Benim için kitabı en unutulmaz yapan nokta yazarın kitabı yayımlandıktan 1 ay sonra hayatına son vermesi. Bir genç kızın hayata tutunma çabasından başka bir şey değil okuduğumuz. Hayata meydan okuyan ideallerle, amaçlarla tutunan ve başlamış fakat pek çoğumuz gibi umduğunu bulamamış kırılgan bir yürek. Gözleri okyanusları ararken onu bardaktaki beş damla suyla baş başa bırakan bu dünyada kalma mücadelesi. Her kopmak istediğinde kopamamak, her pes ettiğinde yeniden başlayan bir hikaye. Sylvia Plath bana hep Nilgün Marmara'yı hatırlatır henüz Nilgün hanımın bir eserini okumaya fırsatım olmadı ama benzer ruhlar olduğuna öylesine eminim ki...