Polisiye de diyemem aşk hikayesi de... İkisi de birbirine geçmiş akıcı bir kitap olmuş.
Polisiye tarafı tamam da aşk tarafını yeterince benimseyerek okuyamadım. Size de öyle oldu mu? Aşk karmaşık bir olgu tabi ki ama kitapta geçen ilk görüşte aşk ile Mehmet'in gerçekleri öğrendiği süre içerisindeki anlatılanları romanın içine oturtamadım. Belki de aynı lisanı konuşmayan insanların bir tercüman aracılığı ile bu kadar büyük duyguları yaşayamayacağını düşündüğüm için de olabilir.
Pişmanlıkların telafi edildiği zordur. Seçimlerimiz bizi pişmanlıklara iter... Çoğumuzun öyle yapsaydım böyle yapsaydım belki farklı olurdu dediği zamanlar mutlaka vardı. Ben tercihlerimize yaşlarımızın(hayat tecrübelerimizin) karar verdiğini düşünüyorum.
Çoğu şeyi geri getirip en başa saramayız belki... Sevdiklerimiz geri gelmez, kaybettiklerimizi yerine koyamayız, kırdığımız kalplere kırgınlıkları unutturamayız belki ama güneş doğdukça hep bir şans vardır diye düşünüyorum.
Zevkle okudum; kafamdaki pişmanlıklar kitabını da yaktım...
Emek vermediğimiz hiçbir şey bizim değildir.
Bazen gelecek umutlarinizi bağladiginiz seyler bir bakmissiniz sonunuz olmus. Ahhh Kino! Iyi yaşamak ve yasatmak icin daldiğin o denize olacaklari bilseydin dalar miydin?
İnciJohn Steinbeck · Bilgi Yayınevi · 199237,9bin okunma
Struma gemisinden esinlenerek müthiş kurgulanmiş bir kitap ve bu kurguyla savaşin aci yüzü Maya Duran'in kalemiyle devletlerin acimasiz yanlis politakalari, çekilen acilar ve yarim kalan bir aşk içine zaman zaman kendi hayati da dahil edilerek cok guzel anlatilmis. Maya Duran'in kalemi diyorum cunku okurken Livaneli'nin yazdiği hissi hiç uyanmadi. E-kitap olarak okudum. Kisa surede kitapligima ekleyeceğim.
SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2020137bin okunma
Ihtiyacindan fazlasina sahip olma arzusu, toplumsal değerler, sevgi, inanç, tanri gibi hususlarda öyküler içeren bir kitap. Gerçekten insan neyle yaşar? Insani insan yapan degerler ile.... Sevgi, saygi, yardimlaşma, dayanisma....
İnsan Neyle Yaşar?Lev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019192,5bin okunma
Konu neydi o zamanlar hatirlamiyorum. Felsefe dersimizin ögretmeni Nami Hoca mutlaka alin ve okuyun demisti yillar önce... Okumak bu zamana denk geldi.
Nietzche ve Beurer arasindaki sohbetler tek kelime ile muhteşemdi.
Ah Suada! Hersey yolunda giderken bir insanin ruhu ve bedeni bu kadar aciyi nasil tasir?
Kitabin belli bir bolumunden sonrasini Boşnak Halkinin acisini kalbimde hissederek okudum.
Keske daha once okusaydim. Bir solukta okunacak, olaylarin kurgusu cok iyi yapilmis bir kitapti. Romandan da yola cikarak; tacizcileri cok uzakta aramamak gerek. Cogu zaman masum bedenlerin en yakinindalar ve buna maruz birakilan cocuklarin ruhlarinda olusan yaralar yillar gecse de kapanmiyor. Katil olmak ilkelliktir hatta bunu dusunmek bile ilkelliktir belli ama Nadir'in yasadiklarini dusununce....
