... Eskiden bu öyküler, zamanın denizlerinde, benim zamanlarımın
denizlerinde yüzen parçalardı. Bazıları-çoğunu artık anımsayamadığım-
beklentilerle dolu, bitmiş ya da bitmemiş, gönderilmiş ya da gönderilmemiş
mektuplardı; bazıları başka metin türlerinin saçak altlarına, satır aralarına usulca kıvrılıvermiş yazılardı; bazıları da, neden kaleme alındıkları artık hiç bilinmeyen, öylece ortada kalıvermiş kırıntılardı.