Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
416 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Akman ayının 4.betiği (2021 yılında okuduğum 21.betik)
Yerli Bilim Kurgu Yükseliyor adına yakışacak yerli öyküler çoğunlukta olduğu için sıralama konusunda biraz zorluk çektim. Yabancı mekan ve kişilerle oluşan öykülere ve romanlara Türkiye Türkçesi ile yazılmış yabancı eserler olarak adlandırıyorum. Çok sevdiğim uzay operasında sadece bir eser vardı. Keşke yoğunlukta olsaydı... Öd yolculuğunda
Bilimkurgu Öykü Seçkisi 2019
Bilimkurgu Öykü Seçkisi 2019Kolektif · Paradigma Akademi Yayınları · 20194 okunma
Aşk İşgal Değildir
"Yitiklerimin de kazançlarımın da adı oldun bir gülüşlük vakitte. Uzaklara bakmaya seninle başladım."
Sayfa 92 - Kırmızı KediKitabı okudu
Reklam
352 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Sahnenin Dışı, Ruhların Aynası
Toplumu tanımak, insanları tanımaktan geçer. İnsanları tanımaksa hiçbir zaman kolay olmamıştır. Zira, her insan başka bir dünyayı ifade eder. Farklı dünyaları tanıyıp toplumu tanımaya çalışmaksa takdir ederseniz çok zordur. Bunu herkes yapamaz. Fakat, yazarlar ve düşünürler çeşitli sebeplerden toplumu dolayısıyla insanı tanımak isterler. Çünkü
Sahnenin Dışındakiler
Sahnenin DışındakilerAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 20052,783 okunma
Aşk İşgal Değildir
... Esirgediklerine bir özür, bir bağış gibi dünya seni kattı ömrüme. Yalnız gözleri değil, hücreleri görmeye başlayan bir körün sevinciydi yaşadığım. ... Gelince sen geliyordun ama gidince dünya kopuyordu yüreğimden. ... Senden geçiyorsa her şey aşktı.
Aşk İşgal Değildir
"Herkesin dünyası kapı aralığı kadar genişti ve kimsenin sesinde mavilik yoktu."
Reklam
Aşk İşgal Değildir
"Kırk boğuntu arasından geçtim, her birinde seni biraz daha isteyerek. Geldim ve bungun yüzün kırk birinci acım oldu. Tuhaf değil mi insanın gücü sevdiğine yetiyor. Benim biricik ayrıcalığımsın oysa. Sana işgal dersem dünyayı nasıl tanımlarım ben. Damla kendini tamamladı ve gelip sana damladı. Hepsi bu..."
Aşk İşgal Değildir
"Sesini gökyüzünün yerine koydum koyalı böyle oldum. Gamzelerinin halkası ile geriletebiliyorum üstüme yürüyen pisliği. Kırk iki köprüden geçtim bugüne dek, ne altında bir ince su, ne üstünde gökkuşağı. Soluğum yalnızlık, gövdem küf kokuyordu. Sonra esirgediklerine bir özür, bir bağış gibi dünya seni kattı ömrüme. Yalnız gözleri değil, hücreleri görmeye başlayan bir körün sevinciydi yaşadığım. Teninin kokusuyla yudum gövdemin pasını. Bütün yaprakları birer serçe kesilmiş bir ağaçtım, üstüne titreyen. Gelince sen geliyordun, ama gidince dünya kopuyordu yüreğimden. Çarşılardan bir serinlik gibi geçiyordum sana gelirken. Kalabalık bile güzelleşiyordu. Eşiğinden değil de güzden yaza geçiyordum her seferinde. Ağzın bulutların ülkesiydi. Gövdene bakıp bakıp 'iyilik bu' diyordum. Yitiklerimin de kazançlarımın da adı oldun bir gülüşlük vakitte. Uzaklara bakmaya seninle başladım. Benim için işgal, senin dışındaki her şeydi. Senden geçiyorsa her şey aşktı. Dünya sensiz geliyordu üstüme. Hırçınlığım buydu; biraz korku, biraz keder, çokça ayrılık... "
304 öğeden 201 ile 210 arasındakiler gösteriliyor.