Son zamanlarda yeniden hortlatılan ve gündemimizi sıkça meşgul etmeye başlayan idam (ölüm cezası) konusuna ilişkin bir hukukçu bakış açısıyla bir şeyler yazmak istedim. Öncelikle bu yazı çoğunlukla hukuki ve sıkıcı bilgiler içerecek olup konuyla ilgili olan kişilere hitap edecektir. Yazının içeriğini dikkatlice okuduğunuzda birçok hukuki ve siyasi
Ali hocam insanları dinliyorum o pahalı bu pahalı eğitim şöyle bu böyle eleştiri eleştiri tera giden biseyler olduğunun farkındalar. Üzerinden 10 dk geçiyor yeni olan bir yol tünel yada ne bileyim bir hastane yafa binadan bahsediyorlar hemen arkasından ismi malum parti çalışıyor. Insanlar gördüklerine tav oluyor ama yaşadıkları hayatında farkındalar ciddi bir tezat var. Bu yüzden ben inanmıyorum. Sizde aldanmayın o mama alamadım diyen vatandaşa.
İki tane bira içerek, karını kızını yarı çıplak sokağa salarak " Katil devlet, Faşist hükumet " diye slogan atarak, askere polise üç beş taş fırlatarak, insanlara yukardan bakarak, her gördüğün boşluğa heykel dikerek " DEVRiM " olmaz.!
Necip Fazıl Kısakürek- Çöle Inen Nur. Bu kitaptan daha sanatsal bir dille anlatılan Peygamber Efendimiz'in hayatı odaklı bir kitap okumadım ben. Necip Fazıl'ın dili ne usta kullandığının göstergelerinden birisi. Okumalısınız.
Oğuzhan koçyiğit benim bildiğim de sadece çöle inen nur. Ama başka isim cikarmindiye sormak istedim. Kız kardeşim okumuştu. Çok beğenmişti. Almayı düşünüyorum. Teşekkür ederim.
Herkese merhaba arkadaşlar,
İstanbul buluşmalarımızın 4.sünü
Muzaffer Akar önderliğinde gerçekleştirmiş bulunuyoruz. Katılım diğer buluşmalara nazaran oldukça fazlaydı diyebiliriz. Demirbaşlar başta olmak üzere, çıkmak zorunda kalanlar olsun, sonradan gelenler olsun toplamda 38 kişiye ulaşmış olduk. (Zannediyoruz ki bu katılım
Uzun süreli ailemdeki sağlık sorunları sebebi ile çok isteyip katılamadım toplantılara. 8 nisandakine katılmak istiyorum. Beni de araniza alirmisiniiiizzzz :) yakama bir karanfil takmam gerekiyor mu , yada ezberlemem gereken bir 1000kitap andı varmı :)