Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.15
Səhra çiçəyi 2 dildə incələmə
•Azərbaycan dilində•
Bu kitabı illər əvvəl yalnız əvvəlini oxumuşdum, sonra məni narahat etdiyi üçün davam etmədim, daha sonra bu il isə oxuyum bitirim illərdir məndədir deyə düşündüm. Və oxuduğum kitablar içərisində qadınların zəif yox, zərif olduğunu qeyd edəcək kitablardan biri olduğunu düşünürəm. Afrikalı zənci qadın olaraq başına gələnlər və daha sonra öz çabası ilə ayaqları üstdə durması çox böyük nailiyyət idi. Məncə insanın özünü inkişaf etdirməsi və öz gücünü bilməsi üçün çox gözəl əsərdir.
•Türk dilində•
Bu kitapı yıllar önce yalnız başlanğıcı okumuştum, sonra beni rahatsız hiss etdirdiyi için devam etmemişdim, lakin bu yılsa okuyayımda bitireyim, yıllardır bende nasılsa düşündüm. Ve okuduğum kitaplar içerisinde kadınların zayıf diyil, ince olduğunu anlatan kitaplardan biri olduğunu düşünüyorum. Afrikalı kadın olarak başına gelen olaylar ve daha sonra kendi çabasıyla ayakları üstde durması çok büyük bir uğur. Bence insanın kendini geliştirmesi ve kendi gücünü bilmesi için yazılmış eserlerden biri...
Çöl çiçeği, son zamanlarda okuduğum en etkileyici kitaplardan biri.. Somali’li model, yazar ve oyuncu olan Waris Dirie tarafından yazılan kitapta kendi hayat mücadelesini, kabilesindeki gelenekleri okuyoruz.
“Cehalet, Afrika kıtasındaki pek çok kadının ıstırap çekmesine neden oluyordu.” diyor Waris Dirie.. Kitabı okuyunca ne kadar doğru bir söz olduğunu görüyoruz.
5 yaşından itibaren kız çocuklarına uygulanan ve pek çok kızın ölümüne yol açan kadın sünneti geleneğinin bulunduğu, çölde göçebe olarak yaşayan bir kabilenin içinde doğuyor Waris. 12 yaşına geldiğinde yaşlı biriyle evlendirilmek isteniyor. Bunun sonucunda kaçmaya karar veriyor. Günlerce aç,susuz çölü aşarak Afrika’daki akrabalarının yanına gidiyor. Oradan sonra Londra’ya gidip çeşitli işlerde çalıştıktan sonra model olarak kariyerine devam ediyor.
Tabi ki kaçtıktan sonra ki hayatında da bir çok sorunla karşılaşıyor. Parasızlık, tacize uğrama, dolandırılma ve daha bir çok zorluk.. Pes etmeden yoluna devam ediyor.
Waris Dirie, “Birileri seslerini duyuramayan o küçük kızlar adına konuşmalıydı.” diyerek hayat hikayesini anlatmış ve kadın sünnetine karşı mücadele etmiştir.
Waris Dirie, ‘Nefes alıyorsak hala umut var demektir.’ sözünün en güzel örneklerinden.. Bence kesinlikle okunması gereken kitaplardan biri.
Waris Dirie’nin kendi ağzından yaşam hikayesini okuduğumuz otobiyografik tarzda yazılmış bir kitaptır Çöl Çiçeği. Waris çölde göçebe yaşam süren ve kızların sünnet edilmesi gibi gelenekleri hâlâ uygulanmakta olan Somalili bir ailenin kızıdır. Waris gibi tüm küçük kız çocuklarının 5 yaşında diri diri anestezi yapılmadan ellerine geçen herhangi bir kesici aletle klitorislerinin kesilmesiyle sünnet edilmesi anlatılır. Waris yaşadığı bu zorlu süreçten sonra çölde ailesiyle göçebe hayatına devam eder ta ki 13 yaşında beş deve karşılığı yaşlı bir adamla zorla evlendirilmeye kalkışmalarıyla asıl hayat yolculuğu başlar. Bu kitapta Waris’in küçük yaşta özgürlüğü için verdiği akılalmaz mücadeleye ve sahip olduğu cesur ve güçlü ruhuna tanıklık edeceksiniz. Çölde ailesini terk ettikten sonra Amerika’da modellik serüveni başlar. Orada da göçebe yaşayıp farklı ülkelerde modellik yapar. Daha sonraları tüm bu Afrika’da yaşayan kadınların sesi olup tüm dünyaya yaşadığı bu KGS’nin (Kadınlarda Genital Sünnet) son verilmesi için çeşitli mücadeleler verir. Şu an hâlâ kadınların sesi olmaya da devam etmektedir. Bu kitap sosyal medyada tesadüfen karşıma çıkmıştı merak edip hemen alıp okumak istedim. Sizler de umarım bir yerlerde bu kitabı keşfedip okuma şerefine nail olursunuz.
