Alıntı
NEYZEN TEVFİK... " Önünde asılı bulunan kağıtta eski yazıyla "HİÇ" yazıyor... 1904 Hocapaşa Camii’nin tabutluğuna gidip, bir tabutun içine girer, kapağını üzerine örter ve uyur. Dünya malına zerre tamahı yoktur. Kimseye minneti de yoktur. “Dünyanın en yüksek tahtına da çıksan, yine aynı götle oturacaksın” der. Geçmiş günlere
1 Dil-i dîvâne olmaz bir nefes hâlî temennâdan Ki mest-i câm-ı nâz u ‘işvedür bir mâh-sîmâdan 2 Kemîn-i sad-cihân nâz u tegâfül gûşe-i çeşmi Nigâh-ı rahmet-engîzi leb-â-leb remz ü îmâdan 3 Ne hüsn-i şûhdur ol şem‘-i bezm-ârâda hayrânam Ki geh mescidden eyler cilve vü gâhî kilîsâdan 4 Degül şebnem kadar tâb-âver-i mihr-i ruhun hurşîd Niçe
Reklam
"Ağustos Ayı" Hikaye Etkinliği / Yeni Dünya İpilsa
(Öncelikle karakterleri tanıtmak isterim. İnsanların fiziksel yapılarını hayal edebilmeniz için. Betimlemede yirmi sayfadan daha fazla süreceğinden dolayı, öncelikli olarak karakterlere kısa şekliyle yer vermek istedim ) Simona (erkek, sütbeyaz ten - tirnak renkleri mavi çekik gözlü, (eflatun gözlü) 1.47 boyunda ülke boy ortalamasının on
Sağımı solumu kaplıyo bu kara orman Fırtına var,devriliyo ömürlük yıldızlar Farkına var,şeytanının Gam dolu bu kara huyu Bak yanıyo değdiği her çiçeği bahçemin
Münir Özkul (d. 15 Ağustos 1925, İstanbul)
-Mahmut Hoca: Okul sadece dört yanı duvarla çevrili, tepesinde dam olan yer değildir. Okul her yerdir. Sırasında bir orman, sırasında dağ başı. Öğrenmenin, bilginin var olduğu her yer okuldur. -Tulum Hayri: Allah aşkına hocam, bu okulda insan ne öğrenir? -Mahmut Hoca: Yaşamayı, mücadele etmeyi, doğa ile savaşmayı öğrenirsiniz. Bilgili olmayı, en önemlisi kendinize karşı saygıyı öğrenirsiniz. Bu saydıklarım eğer bir okulda yoksa, orada sadece bir taş yığını vardır.
Artık imkânlar arttı. İnsanlar her yere kolaylıkla gidebiliyor, ulaşabiliyor. Piknikçiler, günübirlikçiler, grup turları vesaire. Su kaynaklarımız poşet ve plastik şişe dolu. Ormanlarımızın en ücra köşelerinde bile cam parçalarına rastlıyoruz. İçiyor, şişeyi hemen orada kırıyor ve gidiyorlar. Yüksek sıcaklığın olduğu yaz aylarında bu cam parçalarına güneşin vurduğunu düşünün. Evet, insansız bölgelerde çıkan orman yangınları. Vatanımızın başlıca ziynetlerinden olan tabiatı her mânada hor kullanıyoruz. Bir yere maden ruhsatı verirken, imara açarken, turizme kazandırırken daha dikkatli ve rikkatli olmak, defalarca düşünmek gerekiyor. Tabiat geçim kapısı olabilir ama rant kaynağı olamaz. Ceylanlar, elikler, türlü kuşlar da vatanımızın ziynetleridir. Ormandaki güzelliği tamamlayan kuş sesleridir. Ziynetlere fenalık etme mesleği olan avcılık kesinlikle yasaklanmalıdır. *İbrahim Tenekeci 21.08.2019
Reklam
849 öğeden 161 ile 170 arasındakiler gösteriliyor.