Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
80 syf.
·
Puan vermedi
·
7 saatte okudu
Ceylanlı Bahçe
Herkese merhaba, Bugün sizlere ünlü çocuk edebiyatı yazarlarımızdan Kemalettin Tuğcu'nun Ceylanlı Bahçe kitabını yorumlayacağım. Esma Hanım oğlu Rıza'yla evlenmesi için köyündeki genç kızlarla ilgilenmeye başlar. Araştırıp, soruşturmaları sonucunda Mustafa Bey'in kızı olan Emine'yi -oğlunun pek de gönlü olmamasına rağmen- oğluyla evlendirir. Olduğu mekânda kimseye huzur vermeyen, kavgacı bir kadın olan Esma Hanım -kendi kızı bile kadından kaçmaya yer arıyor- gelinine sürekli kötü davranır ve sonunda gelinini evden kovar. ••• Oğlu Mehmet'ten ayrı koyulan Esma Hanım oğlunun hasretiyle yanıp tutuşurken Esma Hanım yeni gelin arayışındadır. Fakat hangi kapıya varsa boş döner. Anlayıp dinlemeden annesinin aklına uymanın hezimetini yaşayan Rıza Bey'se sonunda annesiyle evini ayırır. ••• Cahil bırakılmanın, halkın bazı kesimlerinden insanların gözünde eğitimin nasıl olduğunun anlatıldığı bir kitaptı. Kitabın en güzel yönü ilkokul mezunu olmasına rağmen okumaya kıymet veren insanları ön plana çıkartmasıydı. İlkokul mezunu bir insanın da tahsil görmüş insanlar kadar okumaya düşkün olabileceğini göstermesi beni çok mutlu etti. Okuması güzel ve oldukça "gerçekçi" bir kitaptı. Ben severek okudum. Okumayı düşününenlere de keyifli okumalar diliyorum. Not: Kitabın kaç yaş için uygun olduğunu bilmiyorum. Çocuklarınıza okutmadan önce yaş sınırını araştırmanızı ve onlara okutmadan önce sizin okumanızı tavsiye ederim.
Ceylanlı Bahçe
Ceylanlı BahçeKemalettin Tuğcu · Erdem Çocuk Yayınları · 201222 okunma
80 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Hem öksüz hem yetim olan Emine’ye, annesinin teyzesi Hasene Hanım sahip çıkar. Bu hanım, yeğeninin hastalığı döneminde epey borç altına girer, ölümünden sonra da borçları ödemek zorunda kaldığı için zar zor geçinirler. Hasene Hanım, Emine’yi okula gönderemez. Küçük kız bütün gün apartmandakilerin getir götür işlerine koşar. Mahalledeki çocuklar onu aralarına almaz, mikroplu diye kimse yanına yanaşmaz. Emine saatlerce takunyacı amcayı izler, onunla konuşur. Açlıktan zayıf düşmesine rağmen kimseden bir şey istemez, verildiğinde ise kaçar. Emine’nin diğer bir ismi ise Gülçin’dir. Gülçin okumayı kendi kendine öğrenir, gazete dağıtmaya başlar. Zaman içinde dürüstlüğüyle çalışkanlığıyla herkesin takdirini toplar, sevilen bir kişi olur. Gazete işinden sonra birkaç yerde daha çalışır ve sonunda kendi dükkanını açar. Artık o herkesin Gülçin ablası olur. İşinde gösterdiği başarıdan dolayı dükkanın üstündeki daireyi de satın alır. Azmin, çalışkanlığın, dürüstlüğün önemini anlatan harika bir roman.
Gülçin Abla
Gülçin AblaKemalettin Tuğcu · Erdem Çocuk Yayınları · 201221 okunma
Reklam
Şairin şiir yazabilmesi için hâminin iltifatına duyduğu gereksinim kadar, hâminin de adının geleceğe taşınması için şairlere ihtiyacı vardır. Bu noktada iyi şairin ayırt edici özelliklerinin bulunup ortaya çıkarılması ihtiyacı doğar ve bu görevi eleştirmen üstlenir.
