"iktidarın kaynağı gökyüzü ve saltanat değil milletin bizzatihi kendisidir "diyen Atatürk'e bağlı olduğunu söyleyenlerin, millet yerine devrimi, devrim kanunlarını ve onun muhafızlarını meşruiyetin kaynağı görmesi ve bunu sürekli kılması, Çağdaş dünyada anlaşılamayan bir garabet örneğidir.
Atatürk'ün nasıl bir devrim yaptığını anlarsak Atatürk ile aldatanların da yaşamımızı nasıl olumsuz etkilediklerini önleyebiliriz. Sermaye ve liberal sermaye partileri Atatürk ile aldatan unsurlardır. Cumhuriyet devrimlerinin ayrıcalıklı sınıf üretmek gibi bir ilkesi yoktur. Önder Karaçay
Reklam
Cumhuriyet Halk Partisinin Kuruluş Ayarlarına Geri Dönmesi Sancı çeken o doğuma hazırlık yapıyor demektir. Devrim doğacak. Özgür Özel değişimi İstanbul büyükşehir belediye başkanı talep etti derken bir parlatma genel başkanı olduğunu ispat ediyor. Bu derin yapı siyasetini bırakın. Türk ulusu kimin ne olduğunu öğrendi. İpe un serme
Batı Çetesinin Derdi Nedir? Türkiye Cumhuriyeti'ni kaybetmek istemiyor. En önemlisi Türkiye Cumhuriyeti'nin yarım kalan Atatürk devrimlerinin tamamlanması adına bir yönetime geçmesine hiç tahammül edecek hali yok. Şu anda ki yumuşak karın bol taviz veren mecburiyet ya da aynı yolun yolcusu diğer cenahtan birileri bunun için
Eğitim +2
Spordaki milli başarıların sahiplenilmesinde bile kamplaşıp bölünen bir toplumun acilen bir terapiye, konuşabilecek insani nezaket ortamına ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Bir futbolcunun attığı gole başarı ile orantısız bir şekilde dağlar dolusu anlamlar yüklenmesinin, voleybol takımının başarısına alabildiğine çağdaşlık,başarının seküler aidiyet
Hükümetin ajanları yürütülmekte olan bütün gizli etkinliklerden haberdardırlar ama bizzat sultanın emirlerine itaat ederek fazla bir baskı uygulamıyorlardı; zaten buna ne arzuları ne de cesaretleri vardı: aslına bakılacak olursa, Genç Türkler devrim yapmak ama aynı zamanda İmparatorluğu da kurtarmak istiyorlardı ve etnik renklilikleri bağlayıcı bir unsur oluşturuyordu. Abdülhamid'in bu komploculara karşı politikası, denetlemek, pazarlık etmek, sürgüne yollamak, bağışlamak, birlikte hareket etmek, satın almak, arada sırada kulak çekmekten oluşuyordu.
Sayfa 51 - Turkuvaz Kitapçılık
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.