Sevgili kendim Bugün yeni yaşının ilk günü Lütfen onu en kısa zamanda unutabil Lütfen bir daha sakın aşk masalına kanma Yeni hayatına adım atmış ol Lütfen kendini bul Lütfen sınavını kazan Lütfen işte çalışmaya başla İşte çalışmaya başladıktan sonra kendine evcil hayvan al En iyi arkadaşın olan kitaplarını bırakma Her gün hayatını son gününmüş gibi yaşa Sana kıymet vermeyenler için artık gözyaşı akıtma Ve lütfen kalbini en ufak şekilde bile kırmalarına müsade etme Lütfen kendine yazık etme Son olarak Asla ama asla hiçkimseye güvenme inanma Lütfen…
Üstad yazmış. Erlerin mekanındayız...
O erler ki, gönül fezasındalar, Toprakta sürünme ezasındalar. Yıldızları tesbih tesbih çeker de, Namazda arka saf hizasındalar. İçine nefs sızan ibadetlerin, Birbiri ardınca kazasındalar. Günü her dem dolup her dem başlayan, Ezel senedinin imzasındalar. Bir ân yabancıya kaysa gözleri, Bir ömür gözyaşı cezasındalar. Her rengi silici aşk ötesi renk; O rengin kavuran beyzasındalar. Ne cennet tasası ve ne cehennem; Sadece Allah'ın rızasındalar.
Necip Fazıl Kısakürek
Necip Fazıl Kısakürek
Reklam
İyi ki hayatıma girmişsin, iyi ki varsın...
Nasılsın güzel sevgili, umarım iyisindir. Ben çok heyecanlıyım. Bugün senin özel günün. İnsanlardan kendimi soyutlamaya çalıştığım dönemde çıkmıştın karşıma. Seni ilk gördüğüm yeri hatırlıyorum. Odandaki diğer masanın duvar tarafındaki sandalyede oturuyordum. İlk kez orada o güzel sesini duymuştum. Beni ilk aramanı hatırlıyorum. Odana çağırmıştın.
Kebelekin Markoviči

Kebelekin Markoviči

@milinkovicv
·
15 Nisan 04:26
Seni sevmeme izin verdiğin için teşekkür ederim...
Merhaba sevgilim :). Bugün çok özel bir gün ve dahası yarın çok çok daha özel bir gün. Nasıl başlayacağımı bilmiyorum. Seninle bize ait günlerin konuşmasını çok çok erken yapmıştık aslında. Sen takvimine not almıştın, bense birkaç kez unutup 17 Mart tarihinde sonsuza kadar aklıma kazımıştım. Senden saklı bir şeyim olmadığı için bunları anlatmamda
Bu milletin külüne üflesen altından iman çıkar…
Çanakkale'de cephede Ramazan ayı: Bir asker cepheden kızına mektup yazıyor, diyor ki: “Benim güzel kızım bugün Ramazan’ın ikinci günü. Şeyhülislam oruç tutmayabilirsiniz diye fetva yayınladı ama benim içim rahat etmedi oruca niyetlendim. Sahur vakti çalıların arasında iki kök çiriş (pırasaya benzeyen daha küçük bir ot) buldum onlarla sahur ettim. Gündüzü yeni siperler kazdık, hiç susamadım, taarruz arttı ve kafamızı çıkaramadık. Akşam olunca bir asker ezan okudu. Siperin içinde matara elden ele dolaştı. Herkes orucunu su ile açtı. Ben zannettim ki sadece ben oruçluyum meğer bölüğün hepsi oruçluymuş. Matara en son bana geldi. Geldi ama ben kendimden utandım, çünkü arkadaşlarımın hepsi sahursuz oruç tutmuşlar. Ben ise iki çirişi yediğim için arkadaşlarıma karşı kendimi mahcup hissettim. O gün oruçlu şehit olan Erzurumlu, Darendeli Yeniceli ve diğerlerinin hakkını nasıl öderim diye gözyaşı döktüm. Şehadete yürüyenler iman ve vatan sevgisini gönlünde taşıyanlar…”Ruhları şad olsun. Âmîn
ben hiç böylesini görmemiştim. vurdun, kanıma girdin. itirâzım var. sımsıcak bir merhaba diyecektim, başımı usulca dizine koyacaktım. dört gün, dört gece susacaktım. yağmur sönecekti, yanacaktı. sameland seferden dönecekti, duvardaki saat duracaktı, kalbim kendiliğinden duracaktı. ben hiç böylesini görmemiştim. vurdun, kanıma girdin. itirâzım var.
