Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İlk önce Tanrı'nın beni aldatmasının imkansızlığını fark ediyorum.Her türlü aldatmaca ve hilekârlıkta bir çeşit olgunlaşmamışlık bulunur ve aldatabilmek, bir kurnazlık yahut güç emaresi gibi görünse de aldatmak istemek hiç kuşkusuz kötülüğün ve zayıflığın göstergesidir.Bunlar, Tanrı'da tezahür edemez.
Ama inanın bana dış görünüşüm yalnızca bir aldatmaca.
Reklam
Görüyorsun ya, yine çok içtim. Kabul ediyorum son zamanlarda çok fazla içiyorum. Yaptığımız işe başka türlü dayanamam. Dürüst bir duvar ustasının vicdani sızlar. Harcın içine haddinden fazla kum katmak ne demektir, bir misin? Böyle bir bine dört beş yıl dayanır. Sonra biri öksürse yıkılıverir. Hepsi aldatmaca, haince aldatmaca, hile!
Sayfa 93
Ölümün karşısında mezhebin, imanın, itikadın ne kadar gevşek ve çocukça olduğunu hissediyordum. Sağlığı yerinde ve mutlu olanlar için, eğlencelik şeylerdi bunlar. Ölümün ve çektiklerimin korkunç gerçeği karşısında, kıyamet günü üzerine, ruhun ahretteki mükâfatları üzerine bana telkin ettikleri şeyler, tatsız bir aldatmaca oluyordu. Bana öğrettikleri dualar, ölüm korkusu karşısında etkisizdiler.
Sayfa 93 - YKY Yayınları
İnsan ancak yaşam sarhoşuyken yaşayabilir; ama ayılınca bütün bunların sadece ve sadece bir aldatmaca, hem de aptalca bir aldatmaca olduğunu görmezlik edemez!
Tırmalamalar (Tahriş Edici Kaşıma) Hayatın sizi çok hırpaladığını hissetmeniz. Hayatın bir aldatmaca olduğunu, aldatıldığınızı hissetmeniz
Reklam
Dil, Nietzsche'nin de ifade etmiş olduğu gibi yalanlar ve eğretilemeler üzerine bir uzlaşıdan başka bir şey değildir. Biz varlığımızı aldatmaca üzerine kurgulamak zorunda olan zayıf varlıklar olarak, zayıflığımızı örtbas etmek için dış dünya, kendimiz ve diğer kendilikler arasında "yalan"dan bir köprü kurmak zorunda kaldık. Bu yüzden de bütünüyle yalanlardan oluşan "dil"i icat ettik. Ve dil bize bir varlık illüzyonu kurguladı. Bu illüzyon zaman içinde varlığımızın olmazsa olmaz halini aldı ve artık tüm varoluşumuzu bu illüzyona borçlandık. Dil yoluyla kurgulanan bu devasa illüzyonun temelinde ise "özne", "özgür irade" ve "ben ideali" vardı. Dil, bütün bu kurgularıyla, insansoyunu kendi yarattığı bir varlık lunaparkına sonsuza dek hapsetti. Üstelik bu öyle bir hapislikti ki; burada kendimize bir özgürlük inşa edecek kadar çok vakit geçirdik. Ama gel gelelim, birileri kanıksanmış mahpusluğumuzu fark etti.
Sayfa 17 - Beyaz Baykuş YayınlarıKitabı okudu
"Ben seni hiçbir duruma sokmadım. Yaptığım tek şey, yok sandığın gerçeğe karşı gözlerini açmak oldu. Şimdi, eğer dünkü yaşantını sürdürmek istiyorsan evine dön ve kendini bunun bir aldatmaca olduğuna inandır."
Sayfa 76
"Yalan. Geçmişte de şimdi de yaşadığın her şey yalan, bütün hepsi senden yaşamı da ölümü de gizleyen bir aldatmaca."
Sayfa 104Kitabı okudu
Dita yıkık dökük eşyalarla yaşamanın yıkık dökük hayatların işareti olduğunu düşündü. İnsanlar aceleleri varmış gibi yürüyorlardı, oysa ne kadar hızlı yürürsen yürü daima bir duvara tosluyordun. Aldatmaca buydu işte.
Sayfa 105Kitabı okudu
Reklam
Her zaman, her yerde ve her çağdaki "Büyük Aldatmaca" hep bu değil mi zaten? Birbirlerine karşı oynadıklarını sanıp taraf tutarak seyrettiklerimiz, aslında bize karşı oyun oynamak için birleşmiş kendi aralarında.
Kendi içmez, içeni kınamaya bayılır, Yüzünden aldatmaca sahtekarlık yayılır, Şarap içmiyor diye kasılıp gezer ama, yedikleri yanında şarap meze sayılır.
“Dünya, aldatmaca kukla gösterisinden ibaret.”
Sayfa 27 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
" Hayır. Her şey aynı kalsın istiyorum. Aldatmaca olmasın. "
*** Her aldatmaca bir maskedir ve maske ne kadar iyi yapılmış olursa olsun, biraz dikkatlice bakıldığında, gerçek yüzü gösterir. ***
Sayfa 246 - Alfa yayınları, 2017, 1.basımKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.