Duyduğum yürek sıkıntısı aniden üstüme çullanır, ormanların, dağların, çöllerin arasındaymış gibi hisseder, insan bulunmayan bir ıssızlıkta, okyanusun demir parmaklıkları ve sürgüleri arasında kurtuluş umudu taşımayan bir tutsak olduğum düşüncesi ile boğulacak gibi olurdum. Zihnimin en soğukkanlı anında bile bu düşünce üstümde fırtına gibi patlar, yumruklarımı sıkıp çocuk gibi ağlamama yol açardı.