Bir evimiz bile yok, sürgünüz sadece,
Bizi kabul eden bir ülke çıksın diye
Bekliyoruz içimizde bir huzursuzluk,
Sınıra en yakın yerde
(Bertolt Brecht/ Göç)
Kapitalizme karşı olmadan faşizme karşı olanlar ;danayı kesmeden onun etini yemek isteyen insanlara benzer. Danayı yemek isterler ama kan görmeyi sevmezler. Kasap eti tartmadan önce ellerini yıkarsa tatmin olurlar. Barbarlığı ortaya çıkaran mülk ilişkilerine karşı değillerdir, yalnızca barbarlığa karşıdırlar. Barbarlığa karşı seslerini yükseltirler, hem de bunu aynı mülkiyet ilişkilerinin yayıldığı ancak kasapların eti tartmadan önce ellerini yıkadığı ülkelerde yaparlar"...
-Bertolt Brecht-
"Kapitalizme karşı olmadan faşizme karşı olanlar ;danayı kesmeden onun etini yemek isteyen insanlara benzer. Danayı yemek isterler ama kan görmeyi sevmezler. Kasap eti tartmadan önce ellerini yıkarsa tatmin olurlar. Barbarlığı ortaya çıkaran mülk ilişkilerine karşı değillerdir, yalnızca barbarlığa karşıdırlar. Barbarlığa karşı seslerini yükseltirler, hem de bunu aynı mülkiyet ilişkilerinin yayıldığı ancak kasapların eti tartmadan önce ellerini yıkadığı ülkelerde yaparlar"
-Bertolt Brecht-
“Bertolt Brecht'in bir kısa şiirinde çok anlamlı bir biçimde dile getirdiği gibi, "bir zamanlarki zirveler" törpülenir, o zirveler arasındaki "vadiler doldurulur", ve sonuçta tırmanılması yüreklilik gerektiren "yüce dağlar" zamanla gözden silinip, onların yerini "geçilmesi rahat yollar" alır. Bu, belki de hiçbir şeyi kendini tehlikeye atacak ölçüde göze almaktan yana olmayan sıradanlığın, az sayıdaki yüreklilerden her zaman aldığı bir intikamdır.”