Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Şu zaman da gösterdi: Cehennem lüzumsuz olmaz, Cennet ucuz değildir. Asar-ı Bediiyye - 547
Ümmet, şeriata temessükü nisbetinde terakki ve tesahülü nisbetinde tedennisi hakaik-i tarihiyedendir. Asar-ı Bediiyye - 60
Reklam
Vahşi bir bedevi sahradan gelir, kelime-i şehadetten sonra sohbet-i Nebeviyenin iksiriyle birdenbire başkalaşır. Kendi kendine benzemez. Başka kavme gider, muallim-i hikmet olurdu. Asar-ı Bediiyye - 55
وَمَا مِنْ دَٓابَّةٍ فِى الْاَرْضِ اِلَّا عَلَى اللّٰهِ رِزْقُهَا "Yeryüzünde hareket eden hiçbir canlı yoktur ki, onun rızkını vermek Allah'a ait olmasın." Hûd Sûresi, 11:6. Rızk hayat kadar, kudret nazarında ehemmiyetlidir..
Bir hakikat var ki, en bedevî ve hatta vahşi insanlar dahi, o hakikate karşı serfüru bürde-i itaat ve ihtiramdırlar. Bir aşiretten mütehasım iki kabile, hariç bir hasım zuhur etse, sevk-i tabiî ile dâhilî husumet tâtil edilir. Şâyân-ı istiğrabdır ki, medenî, münevver telâkki edilenler, o vahşilerden çok aşağıdırlar. Husumet-i hariciyenin zuhuruyla, dahilî husumeti teşdit ederler. Eğer medeniyet ve fen böyle ise, insanın saadeti vahşet-i cehalettedir.
Reklam
Şimdiye kadar noksaniyetimiz ve tedenniyatımız ve sû-i ahlâkımız dört sebepten gelmiş: .... -3) Zahirperest dinin cahil dostları, taassubat-ı nâbemahal ile bazı teşbihatı hakikat olarak telâkki ve telkin ederek ve bunu iyilik belleyip dine hıyanet etmesidir.
Melâike bir ümmettir ki, Sıfat-ı İradeden gelen Şeriat-ı tekviniyenin hamelesi ve mümessili ve mümtesilidirler. Müessir-i hakikî olan Kudret-i Fatıra'nın ve İrade-i Ezeliye'nin emrine tâbi' bir nevi ibâdullahtır."
İnsanın cevheri büyüktür. Ebede namzettir. Mahiyeti âliyedir. Cinayeti dahi azîmdir. intizamı da mühimdir. Sair kâinata benze mez. İntizamsız olamaz. Mühmel kalamaz. Abes olamaz. Fena-yı mutlak ile mahkûm olamaz. Adem-i sırfa kaçamaz. Cehennem ağ zını, Cennet dahi âğuş-u nazindârânesini açıp bekliyorlar.
Hakikî adalet ve tesirli ceza odur ki: Allah'ın emri namıyla olsun. Yoksa tesiri yüzden bire iner. İşte bu cüz'î sirkat mes'elesine sair küllî ve şümullü ahkâm-ı İlahiye kıyas edilsin, tâ anlaşılsın ki: Saadet-i beşeriye, dünyada adalet ile olabilir. Adalet ise, doğrudan doğruya Kur'anın gösterdiği yol ile olabilir...
Sayfa 401Kitabı okudu
Reklam
Evet, kim ki evinin tavanı altındaki zaif direği çekmek istiyorsa, evvelen onun yerine kuvvetli bir direkle muhafaza altına aldıktan sonra kaldırsın. Yoksa bilmeden evi harab etmiş olacaktır. Hem bir fâsid delili iptal edip çürütmek isteyen adam, sahih bir delil ile hak olan neticeyi tesbit ettikten sonra etsin. Aksi halde düşünmeden ifsad etmiş olur.
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.