Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
218 syf.
10/10 puan verdi
Erkeğin ''Erkeklikle'' İmtihanı...
''Erkek olmak'' veya daha çok kullanılan tabiriyle ''Adam olmak'' ataerkil sistem tarafından sürekli işlenen ve haliyle güncel kalma konusunda sürekli canlı tutulan bir kavram. Güncel tutulmasının nedeni ise sistemin devamlılığından başka bir şey değildir aslında. Bu yüzden bir toplumda erkeklik, adamlık kişiye sunulan bilgileri hazır bir şekilde
Sürüne Sürüne Erkek Olmak
Sürüne Sürüne Erkek OlmakPınar Selek · İletişim Yayınevi · 2008200 okunma
218 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Toplumumuzda erkeklerin, erkek olabilmek için başlarından geçmesi gereken gelenekselleşmiş dört aşaması olduğunu olduğunu anlatıyor sosyolog Pınar Selek. Bu aşamalar; sünnet, askerlik, iş bulma ve evlilik. Kitap sünnet aşamasının üzerinde çok az durmuş. Adını da aldığı askerlik bölümü ağırlıklı olarak anlatılmış, iş bulma ve evlilik bölümlerine, askerlik sonrasında üstünkörü değinilmiş. Askerliğin erkek olmaktaki önemini, Türkiye'nin her bölgesinden ve birçok şehirden konuşulmuş erkeklerin ağzından, kendileriyle yapılmış röportajlarından okuyoruz. Askerliğin erkekler üzerindeki psikolojik ve fizyolojik etkilerini yine farklı bölge ve şehirlerden, farklı eğitim durumlarındaki, farklı dünya görüşlerine sahip konuşmacı erkeklerden dinlerken, sonrasındaki sosyolojik yorumu Pınar Selek yapıyor. Artık var olmadığı söylenen ama yazıldığı zaman diliminde (2008) askerlikte had safhada yaşandığı anlatılan şiddet ve sürünme üzerinde durulmuş ağırlıklı olarak. Keyfi süründürme, ağaçlardan özür diletme olmadık cezalarla insanlara bir nevi eziyet olarak aktarılan askerlik, erkeği süründüre süründüre erkek yapıyor yazarın yaptığı görüşmelere bakınca. 'Bizim toplumumuzda gerçek bir erkek nasıl olunur?' sorusu aslında kitabın örgüsünü oluşturuyor ve bu örgü kitabın başından sonuna kadar cevap aramış. Pınar Selek de kitabı yazmaya, bir bebekten katil yapan zihniyeti sorgulamasıyla başladığını söylüyor kitabın hemen başında. Bu oluşumu ve örgüyü feminist bakış açısıyla değerlendirmiş. Araştırma ve inceleme kategorisi için önemli bir eser.
Sürüne Sürüne Erkek Olmak
Sürüne Sürüne Erkek OlmakPınar Selek · İletişim Yayınevi · 2008200 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
Hayal Kırıklığı !!
Allah'ım neden hep bu tarz kitaplar beni buluyor kafayı yiycem ya. Şu ara kitap seçimlerim konusunda ciddi konuda vasatım arkadaşlar arkasını okuduğum halde yazarımız içerisine güya çaktırmadan ama bariz bir şekilde alttan alta kendi düşüncesini iliştirmiş. Konusuna gelecek olursak bu sefer de birbirinden etkilenen iki kadının tutkusu işlenmiş. Bu konu benim inandığım dine ters olduğu için zaman kaybı olarak görüyorum ve bu yüzden yarıda bıraktım. Diğer türlü objektif olarak değerlendirecek olursam bana biraz hayatın içinden bir takım hikayeler anlatılıyormuş hissiyatı verdi. Hikaye genellikle Azucena, manu, aleks, gouel gibi karakterler çerçevesinde dönüyor. Dili çok ağır bir kitap değil. Okumak isteyene saygım sonsuz ama tavsiye etmiyorum :(
Cümbüşçü Karıncalar
Cümbüşçü KarıncalarPınar Selek · İletişim Yayınları · 201828 okunma
352 syf.
10/10 puan verdi
AĞRININ DERİNLİĞİ
Ağrı'nın Derinliği. Ne kadar incelikli bir kitap adı. Gerçekten bir ağrı Ermeni Soykırımı meselesi her iki halk için. Oldukça derin bir ağrı. Diğer taraftan Ağrı Dağı yani Ararat Ermeniler için çok önemli. Ararat'ı uzaktan izleyip, belki de Ağrı'nın eteklerinde yaşayanlardan daha derin duygulara sahipler. "İnanın hanımefendi
Ağrı'nın Derinliği
Ağrı'nın DerinliğiEce Temelkuran · Can Yayınları · 2016670 okunma
218 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Sevgili kitap dostlarım, Kitabın konusu günümüzde de çok konuşulan 'Erkek olmak'' veya daha çok kullanılan tabiriyle ''Adam olmak'' ataerkil sistem tarafından sürekli işlenen bir kavram olarak konu edilmiştir. Yazar bu kitabında bizlere “ adam olmak”,, ''bak işte adam oluyorsun.'' Eylemliği içerisinde hayatının çocukluk (pipi gösterme), aşı
Sürüne Sürüne Erkek Olmak
Sürüne Sürüne Erkek OlmakPınar Selek · İletişim Yayınevi · 2008200 okunma
218 syf.
