Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İkbal'in Mehmet Akif'le olan pek çok benzer yanlarından biri, kendi milletlerinin gençlerine ve dolayısıyla bütün Müslümanlara vermek istedikleri mesajı kendi çocuklarına hitap ederek vermeleridir. Akif'in Asım'ı, İkbal'de en küçük oğlu Cavit'tir. Eserlerinde Cavit'e hitap eder ve ona bazı tavsiyelerde bulunur. İkbal'in bu tavsiyelerle birlikte dolayısıyla bütün Müslümanlar yapmak istediği dini ve ahlaki tavsiyelerdir.
Arkadaşlarımızın farklı televizyon kanallarından, farklı siyasi görüşlerden olmasının hiçbir önemi yoktu o an ortak kaygıyı taşıyor olmak, savaşın kötülüğünü aynı şekilde inanıyor olmak bizim azami müştereklerimizdi.
Reklam
Sahi, tüm insanlık bu çocukları neden göremedi?
Gazze'de çocuk olmak gelecek bir vakitte ölümü beklemektir.
Olağanüstü olan zalimin bir çocuğun masumiyetinde yıkanamayacak yıkansa da aklanamayacak kadar zalim olmasıydı.
Aynı anda kaç hikaye, kaç tarih, kaç farklı zaman sığdırabilirsiniz bir kadraja? Ben Arapların pişmanlığının sessizliğini ve Filistin'in bağıran çağırgesizliğini sığdırıyordum.
Reklam
Filistin'de yaşanan bu ızdırabı gördüğümde aklıma her zaman bu Arap devleti hayali ve bu hayalin temelini oluşturan tarihi senaryolar gelir durur.
Filistin aynı zamanda mücadelesi en zor sorundu. Nitekim düşman birdi. Azdı. Fakat güçlüydü. Kaliteliydi. Filistin meselesi çözülürse ümmetin çözemeyeceği başka hiçbir mesele kalmayacak demekti.
"Bazan bir "kıt'a"nın ne kadar derin duygulara tercüman olduğu erbabına mâlumdur."
Sayfa 93 - Şule YayınlarıKitabı okuyor
Mizahşör emiceler
"(...)Hüseyin Efendi: "İhsan Efendi! Tuhaf değil mi? Benim sakalım bembeyaz, saçlarım siyah; senin ise başın oldukça ağarmış, sakalın siyah" deyince; İhsan Efendi: "Bunda şaşılacak bir şey yok Hüseyin Efendi! Senin çenen çalışıyor, benim de kafam. Tabii yorulan yerde saçlar ağarmaya mahkûmdur" diyerek hoş bir lâtife yapmıştı."
Sayfa 91 - Şule YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
"Akif Bey birgün yine pansiyona gelmişti. Sohbet esnasında takvadan söz ediliyordu. Bir ara Akif Bey: "Bizler muttekî-i muztar kimseleriz, değil mi İhsan Efendi?" deyince, bundan alınan İhsan Efendi, kendisiyle bir yıla yakın konuşmamıştı. O kadar sevdiği ve hürmet ettiği Akif Bey'in şakasını bir türlü hazm edememiş, içinde bir ukde kalmıştı."
Sayfa 86 - Şule YayınlarıKitabı okuyor
Akif merhum diyor ki: “Ne vicdandır ahlaka yükseklik veren ne irfandır, İnsanlarda fazilet hissi Allah korkusundandır.”
"Sen daha yol geçidindesin, mekâna bağlılıktan geç..!" | Muhammed İkbal
Mehmet Akif Ersoy
Milletler, topla, tüfekle, zırhlı ordularla, tayyarelerle yıkılmaz. Milletler ancak ve ancak, herkes kendi menfaatine bakarsa, herkes kendi menfaatini temin etme kaygısına düşerse yıkılır.
Sayfa 170Kitabı okudu
Ressam Haklı
Usta bu ne Kıpkızıl bir boya çektin odanın her yerine! Bu resim, askeri basmakta iken Firavn'nın. Bahr-i Ahmer yarılıp geçmesidir Musa'nın.
Sayfa 133
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.