Aslında bu tip insanlar gerçek inançsızlardır; çünkü inanç, onlar için herhangi bir dünyevi amaca ulaşmada araç durumundadır; bu, hiç şüphesiz inanç değildir!
Çoğu kez şu düşünceyle yaşar insan: Kendisine daha çocuklukta öğretilen inanç öğretisi, onda sanki hiç bozulmadan varlığını devam ettirmektedir; oysa o, bu öğretiyi çoktan kaybetmiştir!
Etrafındaki çoğunluk nasıl yaşıyorsa, işte öyle yaşıyordu insan; herkes inanç esaslarıyla ortak olmayan, çoğunlukla ona zıt düsturlara bağlı olarak yaşıyor; inanç öğretisininse hayatımızda hiçbir yeri yok.
İnsan savunma psikolojisinin nasıl olduğunu Sokrates'in savunmasının tam karşıtı olduğundan anlayabiliriz. Savunmanın kendini acındırmanın değil, doğruluğu aktarmanın ve yargıçların değerlendirmelerini duygu ve özel iştahları ile değil yasalara uygun gerçekleştirmesini belirtmiştir. Gerçekler ve kötülüğün davasında, Sokrates öldürülmüştür ama ona kötülük mü yapılmıştır? Yoksa derin ve hissiz uyku hepimiz gibi onun da istediği bir şey midir? Sokrates'in savunması tarihin en iyi savunucusunu bile her defasında yanıltabilecek özelliktedir.
Bakın gene söylüyorum size; zenginlikle, parayla pulla elde edilmez erdem, ama zenginlik, genel olsun özel olsun her türlü iyilik ancak erdemden gelir.