Bu profil Malkoçoğulları - Germiyanoğulları işbirliği ile kurulmuştur..
Yatırımcı, kimyager, ruhani lider, iddia baronu, karete siyah kuşak, aşçı, imam, profesyonel bodybuilder falcı, ve ceo
"Unuttuğumu unuttuğumda bile bazı şeylerin ayırdına varmadan, bazı şeylerin ayırdına vara vara yavaştan hızlıya, hızlıdan yavaşa yayılıp toparlanmaktayım, toparlana yayıla yaşayıp gitmekteyim..'
Nermi Uygur
Öpmezdi, koklardı, dedem beni
İçine çekerdi, temiz hava gibi.
Ziyan olmayan emek, derdi bizlere
Emek neydi?
Bilirdi, ne geçer, bir elmanın aklından
Alınmak isterdi, düşmeden yere.
Aklı yoktu elmanın, bize kalırsa
Okulda öğretmişlerdi...
Şehrin yüksek binalarından birine çıkıp aşağıya bakıyorum, her şehirde rastlanabilecek bir manzarayla karşılaşıyorum: Yüzlerce insan, bazen birbirlerinin yolunu keserek oradan oraya gidip geliyor... Ölümsüz gibi görünüyorlar. "Nedir bu?" diye soruyorum kendi kendime, anlamlandırmak gerekiyor, "Kabus mu, şenlik mi?"
Çıkıp bir sokakta yürüsek, şehrin boğazına kaçmış gibi oluruz. Binalar, kaldırımlar, tabelalar, belediyenin işlek caddelerin kenarına diktiği cılız ağaçlar, püskürtmek istercesine üzerimize gelir. Evde kalsak, komşunun oğluna Türkçe dönem dersi için yardım etmemiz gerekir.
Bastırılmış acı, hayatın anlamına ilişkin soruları akla getirerek adeta onu zehirler. Buna karşılık, kedi aklı bir ve bütündür. Acı çekilir ve unutulur, sonra yaşama sevinci geri döner. Kediler yaşamlarını sorgulama ihtiyacı duymazlar, zira hayatın yaşamaya değer olduğundan şüpheleri yoktur.
Felsefe tarihinin büyük bir bölümü dilsel kurgulara bir tapınmadan ibarettir. Sadece dokunabildikleri, koklayabildikleri ve gözleriyle görebildikleri şeylerin doğruluğuna inanan kediler üzerinde ise sözcüklerin hükmü yoktur.
Belirli bir amaca hizmet etmeyen ya da anlık keyif vermeyen bir şey yaptıkları nadir görülen kediler, realistlerin şahıdır. İnsan budalalığıyla karşılaştıklarında, öylece arkalarını dönüp giderler.