Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
112 syf.
·
Puan vermedi
Okurun hayatın işlevini sorguladığı, kimi zaman Tanrı rolüyle can aldığı, kimi zamanda yazar kimliğiyle bir karaktere can verdiği, dünya yorgunu insanların yaşantılarına konuk olduğumuz on iki öykü var Maskeli Timsahlar Kongresi'nde. Her öyküsü ile çarpıcı, kullandığı üslup ve teknikle okurunu öykülerin içerisine çeken Barlas Özarıkça, edebi bir haz yaşatıyor. Gerçek ile hayalin birbirine karıştığı, her karakterin kendi hayatındaki davanın peşinden gittiği, tarihin başına ve devamındaki akışına şahitlik eden öyküler. Aralarından en çok İtirafın Savcısı, Maskeli Timsahlar Kongresi, Peri Otel Cinayetleri, Tepe, Seyfi-Tek Elle Alkış, Işığın Beyi ve Ham ile Hamsi öykülerini sevdim. Barlas Özarıkça, öykü metni kadar şahsi hayatı ve edebi cemiyetten tanıdığı kişilerle de dikkat çekiyor. İsmen veyahut okuduğumuz eserleriyle aşina olduğumuz isimler. Hasan İzettin Dinamo, Tahir Alangu, Macit Gökberk, Nermi Uygur, Konur Ertop, Asım Bezirci, Doğan Hızlan, Nezih Araz, Selahattin Hilav, Şükran Kurdakul, Memet Fuat, İlhan Selçuk, Çetin Altan, Haldun Taner, Mustafa Ekmekçi, Mehmet Kemal, Tarık Dursun, Demir Özlü, Adnan Özyalçıner, Cemal Süreya, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Attila İlhan, Necati Güngör, Erol Toy, Selim İleri, Metin Cengiz, Eray Canberk, Tomris Uyar, Adalet Ağaoğlu, Oğuz Atay, Yusuf Atılgan, Salâh Birsel, Hilmi Yavuz, Faruk Şuyun, Enver Ercan, Metin Celâl... Özellikle yazarın Oğuz Atay'ın kuşağından oluşu ve Oğuz Atay ile Yusuf Atılgan'ın yakın arkadaşı oluşu dikkatimi çekti. Gerek güçlü öyküleri gerekse edebi yaşantısı ve tanıkları ile referansı güçlü bir öykü metni Maskeli Timsahlar Kongresi, tavsiyemdir.
Maskeli Timsahlar Kongresi
Maskeli Timsahlar KongresiBarlas Özarıkça · Metinlerarası Kitap · 20248 okunma
250 syf.
·
Puan vermedi
Kapitalist Öğretinin En Belirgin Hâli
Rostow, bu eseriyle Marx'ın ekonomik basamaklarının karşısında bir fikir üretme maksadıyla bu eseri yazmıştır. Esasen, bu eserin teşviki de Amerikan yetkililer tarafından yapılmış, günümüz Özek-Periferi ikilisindeki blokları anlamamızı kısmen sağlamıştır. Fikirlerin rasyonel zemine oturması için özellikle de kişisel kullanıma ait olan otomobillerin dağılımı ve karşılaştırmaları kitabın sonuna eklenmiş. Merhalelerin sonuncusunun (Kitle tüketimi) da bir türünün bu olduğundan bahsedilir. Kitabın kabul edilir en güzel yanı, take-off fikri olabilir. Basit olarak take-off, harekete geçmeyi temsil eder. Bu temsiliyet, pistten ayrılan ve tekerleklerini kapatan; yerden temasını kesen uçak metaforuyla tahayyül ettirilir. Türkiye'nin 1939 yılındaki Karabük'te kurulan demir-çelik fabrikası da bu harekete örnektir. Altyapı sermayesinin yükseldiği bu dönemde primer üretim safhasındaki modern uygulamalarla, üretim yatırımlarında fark edilir artışına kadar deterministik maddeler bulunur. Kitabın tam fikrini özetlemediğim bu değerlendirmede, gerçekten de eleştirel bir spektif sunan bu eserin okunmasını tavsiye ederim.
