(arka kapak yazısı)
“Modern bir mafya masalı
Chicago’nun önde gelen mafya ailelerinden birinde doğan Aria Scuderi, güzelliğiyle tanınan bir mafya prensesidir. Pek çok kişinin büyük bir ödül olarak gördüğü genç kadın, aileleri arasında barışı sağlamak için Luca Vitelio ile evlenmek zorunda kalır. Bu evlilik, O’nun sonu olabilir; çünkü Luca, yani
Samle Çağla yazdı...
EFELYA
"Ben ki sevdaların öksüz çocuğu
aşk dediğin kehribar bir hüzün boncuğu "
Geçen yılın ses getiren kitaplarından, Mehmet Binboğa 'nın, klasikle popüler olanı harmanladığı Efelya adlı romanı 407 sayfadan oluşuyor. Mühür Yayınlarından çıkan roman, gerek kapak dizaynı gerekse şekil bakımından oldukça albenili... Kitabın arka kapağında, şair ve denemeci Barış Erdoğan'ın etkili de bir tanıtım yazısı var.
Kitabın bir çırpıda okunmasının altında, akıcı bir dille yazılmış olması kadar, yazarın edebiyat tahsili yapmış olmasının, dolayısıyla dile hakimiyetinin de etkisi var. Binboğa, öğretmenlik mesleğinin verdiği açık seçik anlatımla, görece uzun paragraflarda bile okuru yormuyor.
Yazarın eğitimci kimliği, gerek metinde dikkat ettiği yazım ve imla kuralları gerekse paragraf oluşturmadaki dikkati, genç yazarlara ders niteliğinde.
Kısacası Efelya romanı için, güncelle klasik olanın kucaklaştığı, neo-klasik bir roman diyebiliriz.
Ekşi Sözlük'te bir okur, "İnsana anadilini sevdiren bir roman Efelya..." demiş. Ne kadar isabetli bir değerlendirme... Yüzlerce halk söylemi, aforizma tadında cümle var kitapta. Çok keyif aldım okurken.
Nitelikli her okurun kütüphanesinde bulunması gereken bir kitap Efelya. Çünkü bu roman, son 20-30 yıllık hayatımızın, teknolojiyle iç içe geçmiş ilişkilerin, değişen değer yargılarının başarılı bir aynası...
Bu kitapla bana büyülü dünyalar araladığınız için, teşekkürler Mehmet Hocam, elleriniz dert görmesin. Ne zamandır, bitmesine üzüldüğüm bir roman okumamıştım.
Samle Çağla
Bu kitaba başlamadan önce kitapla ilgili beklentim çok yüksekti çünkü arka kapak yazısı olsun kitabı okuyanların tavsiyesi olsun çok ilgi çekiciydi. Kitaba ilk başladığımda yazımı çok rahat olmasına ve kitap yavaş bir tonda yazılmış olmasına rağmen beğenmeyeceğim gibi bir hisse kapıldım. Ama kesinlikle öyle olmadı kitapta bir adada yaşayan bir
Mevsimlerde Aşk ve Kelimeler
Ön kapak yazısı
Tutkunun içinde en büyük tutku yanıyor
Ateşin içinde en büyük ateş yanıyor
Aşkın içinde en büyük aşk yanıyor
Arka kapak yazısı
Sevgilim bana bir ölümsüz bakışından daha ver bende kalan sonsuzluğa
uzanan
Ön kapak yazısı
Tutkunun içinde en büyük tutku yanıyor
Ateşin içinde en büyük ateş yanıyor
Aşkın içinde en büyük aşk yanıyor
Arka kapak yazısı
Sevgilim bana bir ölümsüz bakışından daha ver bende kalan sonsuzluğa
uzanan
Duygu Terim’in on üç öyküden oluşan Aslında Her Şey Yolunda adlı kitabı Şubat 2024’te Notos Kitap etiketi ile okurla buluştu. Gazi Üniversitesi Halkla İlişkiler Bölümü mezunu olan, bir süre finans sektöründe çalışan ve halen Ankara’da yaşayan yazarın öyküleri Notos, Trendeki Yabancı, Oggito gibi mecralarda yayımlandı.