"Şiir için 'gözyaşı' derler; onu bilmem, yalnız, Aczimin giryesidir bence bütün âsârım! Ağlarım, ağlatamam; hissederim, söyleyemem. Dili yok kalbimin, ondan ne kadar bîzârım! Oku, şâyed sana bir hisli yürek lâzımsa; Oku, zîrâ onu yazdım, iki söz yazdımsa." Duygularımıza, hissettiklerimize hatta çoğu zaman anlatamadıklarımıza tercüman olan tüm şairlere minnettarız... İyi ki var şiirler... :) #DünyaŞiirGünü
Safahat
Safahat
Reklam
Yaşamaz ölümü göze almayan, Zafer, göz yummadan koşana gider. Bayrağa kanının alı çalmayan, Gözyaşı boşana boşana gider! Kazanmak istersen sen de zaferi, Gürleyen sesinle doldur gökleri, Zafer dedikleri kahraman peri, Susandan kaçar da coşana gider. Bu yolda herkes bir, ey delikanlı, Diriler şerefli, ölüler şanlı! Yurt için dövüşen başı dumanlı, Her zaman bu şandan, o şana gider.
Faruk Nafiz Çamlıbel
Faruk Nafiz Çamlıbel
Çanakkale Cephesinden Bir Askerin Kızına Mektubu
Benim güzel kızım... Bugün Temmuz 14, Ramazan'ın ikinci günü. Şeyhu'l-İslâm, oruç tutmayabilirsiniz diye fetva yayınladı. Ama benim içim rahat etmedi. Oruca niyetlendim... Sahur vakti çalıların arasında iki kök çiriş (pırasadan daha küçük bir ot) buldum. Onlarla sahur ettim. Gündüz yeni siperler kazdık. Hiç susamadım. Taarruz arttı. Kafamızı çıkaramadık. Akşam olunca bir asker ezan okudu. Siperin içinde matara elden ele dolaştı. Herkes orucunu su ile açtı. Ben zannettim ki sadece ben oruçluyum. Meğer bölüğün hepsi oruçluymuş. Matara en son bana geldi. Geldi ama ben kendimden utandım. Arkadaşlarım hepsi sahursuz oruç tutmuşlar. Ben ise iki çirişi yediğim için arkadaşlarıma karşı kendimi mahcup hissettim. O gün oruçlu şehit olan Erzurum'lu, Darende'li ve Yenice'linin hakkını nasıl öderim diye gözyaşı döktüm.."
Çanakkale Cephesinden Bir Askerin Kızına Mektubu.
“Benim güzel kızım... Bugün Temmuz 14, Ramazan’ın ikinci günü. Şeyhu'l-İslâm, oruç tutmayabilirsiniz diye fetva yayınladı. Ama benim içim rahat etmedi. Oruca niyetlendim... Sahur vakti çalıların arasında iki kök çiriş (pırasadan daha küçük bir ot) buldum. Onlarla sahur ettim. Gündüz yeni siperler kazdık. Hiç susamadım. Taarruz arttı. Kafamızı çıkaramadık. Akşam olunca bir asker ezan okudu. Siperin içinde matara elden ele dolaştı. Herkes orucunu su ile açtı. Ben zannettim ki sadece ben oruçluyum. Meğer bölüğün hepsi oruçluymuş. Matara en son bana geldi. Geldi ama ben kendimden utandım. Arkadaşlarım hepsi sahursuz oruç tutmuşlar. Ben ise iki çirişi yediğim için arkadaşlarıma karşı kendimi mahcup hissettim. O gün oruçlu şehit olan Erzurum’lu, Darende’li ve Yenice’linin hakkını nasıl öderim diye gözyaşı döktüm..”
573 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.