İktisâdi Gelişmenin Merhaleleri
İktisâdi Gelişmenin MerhaleleriWalt W. Rostow · Kalem Yayıncılık · 19805 okunma
Reklam
128 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
"Şunu hicbir zaman unutmamalı ! Yeni Türkiye Cumhuriyeti'nin temelleri atılırken karılan harcına su diye analarımızın gözyaşları katılmıştı." 1877-1878 Osmanlı Rus Savaşı sonrası devlet ekonomisi çökmüştü. Bunu fırsat bilen akbabalar "Hasta Adam" dedikleri devleti parçalayıp ele geçirmek istiyordu. Özellikle İngilizler
Diriliş Çanakkale
Diriliş ÇanakkaleErol Çalı · Az Kitap · 20224 okunma
166 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Bu hayatta yirmi yil yaşadıktan sonra, dünyanın yaşamaya değer bir yer olduğunu anladım. Yirmi beş yıl yaşadıktan sonra aydınlıkla karanlığın bozuk para gibi iki taraflı olduğunu, ışığın vurduğu yerde mutlaka gölgenin de olacağını anladım. Otuzuncu yılımı yaşadığım şu anda ise şöyle düşünüyorum: Mutluluk arttıkça hüzün de iyiden iyiye artar. Keyif hissettikçe çekilen acı büyür. Bunları ayırmaya çalışırsan hayatın akışı bozulur. Bir araya getirmeye uğraşırsan başarısız olursun. Para önemlidir. Ancak senin için önemli şeyler çoğaldıkça, kaygılar uyku sırasında dahi peşinden gelmez mi? Aşk mutluluktur ancak bu mutlu aşk ağırlaştıkça ve taşınması zorlastıkça insan aşksız geçen zamanlarını daha bir sever hale gelmez mi? Yaptığı iş hayranlık uyandırıcıdır ancak bir devlet başkanı milyonlarca insanın sorumluluğunu alır. Omuzlarında tüm ülkenin ağırlığını taşır. Bir şey lezettliyse, yememek zorlaşır dahası birazcık yersen fazlasını istersin. Doyasıya yersen de sonradan yiyeceklerin tatsızlaşır. Kitap yerini ve zamanını net olarak anlayamadığımız bir olay örgüsünden oluşuyor. Sanattan yoğun bir şekilde bahsediyor. Şiir yazmadan ve resim çizmeden önce sanatçının neler düşündüğünü bizlere aktarıyor. Okuması çok keyifli ve akıcı bir kitap.
Üç Köşeli Dünya
Üç Köşeli Dünya
Natsume Soseki
Natsume Soseki
Sevgi Atmaca
Sevgi Atmaca
Üç Köşeli Dünya
Üç Köşeli DünyaNatsume Soseki · Konu Kitap Yayınları · 20201,040 okunma
622 syf.
9/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Oblomovluk hastalığına yakalanan, belki de bu hastalığı kendisi icat etmiş olan İlya İlyiç Oblomov. Konu ve anlatım şekli olarak çok güzel bir klasik kesinlikle. Oblomovluk nedir? Hiçbir şey yapmamak. Sadece düşünmek, bazen onu da yapmamak. Oblomov özünde gerçekten çok temiz kalpli, düzgün karakterli bir insan olmasına rağmen çok da kötü bir huyu vardır. Miskinlik. Öyle ki sayfalarca yatağından çıkmaz. Düşünür, plan yapar ama uygulamaz. Plan yapmayı bile erteler. Her şeyden şikayet eder. Böyle bir insanın sonunun hem ruhen hem de fiziken ne olacağını tahmin etmek zor değil. İşlemeyen demir pas tutar, çürür gider. Hepimizde bu tarz davranışlar vardır fakat Oblomov tek başına bir örnek. Felaketin örneği. Bu sinir bozucu davranışlarına rağmen onu çok seven iki kişi kendisini kurtarmak için çabalasa da Oblomov’un özü değiştirelemez.
Oblomov
Oblomovİvan Gonçarov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202139,4bin okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
·
13 günde okudu
şiir çizmek
Japon edebiyatından okuduğum ilk kitap olan Üç Köşeli Dünya bana ve içimdeki sarı kurak Anadolu çocuğuna, denize bakan hırçın Karadenizliye ve sakin Egeliye pek yakın değil. Öyle bile olsa birkaç yerini severek okudum. Elimde boyalar kahramanızın peşinden yürüdüm. Betimlemelerini çok sevdiğim bir kitap oldu. Fakat kültür olabildiğince uzaktı ve bu beni çoğu zaman kitaptan ayrı düşürdü. Hissizlik hissini sevdim. Bu arayışı kendi içimde uygulayacak olmasam da gerçekten Doğu ile Batı'nın kıyaslandığı bu noktaya hak verdim.
Üç Köşeli Dünya
Üç Köşeli DünyaNatsume Soseki · Konu Kitap Yayınları · 20201,040 okunma
Reklam
168 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
33 saatte okudu
166 sayfa olan kitap şiirsel bir dile ve anlatıma sahip. Öyleki bunu taşımayan, hissettirmeyen tek cümlesi yok gibi. Doğu'nun naifliği ve zarafeti var cümlelerde. Bu hoşluğuna rağmen bir miktar zorlayıcı. En azından adapte olana kadar bende bıraktığı etki bu.(Benim okumaya başladığım zamanki enerjim de sebep olmuş olabilir) . Sonrasında ise doğru frekansı bulabildim. Bazı betimlemelerde Balzac'a rakip olma niyeti mi var diye düşünmedim değil :) tabii ki pek mümkün değil ama betimlemeler uzadı ve uzadıkça kavraması zorlaştı. Neyse ki bu niyetinde de pek ısrarcı olmadı. Toparlayacak olursam genel okuyucuyu bir miktar sıkabilir ama kitabı sevdim ben :)
Üç Köşeli Dünya
Üç Köşeli DünyaNatsume Soseki · Konu Kitap Yayınları · 20201,040 okunma
62 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.