1.5 yil kadar once almistim bu kitabi. Okumak ici tam 4 defa elime aldim ve ilk 20 25 sayfasindan sonra malesef hep yarim biraktim. Bu defa gayret gosterip bitirdim. Kitapta iki kisim var. Neredeyse 2. Kisimin baslarina kadar cok sıkıciydı fakat o kisimdan sonrasi neredeyse 1 solukta bitti diyebilirim. Okuyacak olanlara tavsiyem birakmayin :) Kitaptaki temel konu ırkcılık ve çocuklarina insan yasamindaki temel degerleri en iyi sekilde ogretmeye calisan bir baba ve 2 cocugunun hikayesi anlatiliyor. Atticus bunu yaparken de bence kendisinin hayatinda uygulamaya koymadigi bir seyi cocuklarindan istemek yerine onlara en iyi sekilde ornek olmaya calisiyor. 1. Kisimda daha cok Jem, Scout ve Dill ' in cocukluk maceralarini Scout'un ağzindan anlatiyor. 2. Kisim da ise sucsuz bir insanin sirf renginden dolayi suclu ilan edildigi ve Atticus'un Tom icin yaptigi savunmayi anlatiyor. Umarim tek seferde elinize alir ve bitirirsiniz.
Ben kitabı pdf formatında okudum fakat ilk fırsatta kütüphaneme ekleyeceğim. Bir kez daha okumak ve okutmak için. Atatürk boşuna müfredata aldırmamış. Başlarken de Atatürk'ün okunmasını istediği kitap olduğu için başlamıştım. Iyı ki de okumuşum. Rusya ve İsveç saldırıları arasında bir milletin doğuşunu anlatıyor fakat topla tüfekle değil omuz omuza vererek eğitim ve dayanışma ile. Kalkınmaya eğitim ile başlıyorlar, okuyarak ve okutarak...
Tam 3 defa elime aldığım birkaç sayfa okuyup bir türlü tamamlayamadığım kitaptı ki artık okuduklarım arasında. Bir namus cinayetini anlatıyor. Aslında katiller de kitabın başında beliriyor. Katil kim sorusuna cevap buldurmaya çalışmıyor daha çok bu cinayete hiç kimsenin engel olmadığı, olamadığı durumunun üzerinde duruluyor. Anlatımı sürükleyici. Yer, zaman, kişi anlatımları harika. Okurken kendimce kitabın filmini çekmiş gibi hissettim. Dikkatli okumanızı tavsiye ederim; çok fazla karakter var. Bir paragraftan diğer paragrafa geçerken o bu kimdi deyip birkaç paragraf geriye gidebilirsiniz. Konu aslında kısa bir zaman diliminde geçiyor ama içerik çok dolu. Bu cümlede kitaba çok yakıştığı gibi ben de çok beğendim. "Kader bizleri görünmez kılar"
Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202178,1bin okunma
Suphesiz Ata'mız ile ilgili herşeyi okumak, bilmek ve yolundan gitmek çok güzel. Özdil'de güzel anlatmış. Anlatımı akıcı ve hiç sıkılmadan okudum buraya kadar sorun yok fakat beklediğimi bulamadım. Bugune kadar hiç duymadığım bilgileri okudum fakat neye dayandırılarak yazılmıs, hangi belgeye istinaden olusturulmus malesef hiçbirisinde gösterilen bir kaynak yok. Özdil'in Atatürk sevgisini bilmiyor değiliz ama keske biraz daha tarih kokan daha derin biyografi içerseydi diye düşünüyorum.
Mustafa KemalYılmaz Özdil · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201814bin okunma
Zeze gibi kotu bir cocukluk gecirmesem de bende kendimi cocuklugumun gectigi kayisi agaci altinda buldum diyebilirim fakat benim portekizli gibi bir dostum olmadi hic. Tüm cocuklarin Portekizli gibi bir dostu olmasi dileklerimle... Lakin mutlu bir cocukluk donemi ile birlikte.
