Türklük nam ve hesabına dillerde destan olacak bir iş görmek azmiyle tehlikeli bir maceraya atılan cesur delikanlı,mukaddes ülkü uğrunda çapa kullanmaktan değil,gübre taşımaktan da çekinmeyecek kadar fedakardı.
Sayfa 39Kitabı okudu
-Ey Rab,ey göze görünmeyen Allah!Türkleri niçin yarattığını bugün anladım.Onlar yeryüzünde görünmeselerdi senin adaletin de kuru bir laftan ibaret kalacaktı.
Sayfa 133Kitabı okudu
O devirde,Avrupalı kadınlar,süslü sedyelerle sokağa çıkarlardı.Bilhassa İtalya'da revaç bulan bu adet,Bizans şehirlerinde taklit olduğundan ,Dimitri İştovan'ın nişanlısı da sırma perdeli,ipek püsküllü ve pek tantanalı bir sedyeye kurularak,önünde ardında silahlı kavaslar yürüterek,gezintiye çıkıyordu.
Sayfa 161Kitabı okudu
‘’Böylece cesareti, söze ustalığı ve siyasette becerikliliği ile birçok boyları etrafında toplanmasını bilen ve taraftarları gittikçe çoğalan Temuçin, artık ülkenin önemli bir bölümüne hakim olmuş, işin ancak resmen ilan edilmesi kalmıştı.’’
‘’Halk arasında dolaşan rivayete göre, bu savaşa Camuka tarafından katılanlardan Buyruk Han ile Kuduka, sihirbazlıkla yağmur yağdırabiliyorlardı. Onların yağmur için büyü yapmasıyla hakikaten yağmur yağmaya başladı. Fakat fırtına yağmuru kendi aleyhlerine çevirdi. Onlar ileri hareket edemeyerek hendeklere yuvarlandılar ve ‘’Biz heralde Tanrı’nın lütfuna mazhar olmadık’’ diyerek dağıldılar.’’
‘’Bize Moğolların az olduğunu söylememişler miydi? Halbuki burada gökteki yıldızlardan da fazla ateş var.’’