Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
KADIN OLMAK;
Sessizce yaşayan kadınlar var, Kendinden başka hiç kimseye zararı olmayan. Hüzünlerini, gülümsemelerinin arkasında saklayan ve artık masallara inanmayan kadınlar.. Yorgunluklarını gözlerinde taşıyan, Konuşmaktan bıkmış. İçine kapanmış. Hayatı tecrübeleriyle sorgulayan Susan ve anlaşılmayan kadınlar...
Bir ruh düşünün. Qanadı olmayan heç bir yerə mənsub olmayan, yeri olmayan bir ruh. Yaralı, qanadsız bir ruh. Anlaşılmağını gözləyən amma anlaşılmayan bir ruh. Danışır amma səsini eşidən yox, dərd ortağı olmayan yalnız bir ruh. Soyuq qış günündə çiçəklənən vişnə ağacı kimidir... zamansız bir ruh🌸
Reklam
Hakikat!
Nedir bir insanı insan yapan hâkikat? Bir inci tanesi kadar umut mu? Bir karanlık gece mi, yoksa yalnız zamanlarımızda bizlere şâhitlik eden gözyaşlarımız mı? Tükenmişlik duygusu mu bizi gerçek kılan? Yoksa bizler miyiz, öylesine çaresiz, öylesine kırılgan, öylesine yorulmuş hisseden? Acımasız kalpleri yuvamız sanmamız mı bizleri değiştiren? Başka
''Anlaşılmayan ruhlara deli demek adettir.'' Peyami Safa
ESNEK HAYAT
Hayatın merhaleleri, hayat kadar karmaşık girift aslında,matematik buna bir şekil veremez. Okulundan mezun ettiği falanda yoktur mezununu ararsanız mezarlıklara uğrayın. Ne sokağa ne kitaba ne gönüle sığmayan bir şımarık çocuk misali.Bu yüzden hayat matematiğe ve teoriğe gelmez. Çözülmeyen ya da anlaşılmayan elde edilemeyenin hep uyardığı bir organ vardır dil. sadece üzerine konuşulur.laf salatası, safsataları çok olur hayatın. Bir gün geçerli olan bir gün yok hükmündedir. Birgün aşılan engeller gün gelir engel bile değildir. Bir yarış değildir galip gelinmesi gereken. Birgün başlarsın birgün bitişe yakınsın,bir nefesin alınıp verilmesi gibi.Alışmak ve çıldırmak...bedeni çiğneyen iki demir blok arasında ne zaman çıldıracağımız ne zaman alışacağız bize kalmış gibi.
IŞIK!
Bir sokağın ışığında yazıyorum. En derin kelimeler yıldızlardan dökülüyor bu gece. Serin ve hüzün dolu bu saatte, kalbim savrulup duruyor öylece. Anlaşılmayan bir sessizlik belirmiş nefeslerde. Kalabalık bir şehirde, yalnız duygular serilmiş yerlere sanki. Boş bakışlar almış yorgun bedenleri. İnsanların, kurumuş yapraklar gibi dökülen kelimelerinde bir mâna bulamazsınız bâzı zamanlarda. Yalnızlık iyileştirir içinizi, ıssız duvarlar resminizi taşır yorulmadan. Bir hâyalin peşine koşmak düşüncesi, size güç verir.  Ve âniden irkilirsiniz, hevesi kaçmış bir kuş gibi uçamazsınız hâyallerinize doğru. Bu sokaklar size arkadaş olur, adımlarınız umut, gölgeniz şiir olur bu gece. Sizi okumayı bilen biri, anlar her harfın ağırlığını. Üstünüze sinmiş tozları görür hatta. Kimi zamanlar insanlara söylediğiniz bir kelimenin bile, anlamını düşünürsünüz saatlerce. Ve söylediğiniz sözcüklerin cevapsız kalışını seyredersiniz uzaktan. Oysa bir kelime şifâ olur umuduyla söylediğiniz sözcükler, kursağınızda düğümlenirmiş meğer, anlarsınız. Bu hayat sizi güçlü biri yapar, acı sizi güçlü biri yapar, insanların davranışları sizi güçlü biri yapar ve içinizdeki solmuş çiçekler sizi güçlü biri yapar. Bâzen koklayacak bir çiçeğiniz olmadığını farkedersiniz ama, anıların zihninizden geçmesiyle tekrar filizlenir bir tohum. Hatta biraz daha yürürken sokakta, ışıkların daha çok parladığını görürsünüz. Düşünürsünüz sonra derin derin. Işığı sönmüş bir şehri, kaç kişi özgür kılar acaba? 
Reklam
"Anlaşılmayan ruhlara deli demek adettir."
Peyami Safa
Peyami Safa
En kolayı
Anlaşılmayan ruhlara “deli” demek adettir. Peyami Safa
1986 yılında bir yaz gününde taşındık şartlarıyla karakterimi oluşturan, davranışlarımı koşullayan bu mahalleye. Geldiğimiz yere kıyasla daha canlı daha renkli bir yerdi. O çocuk aklımla bu mahalleye taşınmamızın beni çok mutlu ettiğini hatırlıyorum. Galiba hafıza tanıdığı, unutup yabancısı olmadığı şeyleri hatırlıyor sadece. Bugün yabancısı
43 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.