CEMİL MERİÇ:
Aydın; kucağında yaşadığı cemiyetin üvey evladı olarak görür kendini hep, şahsiyeti de bu bu düşman çevrede şekillenmektedir. Önce karşısına büyüklerin anlaşılmayan dünyası çıkar, sonra okulda hep yalnız, hep yabancıdır,sürünün dışında sevimsiz ve aptal bir dünyanın ortasında, kitaplara sığınır,kendisine bir başka dünya yaratmak, bir kale kurmak ister. Ama sığındığı her kale onu çevresinden bir kat daha koparır,insanlardan bir kat daha uzaklaştırır. O artık bir olacağın ve olmayanın peşindedir. Şahsiyetin, görünen cemiyetin içinde, görünmeyen cemiyeti seçip, tahtını onun bağrında kurmak suretiyle fethedebileceği inancındadır.