Velhasıl coğrafya fark etmeksizin kadın olmak her yerde çok zor.
Waris, kitabımızın kahramanı. Çok yoksul bir ailede doğuyor, bunun yanı sıra doğduğu coğrafyada da kız çocukları hep daha fazla acı çekiyor... Bu yüzden yenik başlıyor hayata, cinsi kadın olduğu için. Yine ve yine coğrafya kaderdir cümlesinin acı gerçeklerini okuyoruz. Biz okumaktan duymaktan sıkılmışken hala birilerinin bu gerçekleri yaşıyor
#kübranınkitabı öyle bir kitap okudum ki hala etkisindeyim kadın olmak zaten zorken Afrika’da kadın olmak daha zor.İnanılmaz dehşet veren her sayfasın da şaşkına uğradığım ,doğduğum coğrafyaya bile şükrettiğim bir kitap oldu,Somali’de ki açlığı, vahşi hayvanları, kadın sünnetinin yanı sıra cehaletle nasıl cebelleşildiğini okudukça insanın kanı donuyor.Somali’de bir kabile yaşamı süren Waris küçükken diri diri sünnet ediliyor. Bu işlem sonrası kan kaybından ya da acıdan, sonrasında yaranın iyileşememesinden, enfeksiyondan vs ölen kız çocuğu o kadar çok ki.13 yaşında ise babası yaşlı bi adamla evlendirmek istiyor waris de çölleri aşıp kaçıyor babasından ve o pis yerden ,çölü aşması o kadar basit olmadı gücü tükendi ,açlıktan düştü,ayakları kandan kıpkırmızı oldu hatta bir Aslan çıktı karşısına sanırım zayıflığını görüp yemedi onu gitti.Babasının akrabalarının yanına gitti onu babasına vermek istediler kabul etmediler.Bunca zorluk içinde Waris’in asla pes etmemesi, hayallerini gerçekleştirmek uğruna önüne çıkan her engeli aşması o kadar yüreğime dokundu ki. Mutlaka okuyun okuyun ki nasıl bize sunulan bir damla suyu bile nasıl basitleştiriyoruz ,aslın da o bile ne büyük lütuf görün.
Waris, çölde göçebe yaşam süren bir ailenin kızı. Hayat şartları oldukça zorlarken bir de üzerinde o dehşet verici kızların sünnet olma işkencesi. Çok küçük yaşlarda yapılan bu işlem kızların geleceğini de ciddi anlamda etkiliyor. Sünnet sırasında kan kaybından ölen, enfeksiyon ölen ve dahası. Waris buna 5 yaşında maruz kalıyor ve hiçbir şekilde uyuşturulmadan bu işlem gerçekleşiyor. Sünnet olmayan kızlar kabile tarafından kirli göründükleri için evlenmeye layık görülmüyor. Bütün bunların üzerine babası, Waris henüz 13 yaşındayken dedesi yaşında bir adamla evlendirmek istiyor ama Waris çözümü evden kaçmakla buluyor. Evden kaçtıktan sonra zorluklar peşini bırakmasa da ne yapıp edip hayali olan modelliğe başlıyor ve kendisi gibi bu durumu yaşayan milyonlarca kadına öncülük ediyor.
Bunun gerçek bir hayat hikayesi olması korkunç ama Waris gibi güçlü kadınların olduğunu bilmekte gurur veriyor.