XIV. yüzyıldan itibaren, dîvân teknik ve estetiğine dayanarak, yapmacık, uydurma bir dille ve aruzla meydana gelen edebiyatla halk edebiyatı, tamamiyle ayrıldı. Artık aydın zümrenin dili ve edebiyatı, zevki ve müziği, halkın dilinden, duygusundan, zevkinden ve sazıyla kavalından tamamiyle başkaydı.
Önsöz