Geçip gidiyor o asude gençlik çağı
Unutmak için dikiyorum kafama şarabı
Acı mı geldi? Böylesi gider hoşuma
Ömrümün ağızda bıraktığı tat da acı.
~.....~
Bazen bir anın bazense sadece bir saniyenin bile çok önemli olduğu hayat içerisinde, bu anın çok önemli olduğunu biliyorlardı. Güçlü olmayabilirlerdi ama en azından birbirlerine sahiplerdi, bu da başarmak için yeterli bir başlangıçtı.
Yıllar, yıllar sonra bunun çocukluğa özgü bir mutluluk olduğunu öğreniyorum. Büyük bir arınmanın, gönlünce alıp başını gidebilmenin ilk müthiş duyguları bunlar.
Uzaklardan doğru bir şarkı yaklaşıyor.
"Görmedim ömrümün asude geçen bir demini
Çekerim hep o siyah gözlerinin matemini"
Her defasında başarmıştı ve yine başaracaktı. Yıllarca her başarının sırrının önce kendine inanmak olduğunu söylerdi.
"Kendime inanıyorsam yolu yarılamışım demektir geriye kalan tek şey harekete geçmek."
"Oysa ki bir insan sizin canınızı sebepsizce yakıyorsa konu siz değildiniz. İçinde belki de öyle bir yangın vardır ki bu yangın dışarı taşıyor, size kadar ulaşıyordu, konunun özeti buydu aslında."
"Bu hikâyede prens yok," dedim Murat'ın gözlerinin içine bakarak. "Prensesleri her zaman bir prens kurtaracak diye bir şey, yok değil mi? Bütün kızlar kendini kurtaracak kadar güçlüdür."