Bir devletin güçlü veya zayıf oluşu , bir ulusun ilerleyişi veya gerileyişi , yalnızca yöneticilerin ehliyet ve iktidarından veya onların yetersizliğinden ileri gelmez. Yöneticiler , ister iyi veya kötü , ister kahraman veya zalim olsunlar , onlar kendi toplumlarının birer aynasıdır. Onlar ulusal ruhun birer kopyasıdır.
Finlandiya'nın siyasal, sosyal, kültürel ve ekonomik açıdan ileri düzeye taşımak için halkın başlattığı mücadeleyi anlatıyor. Suomi (Bataklık) nitelendirmesinden Beyaz Zambaklar Ülkesi'ne (Cennet) nasıl dönüştüğünün öyküsü... Bu eser Finlandiya'nın dirilişini bütün yapı taşlarına kadar incelemiş ve kurumlarda reform niteliğinde yapılan çalışmalar ile yeniden yapılanma ve aydınlamayı gözler önüne sermiştir. Bir devletin güçlü veya zayıf oluşu, bir ulusun ilerleyişi veya gerileyişini, yalnızca yöneticilerin yeterli veya yetersizliğinden ileri gelmeyeceğini, toplum ve yöneticilerin paranın iki yüzü gibi olup yöneticilerin ağacın dalları ise, milyonları oluşturan toplumun ağacın gövdesidir çerçevesinde ele alınarak can bulacağını buna bağlı olarak bir vücut halinde olunursa bataklıklar ülkesini beyaz zambaklar ülkesine çevirebileceğimizi anlatmak istemiştir. Her milletin evrensel dersler çıkarabileceği bir örneği teşkil ediyor. Tarihi olay ışığında yazılmışta olsa okunması son derece keyifli evrensel mesajlar alabileceğiniz bir kitaptır. Tarih kitapları okumayı sevmeyenler arkadaşlarında beğeneceklerinden eminim. Kitabı okumayı düşünenler için eksiksiz, tam metin basımını okumalarını öneriyorum.
Bazı ailelerde çocuklar çok iyi beslenirler,iyi giydirilirler, sağlığına -vücut sağlığına- dikkat edilir. Ancak tüm bunlara rağmen çocuk ruhunun saflığı, açlığı, ve süsü ihmal edilir.
''politikacılar hala o eski zorbalıklarına ve yağmacılıklarına devam ediyor, ülkenin sınırlarını genişletmek için uğraşıyorlar. Fakat kendi sınırları içinde yaşayan insanların zekasını, bilgisini ve vicdanını geliştirmeyi hiç düşünmüyorlar.''