Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.26
Öncelikle ben böyle karanlık şeyler sevmem, kaldıramam diyorsanız zaten başlamayın. Çünkü bu kitap hayatın içinde olan tüm çirkinlikleri bir anda önününüze döküyor. Pembe bulutlar üstünde yaşamayı bırakıp biraz karanlığa bakmak isterseniz içinde yeraltı edebiyatından bir parça, psikolojiden bir parça, felsefeden bir parça, sosyolojiden bir parça
Romanlarının türü için ''psikolojik macera'' diyen yazarın ilk kitabı. İki arkadaşın fiziksel ve zihinsel olarak suç dolu maceralarının işlendiği kitap.
Son zamanlarda okuduğum en iyi kitap bu oldu. Yeraltı edebiyatında Türk yazarlardan Hakan Günday Kinyas ve Kayra ile beni zaten etkilemişti ama bu kitap bir başka. Babası insan kaçakçısı olan küçük bir çocuğun bu kaçırılan insanlar ile kendince yaptığı ufak psikolojik deneyler ve onların psikolojisini izlerken değindiği noktalar beni çok etkiledi. Kitabın anlatımı ve kullandığı cümleler beni ayrıca etkiledi.
" PEKİ KİM KİMDEN SIRF DOĞDUĞU İÇİN NEFRET EDERDİ? "
"Babam bir katil olmasaydım ben doğmacaktım." La başlıyor Gâza' nın hikayesi. Gâza baba sevgisi görmemiş babasından nefret eden ama bir yandan da babasına benzemeye çalışan ve buna zorlanan bir çocuk. 10 lu yaşlarında kendini koca bir hangarda insan ticaretiyle uğraşırken buluyor Gâza. Tecavüze uğruyor. Yaşamaması gereken herşeyi,hissetmemesi gereken tüm duyguları tadıyor o yaşlardayken. Hayatına bir çok insan girip çıkıyor. Dordor, Harmin, cuma,Rastin... Yıllar sonra aslında üzücü ama Gâza nın kurtuluş olarak nitelendirliği bir olay geliyor başına,hayatı o noktadan sonra bambaşka bir resime dönüşüyo.
Siyasi,poliktik ve dini konuların, nefret duygusunun, sürü psikolojisinin, LGBT nin, göçmen kaçakçılığın bir arada olduğu efsane bir yeraltı edebiyatı yapıtı. Hayatımızda görmezden geldiğimiz o tüm konular Gâza'nın da yaşadıklarıyla beraber yüzüne buz gibi çarpıyor
*** Kinyas ve Kayra dan sonra yorucu ve boğan bir kitap beklemiştim. Ama kitap aksine akıcı ve insanı bir girdap gibi içine çekiyor. Mutlaka okunması gereken bir kitap.kitap bitince çıkarılacak çok ders ve sorgulayacak çok konu buluyorsunuz.***
Okumak kelimesinin az kaldığı nadir kitaplardan biri; yaşadım. Ve defalarca öldüm aynı yaşamın içinde. Yerden yere vuruyor Hakan Günday kelimeleri ile , hem de sayısız kez.. Kitabın kapağını kapatıp saatlerce belki günlerce düşündürten ; benliğimde kalıcılığından şüphe duymadığım bir kitaptı. Hiçbir şey yokken aynı zamanda her şeyin var olduğu bir kocaman bir dünya...
Hakan Günday ile Az adlı kitabıyla tanıstım yıllar evvel ve unutulmaz olay örgüsüyle hala hatıramda olan kitaptır.Ardından Piç,Malafa,Daha,Azil kitapları okudum.Kinyas ve Kayra ise uzun zamandır aklımda olmasına ragmen okumak bu ay kısmet oldu.Elime ilk aldıgımda 531 sayfalık bu kitabın puntolarınında kücüklülüğünü görünce tırstım önce okudukça kitapta o merak uyandıran anlatım sonuna kadar devam etti ve ben rahatlıkla bitirdim kitabımı.
Kitap 3 bölümden oluşmakta.
1.Bölüm_Kinyas,Kayra ve Hayat
2.Bölüm_Kayra'nın Yolu
3.Bölüm_Kinyas'ın Yolu
Kayra ve Kinyas zihinlerini boşaltıp zihin ölümünü gercekleştirmek hayaliyle yaşamıs iki arkadaş.8 yıl boyunca ailelerini bırakmıs ve birlikte bataklıga dogru sürünmektedirler.Kayra, kendini dünya üzerinde yaşayan tek canlı olarak gören insan,her seyi bildigini iddia eden ve ölümü isteyen.Arkadaşı Kinyas'ı Kayra'dan ayıran fark nedir?
