 - Metis Yayınları, Gandalf, BalrogKitabı okudu
"Gitmen gereken yol, o yol değil. Ben ümit dolu sözler söyledim. Ama sadece ümit dolu. Ümit zafer demek değildir. Savaş, sadece Yüzük kullanılırsa kesin bir zafere ulaşabileceğimiz savaş, hem bizim hem de dostlarımızın kapısında. Bu beni büyük bir üzüntüyle ve büyük bir korkuyla dolduruyor: Çünkü çok şey zarar görecek; her şey de yok olabilir. Ben Gandalf'ım, Ak Gandalf, ama siyah hâlâ daha kudretli."
Sayfa 114 - Ak Süvari
Gandalf Balrog ile aşağıya düşünce ölür . Bir Maia olduğu için sadece bedeni ölür ve Ak Gandalf olarak geri gelir. Tekrar gelince yerinaltında bazı tüneller bulur. Dışarı çıkınca Frodo ne olduğunu sorar . Gandalf , Bazı tüneller vardı . Bu tüelleri bazı isimsiz şeyler yapar . Onlar Arda'nın alt kısımlarını durmadan kemirir. Şimdi adlarını anarak havanın kararmasını istemiyorum. der.
"Erkenbrand! diye bağırdı Süvariler. "Erkenbrand!" "Ak Süvari'ye bakın!" diye bağırdı Aragorn. "Gandalf yine geldi!" "Mithrandir, Mithrandir!" dedi Legolas. "Bu gerçekten de büyücülük! Haydi! Büyü bozulmadan şu ormana bir bakmak istiyorum."
137 öğeden 161 ile 137 arasındakiler gösteriliyor.