·
Puan vermedi
Bu kitap eğitim seviyesi yüksek ya da düşük olan birçok askerle yapılan söyleşi sonucunda oluşturulmuş. Kitabın ilk bölümlerinde toplum tarafından "erkeklik" kavramıyla bağdaştırılan unsurların erkekler üzerindeki baskısı dile getirilmiş. Toplumda askerlik bir tabu olmadığı için rahatça anlatıldığını ve konuşulduğunu düşünürüz . Fakat konuşmacılar askerlik günlerinden rahatça bahsedememişlerdir. Her askerin travmatik bir olay yaşadığını ve ruhsal olarak yaşadıkları bunalımları anılarda görürüz. Asker olmak, yeni bir çehreye bürünmek anlamına gelir. Çesitli merasimlerle kodlanan bedenler sınıflandırılıp standartlaştırılır. Askerler bile kendilerine yabancılaşır. Anlatılan her hikayede ortak nokta küfür etmenin, şiddetin, aşağılanmanın hiyerarşik bir şekilde sürekli devam ettiğini gösterir. Kitabı okurken yabancısı olduğum bir türün belgeselini izliyormuşum gibi bir his uyandı. Ve bu yüzden inceleme yazmak istedim. ( Hiç okumasaydım dediğim zamanlarda oldu tabi.) Gerçeklerden uzak romantik şiirler , kitaplar okuyunca bu olağanüstü gerçeklik hayal kırıklığıydı. O anlatılan meşhur anılar dışındaki gerçek askerlik anıları hiçte hoş değilmiş onu görmemi sağladı. Ataerkil toplumda kadınsal olan şeylerin aşağılayıcı olduğunun göstergesi olarak da duygusallık ele alınmış. Ağlamak onlara göre değilmiş. Bırakın erkeklik, adamlık kavramını insan olmak lazım öncelikle her duyguyu yaşayın özgürce...
Sürüne Sürüne Erkek Olmak
Sürüne Sürüne Erkek OlmakPınar Selek · İletişim Yayınevi · 2008200 okunma
Reklam
478 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
KARACAOĞLAN'DA İNSAN VE DOĞA SEVGİSİ
Türkmen boylarında Karacoğlan, Dadaloğlu, Yunus’tan ezberinde birkaç dize olmayan çok az olurdu. Sohbetin sonu da genellikle bu ozanların dörtlükleri ile biterdi ve benim çocukluğum da işte böyle bir Türkmen boyunda geçti. Bir gün dayım lime lime olmuş bir Karacaoğlan kitabı verdiğinde galiba “o yaşlı gocaların tekrarlayıp durduğu manileri mi
Karacaoğlan - Bütün Şiirleri
Karacaoğlan - Bütün ŞiirleriKaracaoğlan · Özgür Yayınları · 2018171 okunma
172 syf.
·
Puan vermedi
Fazla metafor,çok fazla metafor..... Konu güzel ama bir şeyin fazlalığı okuma zevkini engelliyor.Bulmaca çözmüyoruz ki kitap okuyoruz. Pınar Selek'i severim ama bu kitabını sevmedim. Göçmen sorunları, bir yere ait olamama ,sürekli yollarda olma hali çok güzel. Feminist yaklaşım güzel. Ama anlatım resmen sünmüş. Üzgünüm....
Cümbüşçü Karıncalar
Cümbüşçü KarıncalarPınar Selek · İletişim Yayınları · 201828 okunma
10/10 puan verdi
·
Beğendi
SEVGİ, DOĞA DİL VE KARACOĞLAN ÜZERİNE BİR İNCELEME
Türkmen boylarında Karacoğlan, Dadaloğlu, Yunus’tan ezberinde birkaç dize olmayan çok az olurdu. Sohbetin sonu da genellikle bu ozanların dörtlükleri ile biterdi ve benim çocukluğum da işte böyle bir Türkmen boyunda geçti. Bir gün dayım lime lime olmuş bir Karacaoğlan kitabı verdiğinde galiba “o yaşlı gocaların tekrarlayıp durduğu manileri mi
Karacaoğlan
KaracaoğlanMustafa Necati Karaer · Dergah Yayınları · 201769 okunma
26 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.