Tarihte yaşamış, büyük başarılara imza atmış, adını gönüllere kazımış büyük komutanların hayatlarını okumak bana hep keyif veriyor. Nureddin Zengi, Rükneddin Baybars, Selahaddin Eyyubi, ll. Kılıçarslan, ll. Abdülhamid Han'dan sonra şimdide çok çok merak ettiğim bir başka efsaneyi Celaleddin Mengıberti Harezmşah'ı okuma fırsatı buldum. Hayatının hiçbir anından mücadele etmekten pes etmemiş, tüm zorluklara rağmen geriye dönmeyi hiç düşünmemiş, babası Harezmşah Sultanı Alaaddin Muhammed'in tüm yanlışlarına Temur Melik ile beraber göğüs gemiş ama bunu yaparkende onu hiçbir zaman incitmemiş bir efsane, bir kumandan. İslamın sarsılmaz kılıcı, dinin bükülmez bileği, Moğol'un korkulu rüyası Celaleddin Harezmşah. Cengiz Han'ın bile "keşke böyle bir oğlum olaydı, işte o zaman tüm cihanı alırdım" dediği bozkırın arslanı Celaleddin Harezmşah. Lakin babasının hataları sonucu savaşa sürüklenen, üstün ordusuna rağmen Cengiz Han'dan savaşmadan kaçan ve kaçtıkça çöken bir devlet ile Celaleddin Harezmşah'ın destansı mücadesi bu kitapta ustaca ele alınmış.
Buhara Yanıyor
Yavuz Bahadıroğlu diğer kitaplarında olduğu gibi bu kitabında da Harzemşahlar Devletinin Cengiz Han eliyle yıkılışını, tahlilleriyle, analizleriyle birlikte geleceğe büyük bir ders verir şekilde anlatıyor.
