"Yaşamak yeterince zor,ölmekse büyük iş." John Fante / Arturo Bandini
Sana doğru yürüyenin akılda başka olanı biten yoktur. Mütevazı görünme çabası ile akla, fikre, ortaya gelişin dayandığı bu muhteşem varoluşu kim tartışmaya açabilir. 'içimde büyüdün"demişti, Camilla,Arturo'ya. Satırlardan, kitap kapaklarında düşmeyen sonsuz ayrılık içeren muhteşem bir kabullenişle seviyordum seni. ''Tıpkı, Bandini gibi '' Yani hem canın cehenneme, hem cennetin hammaddesi sensin.. Yine, benzetildiği şeylerin zerafetine nişane edilen,kusursuzluğu ile ödün bütün kabahatlere, içinde benzersiz karşılaştırmaları, kıyasları soluk almaksızın akıl koridoru doldurmalarıyla sen, tevazu gösteriyorsun. içinde benzersiz karşılaştırmaları, kıyasları soluk almaksızın akıl koridoru doldurmalarıyla orada birmilyonışıkyılı mesafesinde, nasıl parıldıyorsun. Sanıyorsun ki, eskisi gidip yenisi gelince devrim yaptı yüzünde güzellik, bir sürü heykel dikildi Viyana'da, prag'da meydanlara. ay sende, gezegenler, kuzey ışıkları sende zira.. Bir bok bilmiyorsun. Ne sevmeyi güzel, ne durmayı uzakta adabıyla..
Reklam
...* Çok şeyi unuttum, Camilla! Rüzgar aldı götürdü, Fırlatılmış güller,gürültü ile üşüşen güller, dans ediyorum,solgun,yitik zambaklarıni aklımdan silmek için. Ama perisandim, ve eski bir tutku ile esrik, evet, sürekli,çünkü uzundu dans; sadıktım sana, Camilla, kendi tarzımda. Arturo Bandını.*...
"uzun parmakalrını aç ve yorgun ruhumu geri ver. ağzınla öp beni çünkü açım meksika ekmeğine. burun deliklerime yitik kentlerin kokusunu üfle ve ellerim unutulmuş bir güney sahilini andıran, beyaz gerdanında ölmeme izin ver. şu uykusuz gözlerimdeki özlemi al ve bir güz tarlasında uçuşan kırlangıçları besle onunla çünkü seni seviyorum, camilia, ve adın dönmeyen sevgilisi için son nefesini verirken gülümseyen cesur prensesin adı kadar kutsal..." John Fante.. / Arturo Bandini
Şeyhmus Diken'den Diyarbakır ''ın vahim hâlini anlatan güzel yazısı...
Toza Sor Axparig! Mıgırdiç Margosyan'ın kitaplarında öylesine bir Diyarbakır anlatısı vardır ki; 1953'de daha 15 yaşında orta mektep talebesi iken şehrinden ayrılmış bir çocuğun değil, ömrü billâh o kadim surların içindeki mahallelerden ayrılmamış, hep oralarda yaşamış biri gibi. “Toza Sor” Bukowski’nin önsöz yazdığı John Fante’nin muhteşem
ah, hayat! buruk ve tatlı trajedi, mahvıma neden olan göz kamaştırıcı orospu! birkaç günlüğüne sigarayı bıraktım. yeni bir dua tespihi aldım. sadaka kutusuna para attım. acıyordum dünyaya.” Arturo Bandini
34 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.