Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Aşk temelde karşılıklı olmadığı için durmadan karşılıklılığı arar aslında. Karşılıklılık arzusu olmadan aşk yürümez (Sevdiğim kişi beni sevsin!), mümkünse simetrik olarak (Benim onu sevdiğim gibi sevsin beni!).* Aşığın en büyük çabası kendisini sevdirtmektir. Ne pahasına olursa olsun baştan çıkarmak sadece baştan çıkarıcıların gerçeği değildir; aşığın da kendine özgü fetih silahları vardır, içten olabildiği kadar kurnazca da olabilir. Sevilen birine verilen her hediye hem özverili bir arzdır hem de karşılık bekleyen egoist bir talep. Sartre, tüm paradokslarıyla bu durumu çözümlemiştir: “Aşık neden sevilmek ister? Aşk eğer fiziksel olarak sahip olmayı amaçlayan saf bir arzu olsaydı, birçok durumda, kolayca tatmin edilebilirdi.” Kayıp Zamanın İzinde'nin anlatıcısı, hapis tuttuğu Albertine'i günün her saatinde görebilir ve ona sahip olabilir, ama yine de “kaygıdan içi içini yemektedir”. Sartre'ın bu paradoksu çözümleme şekli iyi bılınir: Fethetmek istediğimiz, ötekinin özgürlüğüdür. Ve güç istenci nedeniyle değil: Zorba aşkla alay eder; korkuyla yetinir (...). Tersine, sevilmek isteyen, sevdiği varlığın köleliğini arzulamaz (...). Bir otomata sahip olamaz (--) Bir özgürlüğe özgürlük olarak sahip olmak ister.”
Ölümün etkisi ayrılığınkinden farksızdır.
Sayfa 210 - YKYKitabı okudu
Reklam
“Bazı romanlar koyu ama anlık bir matem gibi alışkanlığı bozup bizi hayatın gerçekliğiyle tekrar temasa geçirir.”
Sayfa 136 - YKYKitabı okudu
Hiç bakmadığımız bir manzaranın ortasında yaşamamız o manzaraya sahip olduğumuz anlamına gelmez.
Sayfa 125 - YKYKitabı okudu
“Fiziksel acılarda, hiç değilse acımızı kendimiz seçmek zorunda kalmayız. Hastalık acıyı belirler ve bize dayatır. Ama kıskançlıkta adeta her türden, her yoğunlukta, çeşitli acıları dener ve uygun olanda karar kılarız.”
Sayfa 119 - YKYKitabı okudu
“Benliğimiz birbirini izleyen hallerimizin üst üste binmesinden oluşur. Ama bu üst üste biniş bir dağın katmanlaşması gibi sabit değildir: Bitmek bilmeyen kabarmalar eski katmanları yüzeye çıkarır.”
Sayfa 118 - YKYKitabı okudu
Reklam
“Belli bir yaştan sonra hatıralarımız o kadar iç içe girer ki, düşündüğümüz şeyin, okuduğumuz kitabın hiçbir önemi kalmaz neredeyse. Her yere kendimizden bir şey bırakmışızdır, her şey verimli, her şey tehlikelidir.”
Sayfa 117 - YKYKitabı okudu
Tıpkı gelecek gibi geçmişi de bir hamlede değil, yudum yudum içeriz..
Sayfa 107 - YKYKitabı okudu
175 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.