"...bana bir rolü oynamanın en iyi yolunun, kendini o kişi olduğuna inandırmak olduğunu söylemişti. Kendi kendini o kişi olduğuna ikna edemezsen rolü asla başarıyla oynayamayacağını söylerdi."
Tezgahtarlar, kızlar, şık beyler, polis memurları; hepsinin onları hayata bağlayan bir işleri vardı. Kenardaki bir dilenciye iki buçuk şilin verdim, çünkü onu esnerken görmüştüm; o da benim gibi bu hayattan sıkılmıştı.
Bence ölüm, uyandığınızda pencereden gelen çimenlerin kokusunu duymak ve güzel bir yaz gününü bulmak üzere çok yorgunken derin bir uykuya dalmaya benziyor olmalı.