Kitap, içlerinden birinin de ismini almış olduğu 4 hikâyeden oluşuyor. Her biri birbirinden güzel, dokunaklı ve duygu yoğunlukta olan hikâyeler.
Stefan Zweig’ın okuduğum 14.kitabı bu ve fark ettiğime göre çizgisinin dışına pek fazla çıkan bir yazar değil kendisi. Yani onun kitaplarını, onun olduğunu bilmeden okusanız dahi ‘Bu kitap Zweig’a ait.’ diyebilirsiniz. Bu bana göre kötü bir özellik değil. Aksine hafızamızda yer edinebilecek kadar kendine özgü olduğunun bir kanıtı. Tıpkı Saramago gibi.
Ayrıca bir insanın bu kadar çeşitli karakterlerin ağzından olayları anlatması beni gerçekten etkiliyor. Kimi zaman bir çocuğun ağzından kim zaman bir kadının, erkeğin, yaşlının, gencin ağzından okuyoruz yazılanları. Ve her biri bambaşka dünyalar. Bana kalırsa ömrünüz boyunca mutlaka bir Zweig kitabı okumuş olmalısınız. Ve eğer okursanız zaten bir kitapla kalmazsınız, gerisi gelir.
İyi okumalar! Sağlıklı Günler!