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022231,1bin okunma
Bu tür kitaplara ilginiz olsun olmasın bransınız olsun olmasın herkesin kolaylıkla okuyabileceği acıklıkla ve uzun cümlelerle yazılmış. Anlatımın kronolojik sırayla yapılması çok daha güzel olmuş. Başlarken sadece biyoloji ve evrim (fiziksel gibi) ile ilgili yazılmıs bir kitap okuyacağımız düşünmüştüm fakat öyle olmadı. İlerledikçe okumak daha zevkli oldu. Daha önce bildiğiniz, bilip de unutmaya yüz tutan bilgiler hiç bilmediğiniz ve bilip de üzerinde düşünmediğiniz birçok bilgi mevcut. Okurken ara verebilirim derseniz merak ettikleriniz hakkında daha fazla bilgi edinip devam edebilirsiniz. En azından birkaç yerde ben öyle yaptım. Insan turunun milyar yıllar önce nasıl evrim geçirdiğini anlatmıyor sadece Bu türün kendisinin nasıl farkına vardıgını ve Sapiens'in zamanla türünün nasıl devam ettiğini güncel ya da geçmiş örneklerle anlatıyor. Sorular soruyor, genellikle de cevabını size bırakıyor. Var olan tüm düşüncelerinizi sorgulayabilirsiniz.
Hizla okudum, okuyabilmek icin ayrica zaman yaratmaya calistim. Neresinden bakarsaniz bakin buyuklerin hatalarinda ve savaslarinda kendilerini kaybeden, bulmaya calisan cocuklar var bu hikayede. Savasin icinde kalmis gorup yasayabilecekleri en kotu seyleri yasamis cocuklar. O kadar cok sey sigdirilmis ki kitaba. Gunumuz dunyasindaki hayatlar bir kitaba sigmaz belki ama bu hikaye cok seye dokunmus... Eklemek isterim ki; kitabin filmini de izlemek istersiniz belki ben de seyretmek istedim. Filmi 15 dk kadar izledim ve kapattim. Kitaptaki herseyi kendi kafamda canlandirdim, dusundum. Belki film de en az kitap kadar guzeldir ama benim kafamda cektigim ve canlandirdigim film daha guzel. O yuzden seyretmemeye karar verdim.
Başladiginizda beklediginizi bulamayabilirsiniz belki ama sayfadan sayfaya gectikce Raif'in aşkina hayran olacaksiniz. Aşkini kaybettiğinde üzüleceksiniz. Insanlara olan guveninive inancini kaybettiginde kendinizi Raif'in yerine koyacaksiniz. Aşki, aşik oldugu kadindan baskasina yakistiramayan Raif'in Maria aski. Tek kelimeyle mukemmel. Türkce yi kullanimiyla, icindeki karakterleri anlatimiyla, yerleri tasvir edisiyle harika...
Zehra karakteri ile baslayan bir otelin acilis davetine katilan aslinda zaman zaman karsilastigimiz karakterler ve onlarin hikayeleri anlatiliyor. Bir karakterin hikayesini okurken hem bitmesin istiyorsunuz hem de sonraki karakterin hikayesini ogrenmek icin acele ediyorsunuz. Cok seyler de ogrenebiliecek bir kitap. Baslarken Zehra'nin ölüler ile konusmasini okuyunca hem o davetin hikayesi hem de bu sehir de gecmiste yasayan insanlarin hikayeleri bir arada anlatilacak diye dusunmustum ama bu daha cok son bolumlere denk geldi. Zehra'nin ölmesini beklerken aslinda psikolojik bir rahatsizligini ogrenmek cok sasirticiydi. Mutluluk kitabindan alinti bolumu mevcut cok anlamli olmasa da yine de guzeldi.
Anne ve babası ayrılmış, sığındığı limanı olan anaannesini de kaybeden Şiir'in hayatına dokunan Ezel, Baran ve Recep. Ne yaşarsa yaşasın herşeye tanık olan can dostu Eda... Aslında çok da yabancı olmadığımız konular. Anne babası ayrılmış, anaanne ya da babanneye emanet edilmiş kalbi neresinden tutsan kırılmış çocuklar, tutunmaya çalışırken yanlış seçimlerin yapıldığı bir gençlik dönemi... Çok akıcı bir dille anlatılmış. Hiç sıkılmadan okudum.
Okumaya değer, edebi olarak güzel fakat belki biyografik olmasından belki de konu ile ilgili elde çok fazla bilgi olmamasından ki -okuduktan sonra başka kaynaklardan da baktım- çok fazla ayrıntı yok. Bir solukta okudum ve bitti ama güzeldi.
CasusPaulo Coelho · Can Yayınları · 20165,8bin okunma