"Tüm yargılama hukuklarının amacı, maddî gerçeği tespittir. Bir uyuşmazlıkla ilgili olarak, henüz yargılama yapılmadan var olan maddî gerçek, yargılama sonunda bir mahkeme kararı şeklinde ortaya çıkan adlî gerçekle örtüştüğü ölçüde adalet gerçekleşmiş olacaktır. Kural olarak, adli gerçeğin maddî gerçeği yansıttığı kabul edilir veya en azından öyle olması gerekir. Buna paralel olarak, medenî usûl hukukunda da maddî gerçeğin tespit edilmesi amaçlanır. Zaman zaman ceza yargılamasında maddî gerçeğin, medenî yargıda şeklî gerçeğin arandığı söylenebilmektedir. (...). Bu düşünce tamamen yanlıştır. Zira, yargılama hukuklarının tümünde temel amaç, dış alemde gerçekleşen maddî gerçeği bulmak ve o doğrultuda gerekli kararı vermek, adaleti sağlamaktır."
Pekcanıtez/Atalay/Özekes