Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
ATSIZ'DA TARİH ANLAYIŞI: Atsız'ın lisans öğrenimi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü (Edebiyat Zümresi) olduğu hâlde bilim adamı olarak tarihle daha çok ilgilenmiş, bu konuda daha çok eser vermiştir. “Türk tarihinin içinde yüzüyorum. Diyebilirim ki her günüm 27 asrın içinde geçiyor." diyecek ölçüde (Atsız 1992: 67) kendisini tarihle
... Sincarlılar surlar üzerine çıkarak hakarete ve geçen yıldan beri sakladıkları Oğuzların kafalarını fırlatmaya başladılar. Bu ağır tezahür karşısında kale hücum ile alındı ve Sincar emiri ve halkın bir kısmı öldürüldü..
Reklam
Tuğrul bey İslamiyet'in iç ve dış düşmanlarına karşı cihad yapıyor, Hilafet makamına daima tazimlerini bildiriyordu.
Tuğrul Bey'in kudreti yayıldığı ve Selçuk Devleti genişlediği nispette Bağdad'a hakim Şi'i Büveyhilerin huzursuzluğu da artıyor; Sünni-Şi-i mücadelesi şiddetleniyordu.. Abbasi halifesi Ka'im bi'Emirillah onlara karşı Tuğrul Bey'in yardımına başvurunca hava büsbütün gerginleşti.
Tuğrul Beg'in, çok beğendiği Isfahan'ı payitaht yapmak istediğine dair bir rivayet var ise de Rey'den Isfahan'a nakil ancak Melik-şah zamanında ve tedricen olmuştur.
Selçuk Sultan'ı Tuğrul Beg
Diyarbakır Mervani emri Nasr-ud Devle, Oğuz akınları karşısında Tuğrul bey'e şikayet ettiği zaman Selçuk Sultan'ı ona: "Kullarımın memleketine geldiğini haber aldım. Sen bir hudut emirisin; onlara mal verip kafirlere (bizanslılara);karşı kendilerinden faydalanmalısın. Zira onların maksatları Ermeni beldeleridir." cevabi mektubu ile hem bu asi (kendisine itaati kabul etmeyen) ırkdaşlarını uzaktan himaye etmekte, hem yerli Müslüman halkı düşünmekte ve hem de Anadolu'nun Fethi lüzumunu göstermektedir.
Reklam
Nizamul Mülk; "Her ne kadar Türkmenlerden bıkkınlık geldiyse de sayıları çoktur. Bu devletin kuruluşunda çok hizmetleri ve emekleri geçtiği için de bu devlet üzerinde hakları vardır ve sultanın akrabalarıdır." mütalaası ile devletin Türkmenlere bakış açısını çok güzel ifade etmiştir.. (Devamlı göç etmeleri, merkeze bağlı kalmamaları, itaatsizlikleri sebebiyle)
TÜRKLER
Türkler her ülkeye girdiler, her beldeyi aldılar ve hiçbir engel ile karşılaşmadan her tarafa yayıldılar. Öyle ki almadıkları memleket, içmedikleri su, ateşlemedikleri ocak kalmadı. Hükümdarlar, onların gelişinden ürküp kaçtılar; vardıkları şehirleri doldurdular; hakimlerini kovup kendi valilerini tayin ettiler.
Kaynak: İmad ud-Din, s.9Kitabı yarım bıraktı
Göçebe Oğuzlar ve Selçuklu
Selçuk devletini, kuruluşundan beri, uğraştıran en mühim meselelerden biri göçebe oğuzların göçü idi. Selçuk Devleti sınırları içinde ve Müslüman ülkelerinde kendi boy beyleri idaresinde müstakil hareket eden bu göçebe Türkmenler çok defa Selçuk Sultanını tanımıyor veya zayıf bir feodal bağ ile ona tabi olsa bile yurt bulmak ve sürüleri ile birlikte beslenmek maksadı ile İslam beldelerini istila ediyorlar , yerli halk ile mücadeleye girişiyor ve neticede yağma ve kıtale sebep oluyorlardı. Tuğrul bey ve onun ilk halefleri, ülkelerini ve tebasını bunların çapullarından korumak, fakat aynı zamanda devletinin temelini ve askeri kuvvetini teşkil eden bu ırkdaşlarına yurt bulmak ve onlara geçim imkanları hazırlamak gibi birbiriyle çatışan iki azim mesele karşısında idiler.
Payitahtın Rey'e Nakli
Tuğrul bey Rey'e girince harap şehri imara başladı. Eski hükümdar sarayını (Dar ul-emare) yıkarak kendisine yeni bir saray inşa etti. Eski binada gömülü bulunan altın ve mücevherat yükler ile ele geçti. Bu suretle Camii ve ilk medreseyi yaptığı ve imar eylediği ilk payitaht Nişapur'u terkederek Rey'i devletin merkezi haline getirdi... Tuğrul Bey'in Rey'de bastırdığı paralar günümüze kadar gelmiştir.
282 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.