Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
~~~~~~~~~~KİTÂB-I AŞK~~~~~~~~~~ Türk ve Dünyâ Edebiyatı’ndan aşka, sevdâya, muhabbete dâir alıntılar... Katkıda bulunmak arzu eden sevgili okurlar davetlidir; lütfen buyrunuz!.. 1 Sevgiliye sadakatin özü ve özeti, aşkını sır gibi saklamak, iyilik gördüğünde de, kötülük gördüğünde de bu tavrı değiştirmemektir... Kitab-ı Aşk, İskender Pala
Benjamin buttunun tuhaf hikayesi Büyük Budapeşte oteli Cennetin krallığı ₺ Fight clup Çingeneler zamani Oldboy Şşşş kizlar bagirmaz The danish gril
Reklam
Yol bilmeyenlere benim sözümün faydası mı olur?
🎬 Kurtlar Vadisi Pusu Polat Alemdar: Ben şanslıyım, sözünü duymak kahveni içmek şansım var.Bunu bulamayanlar na'psın? Nurali Baba: Biz sağırlar için davul çalmayız. Körler için de bezenmeyiz. İhtiyacı olan gelir bizi bulur. Polat Alemdar: Ben yolunu bir şekilde öğrendim geldim. Bilmiyenler var. Nurali Baba: Yol bilmeyenlere benim sözümün faydası mı olur? Hiç gelmesin daha iyi. Polat Alemdar: Yolunu kaybeden duysa senin sesini yola gelir. Onlara da kapını aç Nurali Baba! Nurali Baba: Ben insan içine çıkmayalı çok oldu ne söylesem tesiri olmaz. Polat Alemdar: Sen içinde bir cevher saklıyorsun ben gördüm herkes de görsün istiyorum.Dışarda kıyamet kopuyor herkesin gönülden gelen iki çift lafı duymaya ihtiyacı var.
İhtiras
İnsanoğlundaki ihtiras, hadîs-i şerîfte şu şekilde ifâde buyurulur: “Âdemoğlunun altından iki vâdîsi olsa, ister ki üçüncüsü olsun. Onun gözünü ancak toprak doyurur. Allâh -celle celâlühû- tevbe edenlerin tevbelerini kabûl eder.” Muhteris, dünyâdan üç bâriz vasıfla ayrılır: 1. Topladıklarına doyamamak, 2. Umduklarına nâil olamamak, 3. Her türlü gönül, irfân ve mâneviyat mahrûmu olmak. Muhterisin gönlünü saran tamahkârlık, orada ilâhî aşk ve ihlâsa en ufak bir yer bırakmaz. Ne hüsrandır ki, böyle kimselerin ömürleri mal istiflemenin hamallığı ile geçer. Hayatları bir “körebe” oyununa döner ve hazîn bir son ile nihâyet bulur. Muhterisin doyamadığı dünyâ hayatı hakkında Nâziât Sûresi’nin 46. âyetinde: “Kıyâmet gününü gördüklerinde, (dünyâda) sadece bir akşam vakti ya da kuşluk vakti kadar kaldıklarını sanırlar.” buyurulmaktadır. *Osman Nuri Topbaş
PEYGAMBER EFENDİMİZİN İLK CUMA HUTBESİ
Cuma, cemiyet ve cemaat gibi toplanma manasındadır ve cuma günü, Müslümanların bayramıdır. Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem, Medîne-i Münevvere’ye hicret ederlerken Kubâ’da, Amr bin Avf oğullarına müsafir oldu. Orada, pazartesi, salı, çarşamba ve perşembe günleri kalıp Kubâ Mescidi’nin temelini attılar. Sonra cuma günü Medine’ye
16 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.