“Biz ne zaman ibretbin olmağa başlayacağız. Biz ne zaman netaic-i itibarımızı fiile çıkarmağa çalışacağız?”
Namık KemalKitabı okudu
Atatürk'ün insanın kendi çevresine hakim olmakla en yüksek insanlık belirtilerini ortaya çıkardığı inancını kendi davranışında ve demeçlerinin hemen hepsinde görmek mümkündür. Gençliğe hitabı belki bunun en belirgin örneklerinden birini teşkil etmektedir.
Reklam
"Nef'i gecenin gündüz olmasının insana her şeyin fani olduğunu ihtar eder. Şinasi ise aksine hilalin kamer olmasının insana ömründen bir gün daha kaybettiğini haber verdiğini yazar. Nef'i bu alemin bir rüyaya benzediğini, bir göz yumup açıncaya kadar geçtiğini yazar. Şinasi ise bu güzel kainatın bir yalan olduğundan pek emin değildir. Nef'i Tanrı inayeti olmadıkça hiç­ bir şeyin fayda vermeyeceğini söyler, Şinasi ise insanın mahiyetini ispat eden şeyin iş ve eser olduğunu yazar.”
Türk toplumunun içinden geçtiği tarihi kırılmanın tüm dönüm noktalarını yaşamış bir fikir adamı olarak yıkıntıların acısını ruhunun derinliklerinde hissetmiş, yaşadıklarını bir çile yumağına dönüştürerek fikir örgüsünü tamamlamaya çalışmış ve kalemine yansıtmıştır. Yaşadıklarını bir kenara koyarak Necip Fazılı anlamak nasıl mümkün değilse, Necip Fazıl'ın yazdıklarını ve yaşadıklarını anlamadan, anlamlandırmadan Türk toplumunun geçirdiği dönüşüm sürecini anlamak ve anlamlandırmak da mümkün değildir. O bir neslin vicdanıydı çünkü. Şerif Mardin, bir makalesinde Necip Fazıl'ı anlatacak en önemli anahtar kelimenin "öfke” olduğunu yazıyor.
Sayfa 190Kitabı okudu
Dünya üzerindeki bütün olayları meydana getiren Allah’ın iradesidir, bu irade yeryüzünün dışında teşekkül eder, fakat bir “varlıklar zinciri” vasıtasıyla yeryüzüne bağlanır. Bu varlıklar zinciri Allah’ın iradesinin bu varlıkları kademe kademe etkileyerek, yeryüzüne inmesini sağlar. Bu zincirin halkalarından biri göksel varlıklar, son halkası da insandır. Tıpkı irade ile olduğu gibi anlama kabiliyeti, zeka da Allah’tan insanlara aynı şekli alan bir zincirle intikal etmektedir. Şimdi bu şekilde bir zincirin en belirgin niteliklerinden biri insana iradesini kullanma imkanını tamamen inkar etmemesidir. Zira insan Allah’ın iradesine doğrudan doğruya bağlı değil, fakat dolayısiyle, kendi üstündeki varlıkların aracılığıyla bağlıdır.
…bilimin yapılış tarzının Türkvari bir şekli var, ilmiye'den gelen geleneksel biçimde. Türkiye'de bilim mutlak olanı bilmektir. Ve bir şey vardır, o bilinir, soru işaretleriyle gelmez. İkincisi "Reasearch papers" gibi yazı tipleri yoktur, geleneksel İslam ve Osmanlı kültüründe arenada karşı karşıya argüman teati edilir. Birçok zamanlar padişahlar bir şeyin hakikatini bilmek istedikleri zaman, iki ayrı reasearch papers okutmuyorlar. Adamları getirip orada münakaşa ettirtiyorlar, böyle bir gelenek var. Şimdi bu geleneğin iyi tarafı da var, fakat yozlaşmış şekli de var. Geleneğin yozlaşmış şekli şu: Ben senden daha iyi bilirim. Türkiye'de bilim "ben senden daha iyi bilirim" demek için yapılıyor.
Reklam
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.