Kitabın arka kapak yazısı
Şu sıralar aradığım, kafamı dağıtacak,hayatıma renk katacak konusu olan bir kitaptı.Önce ismi dikkatimi çekti sonra arka kapak yazısı.Yazarın kalemiyle hiç tanışmamış,satır aralarında hiç dolaşmamıştım.600 sayfa beni ürkütmüs olsada biraz çekimser bir tavırla aldım kitabı.Okurken o kadar eğlendim ki 600 sayfayı yedim bitirdim.Kitapta en çok
İkinci kitabım olan Hiçimden Gelenler; çeşitli konulara dair duygu ve düşüncelerimi yansıtan, özenle seçtiğim sözlerimden oluşan bir aforizma kitabıdır.
Arka kapak yazısı ve birkaç alıntı:
"Var, var söylemediklerim. Hiç olmaz mı söyleyemediklerim... Olmasaydı keşke, hiçbir zaman söyleyemeyeceklerim!"
"Yeterince iyi olmayan, yeterince kötüdür."
"Üslubu yerinde olmayanın düşüncesi de yersiz olur."
Not: Bu bir inceleme yazısı değildir. Bu sayfa, ilgili okurların Hiçimden Gelenler kitabıma dair görüş, öneri ve eleştirilerini belirtebilecekleri bir sayfa olarak kullanılacaktır.
İlk kitabım olan Münkesir'de, imrenilecek nitelikte bir hayatı olan Metin'in karşılaştığı bir dilenci vesilesi ve daha evvelinde yaşamış olduğu bir olayla tanıdığı tuhaf bir adamın da tesiri ile hayatını sorgulamaya başlamasını ve nihayetinde insanları gerçek yüzleriyle tanımasıyla münzevi bir yaşama yönelmesini konu edindim.
Arka kapak
İlk kitabım olan Münkesir'de, imrenilecek nitelikte bir hayatı olan Metin'in karşılaştığı bir dilenci vesilesi ve daha evvelinde yaşamış olduğu bir olayla tanıdığı tuhaf bir adamın da tesiri ile hayatını sorgulamaya başlamasını ve nihayetinde insanları gerçek yüzleriyle tanımasıyla münzevi bir yaşama yönelmesini konu edindim.
Arka kapak
"Elinizdeki kitap,
Ömrünü; dünyanın birçok ülkesine dağılmış ve yurt özlemi içinde yaşayan Yahudileri Arz-ı Mev'ud kabul ettikleri Filistin'de toplayıp bir Yahudi Devleti kurma ülküsüne adayan Politik Siyonizm'in kurucusu Dr. Theodor Herzl'in Sayın Yaşar Kutluay tarafından yorumlanmiş anılarıdır.
Dr. Herzl bir Yahudi Devleti'nin mutlaka kurulması
davasına öyle bir inançla bağlıdır ki bu uğurda Sultan Abdülhamit'in en yakınındaki paşaları davasına hizmet etmeleri için paraya boğar; Saray'ı adeta rüşvetle satın alır. Dünya kamuoyunu harekete geçirir ve zengin Yahudileri bu hayalin gerçekleşmesi için seferber eder.
Herzl'in bütün çabalarına rağmen Sultan Abdülhamit'in Filistin'de bir Yahudi Devletinin kurulmasına rıza göstermemesi üzerine yine de ümidini kaybetmeyen Herzl bu defa Osmanlı'nın bir an önce yıkılnmasını hedefler. Bu uğurda Avrupa'daki Yahudi basınını Türkiye'nin aleyhine çevirir.
Dış borçlardan dolayı kıvranan Osmanlı'nın küllerinin arasından bir Yahudi Devleti'nin çıkacağına inanan Dr. Herzl'in, 1900 başlarında, gelecek elli yılda İsrail'in kuruluş haberini tüm dünyaya duyurması, ne denli ileri görüşlü bir
siyasetçi olduğunu ortaya koyar.
Yaşar Kutluay'ın hayatını ortaya koyarak çevirdiği bu kitap; layıkıyla okunup anlaşıldığı takdirde, ülkemizin bugünkü durumu ve Siyonizm'in gerçek hedefi çok daha iyi anlaşılacaktır."
(Yaşar Kutluay; Siyonizm ve Türkiye)
Roman, aynı zamanda Amerikan dedektif hikâyelerinin ve filmlerinin büyük bir parodisi gibidir. Eğer kimin, kime çalıştığından ve ne yaptığından asla emin olamadığınız dedektif hikâyelerinden hoşlanıyorsanız , bu çok katmanlı , kafa karıştırıcı ama son derece keyifli kurguya bayılacaksınız...