ah, nerde benim altından avaze sesim!
yankısı bir duvara gömülmüş testide kaldı
avaze sesim!
şimdi başkalarının kalplerinde yankılanan
bir zamanlar içinden geçtiğim aşklardı
feryattan kimseler ölmez, denirken
duvarlardan geçtim
artık kimseyi sevemez aşktan ölmüş yürek, derlerdi
şimdi kulağını dayadığın duvarda inleyen testi
bir zamanlar
alacanım,
rahat et,
ben gölgene ilişeyim
her belanı ben göreyim
yüreğimi ihbar et,
bana bir uçurum ver,
gideyim
alacanım
indi mi göğsüne heves?
biliyorsun adımın kıblesini
bir meşhur hafızla, meşhur bir şehvet.
alacanım,
şuramda sinsi bir sızı
gel öldüğümü farz et
senden gelen her habere
canımdan uçurduğum şahin pençesinde kaldı bileğim, yazım, harflerim bir yanım onla uçtu,
sende kaldı,
ben bittim
alacanım,
indi mi göğsüne heves?
Şuramda sinsi bir sızı
gel öldüğümü farz et senden gelen her habere canımdan uçurduğum şahin pençesinde
kaldı bileğim, yazım, harflerim…
Bir yanım onunla uçtu, sende kaldı,
ben bittim Alacânım