halksız şehirler değil kris, şehirsiz halklar
çok halklar, çok şehirsizler, çok moral bozucu
son günlerde çok kelimesini çok kullanıyorum
her yıl yeni modelleri çıkıyor melankolinin
içimden bir ses gelmiyor, hayır bazen geliyor
içimden bir ses, sesin dışarıdan geldiğini söylüyor
-iki saray odası alana bir saray odası bedava
o montu almam iyi
Kemal Tahir'in ölümünün 43. yılı.
Anısına saygıyla...
Asıl ismi İsmail Kemalettin Demir. 15 Nisan 1910'da İstanbul'da doğdu. Deniz subayı olan babası Sultan II. Abdulhamid'in yaverlerindendi. İlkokulu muhtelif okullarda, rüştiyeyi Kasımpaşa'daki Cezayirli Hasan Paşa Rüştiyesi'nde okudu. Galatasaray Lisesi'nde iken öğrenimini yarım bırakıp çalışmaya başladı. Avukat katipliği, Fransızların idaresindeki Zonguldak Kömür İşletmeleri'nde ambar memurluğu yaptı. İstanbul'da Vakit, Haber, Son Posta gazetelerinde düzeltmenlik, röportajcılık, çevirmenlik yaptı. Yedigün, Karikatür dergilerinde sayfa sekreteri oldu, Karagöz gazetesinde başyazarlık, Tan gazetesinde yazı işleri müdürlüğü yaptı. Nazım Hikmet'le beraber Donanma Komutanlığı Askeri Mahkemesi'nde "askeri isyana teşvik" suçlamasıyla yargılandı. 15 yıl hapse mahkum edildi. Çankırı, Çorum, Kırşehir, Malatya ve Nevşehir cezaevlerinde yattı. 1950'de genel afla özgürlüğüne kavuştu. İstanbul'a döndükten sonra bir süre İzmir Ticaret gazetesinin İstanbul temsilciliğini görevinde bulundu. 6-7 Eylül olayları sırasında tekrar gözaltına alındı. Harbiye Cezaevi'nde 6 ay yattı. Çıktıktan sonra 14 ay kadar Düşün Yayınevi'ni yönetti. 1960'tan sonra tümüyle edebiyata yönelen ve hayatını romanlarının geliriyle sürdüren Kemal Tahir, 21 Nisan 1973 tarihinde İstanbul'da öldü.
Bizim millet ızdıraba katlanmasını iyi biliyor, ancak ona karşı gelmesini bilmiyor.
Kemal Tahir / Esir Şehrin İnsanları.
Hüma Kuşu
(هما) (Farsça)
"Doğu mitolojilerinde ve divan şiirinde üstün özellikleriyle yer alan efsanevî kuş.
Bazı Türk lehçelerinde kumay, Anadolu Türkçesi’nde hüma / huma şeklinde söylenen Farsça hümâ / hümây adındaki bu mitolojik kuş, İslâmiyet öncesi Türk inançları içinde de yer alan hayat ağacı ile hayat suyu yanında üçüncü önemli
Sultan Abdülhamid Han
İlk defa elektriği, gazı getiren, ilk modern eczanemizi açtıran,
• İlk otomobili getiren, 5 bin km kara yolunu yaptırtan,
• Dünyanın ilk metrolarından birini Karaköy-Taksim arasına yaptıran, (dünyada 2. metrodur..aıdna kısaca Tünel denir )
atlı ve elektrikli tramvaylar kuran,
• Kudüs-Yafa, Ankara-İstanbul ve Hicaz demir yollarını
S/özdeyiş Çalışmaları VII
Keşke silahlar da harflerden icâd edilseydi de bütün savaşlar sözlerle ve susarak yapılmış olsaydı...
.
.
.
Hikmet kuşu gönül bahçene girer, akıl ağacına konar ve fikir dalında ötmeye başlarsa ses etmeden bir kalem ve kağıt al. Ne diyor ve ne doğuruyorsa yaz. Uçarsa bir daha uğramayabilir semtine...
.
.
.
Beden yorgunluğu kalp dinginliğinde dinlenir...
Ankara, Ağustos 2017
"KAZANCI BEDİH !!" alıntı.
Onun özel uçağı falan olmadı hiç. Yaptığı 2000'in üzerinde kayıttan eline pek bir şey de geçmedi. Devletten tek isteği, hafızasındaki binlerce şarkının, türkünün kayıt altına alınmasıydı. "Benden sonra kaybolmasınlar" diyordu, o da olmadı. Bir emekli maaşıyla, gündüzleri kazan yaparak, akşamları da çoğunlukla para almadığı sıra gecelerinde türkü söyleyerek sessiz sedasız yaşadı gitti Urfa'da. Bir kaç kez TV programlarına konuk oldu. Popüler kültürden o denli uzaktı ki, bir seferinde kuliste gördüğü Ahmet Kaya'yı tanımamış, "evladım keşke o saçı sakalı kesseydin, televizyonda görüneceksin" deyivermişti.
Sonra şov dünyasını tanıdı, işin iç yüzünü fark etti, yozluğu kaldıramadı. 2003'de artık TV'ye çıkmama kararı aldı. 2004'de soğuk bir ocak gecesinde hayat arkadaşıyla, mütevazı evlerinde ısınmak için yaktıkları katalitik sobasından sızan gazla uykuya daldılar. Sabah oğlu eve uğradığında buldu cansız bedenlerini.
------------------
Öyle ser-mestem ki idrâk etmezem dünyâ nedir
Ben kimem sâki olan kimdir mey-i sahbâ nedir
Gerçi cânândan dil-i şeydâ için kâm isterem
Sorsa cânan bilmezem kâm-ı dil-i şeydâ nedir
Vasldan çün âşıkı müstağnî eyler bir visal
Âşıka mâşukdan her dem bu istiğna nedür
Hikmet-i dünya vü mâfiha bilen ârif degül
Ârif oldur bilmeye dünya vü mâfiha nedür
Âh u feryâdun Fuzûlî incidübdür âlemi
Ger belâ-yı ışk ile hoşnûd isen gavga nedür
Şiir Şairin İç Acılarının Toplamıdır