Esneklik, yaptığınız işe yaramıyorsa, farklı şeyler denemeyi göze alabilme yeteneğidir. Hep aynı şeyi yapıp bu kez farklı sonuçlar beklemek ise Einstein’ın delilik tanımıdır.
Duyarlı insan duygularının yönetimini sağlıklı bir şekilde yapabilen, başkalarının duygularına da aynı özeni gösterebilen kişidir. Duygusal kişi ise sadece kendi duygularını önemser ama onları sağlıklı bir şekilde ifade edemez.
Hiç kimse diğerinin duygularından sorumlu değildir. Başkalarının duygularının sorumlusu olduğumuza inanmak bize gereksiz bir yük taşıtır. Bizi ”kurtarıcı” kimliğine mahkum eder. Başkalarının mutluluğundan sorumlu olmak, onun duyguları incinmesin diye gösterilen aşırı hassasiyet zor ve yorucudur. Kişi, başkalarını mutlu edeceğim çabası içinde kendi duygularını yaşayamaz, kendi ihtiyaçlarını karşılayamaz hale gelebilir. Duygularımızın sorumluluğunu başkalarına verdiğimiz zaman da ”kurban” rolünü oynarız.
”Ben zekiyim” diyorsam, tek bir zekice seçim yapmadığımda kendimi kötü hissederim. Ama ben ”zeki olan” bir insansam, bazen aptalca davranışlarda bulunma hakkına sahibim. Böyle durumlarda bilinçaltı ara sıra ”yanlışlar” yapmama göz yumar.