Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Anadolu da kırsal kesimde köylüler erken yatarlar çünkü sabah kalkıp çalışacaklar.Bir karı koca yatıyor kadın kocasının uyumasını bekliyor çünkü kadının gönlü başka bir adam da gönül bu, kaçacaklar köyden. Kocası uyuyunca sessizce pencereden kaçıyor kadın, aşığı onu bekliyor ağaç da ağacın altın da karanlık da, koşuyorlar. Köy, düşünsenize arkadan neler kovalıyor. Namus belası, töre cinayetleri hepsi kovalıyor onları. O nasıl bir kaçıştır öyle nefes nefese iki aşık. Bir ara duruyorlar soluklanmak için kadın bunu fırsat biliyor diyo ki; ya evden çıktığımdan beri ayakkabımın içinde bir şey beni rahatsız ediyor şunu çıkarayım bari. Ayakkabısını çıkarıyor kadın elini içine atıyor bakıyor bir tomar para geride bıraktığı kocası herşeyin farkında adam diyor ki; ya bu kadının bende emeği var çamaşırlarımı yıkadı yıllarca, bana çorba pişirdi, yıkanırken sırtımı sabunladı bende emeği var yaban elde muhtaç olmasın. Bütün birikimini kendinden giderek uzaklaşan o kadının ayakkabısının içine koyuyor. Bende emeği var... Hani hep derler ya kitap okuyun kitap okuyun adam olmak insan olmak kitap okumaktır. Aslında en büyük kitap nedir biliyor musunuz insanın gönlü gönlünüzü okuyabiliyorsanız siz her şeyi oldunuz demektir. İşte bu öykü de geri de bırakılan adam hayatı boyunca bir kitap bile okuyamadı çünkü gözleri görmüyordu. O AŞIK VEYSEL'di...
Rahatsız Eden Ayakkabı... - Âşık Veysel Anadolu'nun orta vilayetlerinden bir köyde, yavaş yavaş güneş batmaya, hava kararmaya başlar. Karanlık iyice çöker köyün üzerine. Evlerden birinde bir kadın ve adam yatma hazırlığı yapmaktadır. Erken yatıp yarın sabaha, güneş ışığına erken uyanılacaktır. Adam üzerini değiştirir, yatağına yönelir. Evin
Reklam
YAZAR TANITIMI YAKUP KADRİ KARAOSMANOĞLU
D.27.MART 1889 Ö. 13 ARALIK 1974 "Her akşam üstü sanıyorum ki, artık dünyanın sonu gelmiştir. Üzerinde yaşadığım bu toprak, ya içindeki gizli dert ile şişip çatlayacak ya da bir dehşetli gürültü ile, yerin dibine doğru çöküp gidecektir.” Yakup Kadri KARAOSMANOĞLU Yakup Kadri Karaosmanoğlu, 27 Mart 1889'da Kahire'de doğar. Babası
Düşerken Bile
uzun bacakli bir yaban hayvaniydi aşk haril haril onu ariyordu Istanbul, duyuyorduk Galata Kulesi'ndeydik, başin omzumdaydi Kule döne döne içimizdeki gökyüzüne akiyordu sevgilim yüregimin ipleriyle dudaklarina indim senin gözbiliminden tenbilimine dönüşürken aşkimiz Kule'den aşagiya firlattim beynimi "Dalgin şair!" dedi Einstein,
Yine ol şâh-ı cihân ebrûlarına çîn salup Geldi gönlüm mülkini yıkdı yeni âyîn salup * Saldı zülfin kim şikest ide dil ü cân leşkerin Ehl-i İslâm üstine n'iderdi bir bî-dîn salup * Din kebûter gönlümi almağa zülfin salmasun Mürg-ı dest-âmûzdur ana n'ider şâhîn salup * Zülf ü hattından su'âl itdüm didi kim şâh-ı Çîn Özr ider sultân-ı Rûm’a
OKURKEN NE HİSSETTİNİZ? Yorum olarak yazar mısınız?
1-ZAZA! İtalya'nın ıssız bir kasabasındaydım.Yapmam gereken işi erken bitirmiş,15 gün seyahat etme hakkı kazanmıştım ama hiç seyahat etme isteğim yoktu.Otel görevlisine bu civarlarda Türkiye'den kimse olup olmadığını sordum.Bir yeri tarif etti.Akşam üzeri oraya doğru yürüdüm. 2-Eski görkemli taş evlerin ve yokuş sokakların olduğu,sadece kedi ve
Reklam
KİTAP LİSTESİ (devam ediyor) PAYLAŞIP YARDIMCI OLUNUZ!!!
KATEGORİLENDİRME AŞAMASI DEVAM EDEN HER KONUDAN KİTAPLARIN OLDUĞU UYGULAMA PROJESİ KAPSAMINDAKİ KİTAP-DERGİ-MAKALE LİSTEM. LÜTFEN PAYLAŞIP, YORUM YAPIP, MESAJ ATIP DESTEK OLUNUZ!!! LÜTFEN YARDIM İÇİN, İSTİFADE İÇİN, GELİŞİM İÇİN PAYLAŞINIZ!!! ŞU KİTABI UNUTMUŞSUN, EKLE diye yorumlar yapınız, öneriniz ve kategorisini belirtiniz. Kitabın
-Akgün Akova
DÜŞERKEN BİLE uzun bacaklı bir yaban hayvanıydı aşk harıl harıl onu arıyordu İstanbul, duyuyorduk Galata Kulesi'ndeydik, başın omzumdaydı Kule döne döne içimizdeki gökyüzüne akıyordu sevgilim yüreğimin ipleriyle dudaklarına indim senin gözbiliminden tenbilimine dönüşürken aşkımız Kule'den aşağıya fırlattım beynimi “Dalgın şair!” dedi
37 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.