Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Aslı arslan

Aslı arslan
@arslan_aslii
Mevlâ Görelim Neyler, Neylerse Güzel Eyler 23.05
Kendi ruhu sevgi ve sadakatle dolu olduğu için sıradan bir aşk doyuramaz onu; derin ve sonsuz bir aşk ister o.
Reklam
Göğün dibi yarılsa da bütün yağmurlar aynı anda boşansa insanın kendi içinde yanan cehennem ateşini söndüremez.
Ah, insanın candan sevdiği birinin hayatı sallantıdayken elleri böğründe beklemek zorunda kalmanın heyecanı; bu keskin, korkunç heyecan! Ah, insanın beynine doluşan ve canlandırdıkları hayallerin gücüyle yüreği deli gibi çarptırıp soluğu sıklaştıran kahredici düşünceler! Sevdiğimiz insanın acısını dindirip tehlikeyi hafifletebilmek için bir şeyler yapma ihtiyacı ve hıcbır şey yapamayacağımızı bilmek! Çaresizliğimizin doğurduğu iç çöküntüsü ve hüzün! Hangi işkence bu kadar ağır olabilir!
Sayfa 333

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Çevremizdekilere karşı davranışlarımızda dikkatli olmamız gerek. Çünkü her ölüm geride kalan bir avuç kimseye öyle düşünceler miras bırakır ki yapılabilecekken yapılmamış, unutulmuş, boş verilmiş şeyler... Onarılabileceği halde onarılmamış kırgınlıklar, giderilmemiş eksiklikler... İnsan için bunlardan daha acı bir düşünce olamaz! Hiçbir pişmanlık, iş işten geçtikten sonra duyulan pişmanlık kadar acı değildir.
Yayati adında büyük bir kral tam yüz yaşına kadar dopdolu yaşamış ve yaşamın sunabileceği her türlü keyfi tatmıştı. Ölüm bir gün Yayati'nin kapısını çalıp, "Hazırlan," dedi. "Vaktin geldi ve seni almaya geldim." Yayati ölümü görünce, birçok savaşta bulunmuş kahraman bir savaşçı olmasına karşın titremeye başlayıp şöyle
Reklam
128 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Bir şeyler sona ermişti. Neydi o? Kendini dinledi, içini dinledi. Böylece yavaş yavaş yüreği ölmeye başladı.
Bir yüreğin adamakıllı sarsılabilmesi için her zaman ille de kaderin güçlü bir tokadı ya da her şeyi sert bir şekilde söküp atan bir güç gerekmez; hatta gelişigüzel nedenle yıkımı yaratmak, kaderin ele avuca sığmaz heykeltıraş isteğini tahrik eder. Biz insanoğlu, kendi anlaşılmaz dilimizde bu ilk hafif dokunuşlara bahane deriz ve onun o küçücük cüssesiyle çoğu zaman muazzam etkili gücüne şaşar kalırız; fakat bir hastalık nasıl sinsice ortaya çıkarsa, bir insanın kaderi de ancak her şey gözle görülür hale geldiğinde ve olaylar başladığında kendini belli eder. Kader, yüreğe dıştan dokunmadan çok önce beyinde ve kanda içten içe ilerler her zaman. Kişinin kendini tanımaya başlaması aslında kendini savunmaya başlamasıdır ve bu, çoğu zaman beyhude bir savunmadır.
Fakat neyse ki zamanın çok derin bir gücü var ve yaşlılık tüm duyguları silebilecek güçte. İnsan ölümün yaklaştığını hissedebiliyor, ölümün gölgesi yolun üzerine kapkara düşüyor, işte o zaman her şeyin rengi soluklaşıyor ve insanın içindeki duyulara o kadar sert işlemiyor ve tehlikeli gücünden çok şey kaybediyor.
Reklam
Bir hayal bir kere düşünülmeye görsün, öbür gerçeklerin arasındaki yerini alır ve bir daha asla yıkılmaz ama kolaylıkla saldırıya uğrayabilir.
"Hem unutmayın," dediler, "alıcılar hiç tartışmadılar. Üçü de incinin değersiz olduğunu ileri sürdü." "Ama ya danışıklı dövüşse bu?" "Öyleyse, yaşamımız süresince hepimiz aldatılmışız demektir."
Halkının her zaman düştüğü tuzağa o da düşmüştü, demin kendi ağzıyla söylediği gibi kitapta yazılı oldukları söylenenlerin kitaplarda gerçekten olup olmadığını anlayana kadar da düşeceklerdi bu tür tuzaklara.
Bir şeyi çok fazla istemek iyi değildir. Bazen şans terd dönebilir yoksa. Ayarında istemeyi bilmeli kişi, Tanrı ile yada tanrılarla iyi geçinmenin yolunu bulmalı.
300 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.