Kitap uzerine yazacak pek çok cumlem var ama kitabın bende hissettirdiklerine daha fazla yer vermek istiyorum bu yorumumda.Begendim ve evet bu tarzda okumayı seven arkadaşlarıma tavsiye ederim.Kinyas ve Kayra olmak , o kimlikleri bırakıp gercek kimliklerine dönebilmek ,sıradanlaşmak onlar icin kolay olmadı.Hasta olarak kabul edersek bu ikisini kim iyileşti geriye kim kaldı?Hadi bundan sonrası siz okuyucu arkadaşlara kalsın.
Hayatımın kırılma noktasında karşıma çıktı ya da belki de okuduktan sonra kırılanlar oldu içimde.. Oyle ya da böyle evde sebepsizce dolşerken herhangi bir sayfasını okuyup kalan günüme devam etmişliğim çok olmustur. Ikı kez okuduğumu soylememe gerek var mı bılemedım.
Hangi cümlesinden başlarsanız başlayın bitirmeden bile donup kaldığınız söyle bir düşündüğünüz ve o düşünceden çıkmak için nefes almanızın gerektiği bir kitap.
Teşekkürler
9/10 puan verdi
yıllar sonra tekrar okuduğum ve ilk kez okuyormuş gibi tatlar veren kitap. okumadıysanız okuyun. okuduysanız yeniden okuyun. arada bi sayfa açıp tekrar tekrar okuyun her seferinde değişik duygular bulacaksınız.
Kinyas ve Kayra
Ve kitap bitti...
Kinyas ve Kayra evlerinden kaçan iki arkadaş. Zihinsel ölüme her gün yaklaşan iki insan. Afrika'da geçirdikleri onca zaman içinde çeşitli suçlara karışırlar. Cinayet, tecavüz, uyuşturucu işi... (....)
Bir gün kafaları eser ve Türkiye'ye gelirler. Ve burda da bir takım olaylar yaşarlar. Hemen alışamazlar Türkiye'ye. Sonra Kinyas, Kayra'yı terk eder. Kinyas kendi yoluna Kayra kendi yoluna ilerler... Sonra Kayra Afrika'ya dönmeyi planlar. Afrika'ya dönmesinin tek amacı, zihinsel ölümünü gerçekleştirmek istemesi. Hatta bunun için bir yardımcı bile tuttuydu cinayet işleyip kazandığı serveti karşılığında...
Kinyas'da anne ve babasının yanına gitmeye karar verir. Adı Kinyas değil Tolga olur. Artık mutlu olmak ister. Anne, babası ve kız kardeşi ile yeniden bir araya gelir. Sonra Melis ile tanışır. Afrika'da yattığı bir kadından Hiv+ vürüsü kaptığını gizler. Bunun için tedavi olmaya karar vermiştir. Sonra işe girer. Salih çocukluk arkadaşı, onun yanına. Salih uyuşturucu kullanır. Babasını hiç sevmez. Kinyas, Salih'i babasına kışkırtır, ondan intikam almasını sağlattırır. Salih'in babası geçmişte ona hiç güzel anı yaşamamıştır çünkü. Kinyas bu süreçte yazdığı yazıları Kayra'ya göndermeyi planlar. İki nedenden dolayı
"Birincisi, bana ne büyük göz yaşları döktürdüğünü görüp suçluluk duyması. İkincisiyse seçtiği yolun bir çıkmaz olduğunu anlayıp hayata dönmesi gerektiğini anlaması..."
Bu kitabı çok sevdiğim yazar Hakan Günday'ın kinyas ve Kayra romanını okurken not almıştım orada yazar bu kitaptan bahsetmişti. Ki Hakan Günday ne önerse okunur. Okumaya anca zaman bulabildim ve iyiki okumuşum. Çok farkı bir üslup ile yazılan harika bir kalem ilk kez böyle muhteşem bir anlatıma sahip bir kitap okudum. Ve kitabın ilk başlarında önsöz de zaten kitap kendine çekiyor. Bazı roman yazarlarımız bile romanına başlamadan önce bu kitabın bir kaç sayfada olsa açıp okuduğunu itiraf etmiş. Önsöz kısmı öyle merak uyandırıyor ki hemen diyorsun Allah’ım ben ne okuyacağım ama şunu da söylemeden edemeyeceğim romanın ilk giriş kısmı beni biraz sıktı ilerledikçe önsöz de yazılanların ne anlama geldiğini anlamış oldum. Bence her edebi ve felsefe tarzında okumak isteyen kişilerin mutlaka okunası gerek harika bir kitap diyebilir. Yazarın bir kaç kitabını da okumak istiyorum umarım ömrümüz yeter...