Larry Shiner, "Sanatın İcadı: Bir Kültür Tarihi (2004)" adıyla Türkçeye çevrilen çalışmasında, sanatın iki yüzyıllık geçmişe sahip bir Avrupa icadı olduğunu söyler (2004: 21). Sanatın icadını belli bir kültüre hasretmek sorunlu bir yaklaşım olsa da sanatın iki yüzyıllık bir tarihi olduğu görüşü üzerinde düşünülmelidir. Shiner'a göre 18. yüzyıldan önce "sanatçı" ve "zanaatçı" terimleri birbirlerinin yerine kullanılmakta ve "sanatçı" kelimesi sadece şairleri, müzisyenleri, ressamları değil; ayakkabıcı, demirci gibi meslekleri de içine almaktaydı.
80 syf.
·
Puan vermedi
Okuyup sonrasında çocuklara okutacağım bir kitabın yazarı dikkatimi çekti araştırdım ve hayret ettim gerçekten de 211 eser, 5 çeviri, 5 film ve çocuk edebiyatı ödülü Bu kitaba gelirsek Trafik kazasında kocası öldükten sonra apartmanda masraflarını karşılamak için terzilik yapmak zorunda kalan ev hanımı Müzeyyen Hanım ve onun Yetimler Güzeli kızı
Yetimler Güzeli
Yetimler GüzeliKemalettin Tuğcu · Damla Yayınevi · 200864 okunma
Osmanlı şiir eleştirisi yaklaşımının himaye geleneğiyle ilişkisinden daha önce söz etmiştik. Sühan kasidesinde bu olgu belirgin hâle gelir; burada, tarih düşmenin arttığı bu dönemde, bunun bedelinin 60 akçeye kadar indiği ifade edilir.
Reklam
Kutsal bakış açısı gerçekleri gizler
Aynı kadın düşmanı ve oğlan sevici tutumu Fatih Sultan Mehmet'e hocalık da yapmış olan şair Ahmed Paşa'da görmekteyiz. Şehrengizlerde anlatılanlar, saraylarda kullanılan içoğlanları olmayıp halkın arasında ortaya çıkanlardır. Şehrengizlerin aslında bu tür oğlanları (erkek güzellerini) anlattığı gerçeği, şimdiye kadar bu konuda yapılan çalışmalarda ya utangaç biçimde dile getirilmiş ya da zorlama yorumlarla bu gerçek gizlenmeye çalışılmıştır. Bu konuda en gerçekçi bakış açısını Emine Tuğcu'nun çalışmasında görmekteyiz. Emine Tuğcu, şehrengizlerdeki cinsel gerçekliği şimdiye kadar gizlemeye çalışan akademik bir zihniyet olduğunu dile getirmektedir: "Şehrengizler üzerine gerek içerik gerekse yapısal bağlamda sistemli bir çalışmanın şimdiye kadar yapılmamış olması, yapılan çalışmalarda da araştırmacıların metnin merkezinden uzaklaşarak XVI. ile XVIII. yüzyıllar arasında yazılmış eserlere bugünün bakış açısından öznel değer yargılarıyla bakmaları...
Sayfa 82 - KaynakKitabı okudu
"Tanzimat döneminde edebiyatın “akılcılık” ilkesine göre yeniden inşa edilmeye çalışılması, metafizik düşüncenin yavaş yavaş edebiyatın dışına itilmesine neden olmuş; bu yüzden yeniden inşası hedeflenen edebiyatın da kendisine bir "güzellik" nosyonu inşa etmesi gerekmiştir." Emine Tuğcu
16. yüzyılda, II. Selim'in valiliği sırasında Künhü'l-Ahbâr'ın yazarı Gelibolulu Âlî'ye şehzadeye sunulan şiirleri değerlendirme görevi verilmesi (Tökel, 2003: 26), eleştirinin iktidarla ilişkisine ilişkin fikir verir. Gelibolulu Âlî'den başka, siyasi kanaldan Osmanzâde Tâib ve Vehbî'ye de böyle görevler verilmiştir.
31 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.